Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, İstanbul'da düzenlenen Malatyalı İş Adamları Derneği (MİAD) 11. Olağan Genel Kurulu'na katıldı.
Bayraktar, yaptığı konuşmada, İstanbul'a 1967 yılında geldiğinde işportacılık yaptığını, o günlerden bu yana pek çok Malatyalı tanıdığını, bazı akrabalarının ve mesai arkadaşlarının da Malatyalı olduğunu söyledi. Bakan Bayraktar, devletin, yatırım ortamını iyileştirmede hizmet görevini iyi yerine getirmesi, denetim görevini çok iyi yapması, bunu yaparken yatırımcıları adeta canından bezdiren bürokrasinin belini kırması gerektiğini belirtti.
"KENTSEL DÖNÜŞÜMDE ÇOK CİDDİ GAYRET İÇİNDEYİZ"
Türkiye'deki şehirlerin kötü bir yapı stoğu olduğunu, 20 milyon konuttan yaklaşık 6.5 milyonunun deprem aksı içinde bulunduğunu ifade eden Bayraktar, "Bir deprem olduğu zaman, bir afet olduğu zaman ülkemizin ekonomisi çok ciddi şekilde aşağıya düşüyor, çok ciddi şekilde can kayıpları oluyor. Artık ABD'nin yakaladığı, Japonya'nın yakaladığı ileri dünyanın yakaladığı, depremden zarar görmeme olgusunu bizim de yakalamamız lazım. Kentsel dönüşümde çok ciddi gayret içindeyiz. Vatandaşımızla belli bir ahenk içinde, vatandaşımızın talebi doğrultusunda, vatandaşımızın rızasını ve gönüllülüğünü yakalamak suretiyle kentsel dönüşümü tüm Türkiye'de gerçekleştirme çalışmalarımız devam ediyor. Bu çok ciddi şekilde, sadece inşaat sektörünü değil, iş hayatını, özel sektörümüzü dinamize edecek. 200 tane yan sektörü tetikliyor. İş hayatını tetikliyor ve bizim Türkiye olarak en önde olduğumuz, en iyi bildiğimiz işlerden birisi inşaatçılıktır. Bugün dünyada ne ile öne çıkıyoruz? İhracatımız belli noktaya geldi ama dünyaya gönderdiğimiz hizmet sektörü olarak birinci önceliğimiz inşaat sektörümüz. Fakat inşaat sektörünü gönderirken, oyun kurucu değiliz" dedi.
"ÇOK CİDDİ BİR REFORM, DEĞİŞİM DÖNÜŞÜM OLACAK"
"Sözleşmeleri, şartnameleri, projeleri biz yapmıyoruz" diyen Bakan Erdoğan Bayraktar, "O noktaya gelemedik. İngiliz, Amerikan, Avrupalı, Japon firmalar yapıyor projeleri, biz gidiyoruz müteahhitlik yapıyoruz. Adeta taşeron gibi. İstediğimiz parayı oradan getiremiyoruz. Çünkü bizim yapmadığımız mahal listelerindeki, ülkemizin inşaat malzemelerini kullanamıyoruz. Hak edişlerimizi biz kendi teknik müşavirlerimizin imzasıyla alamıyoruz. Yabancı müşavirlerin imzasıyla alıyoruz. O bakımdan bizim bu yeni İmar Kanunu'nda, yeni Yapı Denetim Kanunu'nda getireceğimiz sistemle Türkiye'de çok ciddi bir reform, değişim dönüşüm olacak. İnşaat sektörümüz, malzeme üretimimiz, teknik müşavirlik sistemimiz çok ciddi şekilde gelişecek" diye konuştu