TÜRK Kızılayı Ege Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Gökay Gök, düzenlediği basın toplantısında, merkezin geçen yılki çalışmaları hakkında bilgi verdi. Yerel yönetimler, siyasi partiler ve bağışçılardan yeterli desteği göremediklerini dile getiren Dr. Gök, İzmirlilerin üzerine düşeni yapmadığını, İzmir’in yıllık kan ihtiyacının yaklaşık 175 bin ünite olduğunu ancak 115 bin ünite bağış alındığını ve Ege Bölgesi’nin 1.5 günlük kan stoğunun bulunduğunu kaydetti. Bu arada, Dr. Gök daha önce kan yoluyla bulaşan hastalıkların yaklaşık bir yıllık bekleme süresinin ardından tespit edildiğini, yeni yapılan laboratuvarda kullanılacak testle bu sürenin 20 güne ineceğini, kısa süre sonra ise 'Türk kök hücre' projesinin hayata geçirileceğini söyledi.
Bölge Müdürü Dr. Gökay Gök, Türk Kızılayı Ege Bölge Kan Merkezi’nde bugün, Laboratuvar Birim Şefi Prof. Dr. İsmail Hakkı Dündar ve Ürün Dağıtım Yönetim Birim Şefi Dr. Bülent Büyükgök ile basın toplantısı düzenledi. Yaklaşık 145 yıldır faaliyet gösteren ve 1957 yılında ilk kan merkezleri Ankara ile İstanbul’da kurulan Türk Kızılayı’nın tarihi hakkında bilgi veren Dr. Gök, 7 Kan Bağışı Merkezi bulunan Ege Bölge Kan Merkezi’nin çalışmalarından söz etti. Türk Kızılayı’nın 2000 yılından sonra bir yapılanmaya girdiğini ve 2005 yılının bir milat olduğunu anlatan Dr. Gök, “Sağlık Bakanlığı adına ve denetiminde, 2005 yılında 'Ulusal Güvenli Kan Temini Programı'nı başlattık. Kızılay ve Kızılhaç, dil, din ve siyaset gözetmeden hiçbir ücret almadan, herkesin güvendiği, çağın gerektirdiği bütün koşulları uygulayarak gönüllü olarak kan bağışı temin eder. Ayrıca bunları en kısa sürede, kan ihtiyacı olan noktalara götürür. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı da Başbakanı da Sağlık Bakanı da bir gün hasta veya yakını olacak. Kana, bir gün herkesin ihtiyacı olabilir” dedi.
KIZILAY DOKTORUYKEN BABASI İÇİN KAN ARAMIŞ
Ankara’da, rahatsızlanan babası için kan aradığı bir dönemi anlatan Dr. Gök, “Gecenin 01.30’u elimde kan istek formu. Ben, Kızılay’ın bir doktoru olarak kan aradım. Bugünün parasıyla bir minibüs şoförüne 150 TL verdim, yemek yedirdim. Kan intiyacımızı böyle karşıladık. O kişi daha sonra da beni arayıp farklı beklentiler içine girdi. Ancak bu yöntem güvenli değil. 2006 yılında Türk Kızılayı Ege Bölge Müdürlüğü 60 bin ünite kan bağışı topladı. 2013 yılında yaklaşık 365 bin ünite bağış toplandı. Dünyada bile böyle bir çıkış yok. Türk Kızılayı’nda herkes eşittir, kan kullandırırken de bu böyledir. Zamanında torpili ve çevresi olanların kan sorunu yoktu. Gariban ve çevresi olmayan ne yapsın. Artık kan konusunda Türkiye’de herkes eşit. Bunu Kızılay’dan başka bir örgüt de yapamaz” diye konuştu.
İZMİRLİLERE SİTEM ETTİ
Ege Bölgesi’nde, geçen yıl toplanan bağışlarla ilgili istatistiki verileri de aktaran Dr. Gök, en merhametli kişilerin Uşak’ta bulunduğunu söyledi, İzmirlilerin ise bağış konusunda üzerlerine düşeni yapmadıklarından yakındı. Yaklaşık 35 dakika süren kan alımında, İzmirlilerin 10 dakika bile sırada beklemediklerini ileri süren Dr. Gökay Gök, “Verilere göre, bir ülkenin kan ihtiyacının olmaması için nüfusun yüzde 5’inin kan vermesi gerekiyor. Uşak’ta bu oran yüzde 4.1, İzmir’de ise yüzde 2.1, genel toplama baktığımızda nüfusa oranla bağış yüzde 2.5. Bu düşük bir rakam. Ege Bölgesi aydındır ama maalesef bu konuda yetersiz. Özellikle İzmirliler nüfusa oranla yeterli desteği vermiyor. Buna yerel yönetimler siyasiler ve belediyeler de dahil. Yerel seçimlerden sonra başkan kim olursa olsun hepsinin kapısını aşındırıp destek isteyeceğim” dedi.
HEDEF 1 MİLYON KİŞİYE EĞİTİM
Ege Bölgesi’nde, 2014 yılında hane sayısı 500’ün üzerinde olan tüm köyler olmak üzere kent merkezi de dahil 1 milyon kişiye eğitim vermeyi hedeflediklerini kaydeden Dr. Gök şunları söyledi:
“Bugüne kadar Ege Bölgesi’nde 400 bin kişiye kan bağışı hakkında 40 dakika süren eğitim verdik. Bu rakamı 2014 yılında 1 milyona çıkartmayı hedefliyoruz. İnsanlarımızda geçmişten kalma yanlış bilgiler var. Biz bunu gönüllülük esasına göre yapıyoruz. Hiç kimseden para talep etmiyoruz. Kan ihtiyacı olanların ayağına kadar hiçbir ücret almadan kanı götürüyoruz. Büyük fedakarlıklar yapıyoruz.”
'BİR GÜN HERKESİN KANA İHTİYACI OLABİLİR'
Kan bağışı konusunda daha duyarlı olunması için çağrıda da bulunan Dr. Gök, “Bir gün herkesin kana ihtiyacı olabilir. Bağışı arttırmak için başvurmadığımız yöntem kalmadı. 365 gün 24 saat kana ihtiyaç var. Şu an elimizdeki kan stoğu 1.5 gün bizi idare eder. Ancak bunun en az 5 gün olması gerekiyor. Bizim yıllık mazot masrafımız 120 bin TL, dünyayı 1.5 kez turluyoruz. Kanı yetiştirirken bazı sürücü arkadaşlarımız trafik cezası bile yiyor. Ege Bölgesi’nde yaklaşık 9 milyon kişi var kan bağışıın daha fazla olması gerekiyor” dedi.
KADINLAR VE SAĞLIK ÇALIŞANLARI AZ BAĞIŞ YAPIYOR
Ege Bölgesi’nde geçen yıl toplam 365 bin 558 ünite kan bağışı yapıldığını dile getiren Dr. Gök, “Bizim bünyemizde 155 hastane var. Bu hastanelerin tüm kan ihtiyacını biz karşılıyoruz. Yalnızca Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nde kan alma yetkisi var. O iki hastane de hasta yakınlarından kan alınıyor. Yaklaşık 60 bin ünite kan açığımız oluyor yıllık. Eğer şu anki bağışlara 100 bin ünite daha eklersek Sağlık Bakanlığı bu iki hastanenin de kan alma yetkisini bize devreder ve kimse dışarda kan aramak zorunda kalmaz. Kan bağışı yapanlarda, kadınlarla sağlık çalışanlarının oranı çok düşük. Meslektaşlarımın kan bağışında yetersiz kalması beni utandırıyor. Kadınların destek vermediği hiç proje ayakta kalamaz” diye konuştu.
DR. GÖK’TEN İKİ MÜJDE
Ege Bölge Kan Merkezi’nde yeni bir laboratuvar oluşturulduğunu belirten Dr. Gök, “Kan yoluyla bulaşan hastalıkların belirlenmesi için 1 yıl beklenmesi gerekiyordu. 1 yıl sonra yüzde 100 sonuç alınabiliyordu. Gelişmiş ülkelerde kullanılan Nükleer Asit Testi (NAT) ağustos ayında İstanbul, Ankara, İzmir ve Erzurum’da yapılabilecek. Böylelikle bir kanda bulaşıcı hastalığın olup olmadığı 20 günde anlaşılabilecek. Kan bağışı daha güvenilir hale gelecek. Ayrıca kısa süre sonra hayata geçirilecek olan 'Türk kök hücre' projesiyle kan bağışı yapan kişilerin izin vermesi durumunda bir tüp kan örneği daha alınıp Sağlık Bakanlığı’na gönderilecek ve lösemi hastalarına ilik bulması daha da kolaylaşacak” dedi.
Toplantının ardından Dr. Gök, kan bağışınında bulunanları ziyaret edip, teşekkür etti.