ANKARA () - CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 1 Mayısta yaşanan olayların sorumlularının belirlenmesi, benzeri olayların bir daha meydana gelmemesi için alınması gereken önlemlerin saptanması amacıyla Anayasa'nın 98'inci ve TBMM İçtüzüğünün 104'üncü ve 105'inci maddeleri gereği, ‘Meclis Araştırması’ açılmasını istedi.

Tanrıkulu'nun isteği ve gerekçesi şöyle: "2014 yılında da 1 Mayıs, huzurlu ve barışçıl bir ortamda geçmemiş, polisin orantısız güç kullanımı sonucunda demokrasinin işlediği ülkelerde yaşanmaması gereken olaylar yaşanmıştır. 1 Mayısta yaşanan olayların sorumlularının belirlenmesi, benzeri olayların bir daha meydana gelmemesi için alınması gereken önlemlerin saptanması amacıyla Anayasa'nın 98'inci ve TBMM İçtüzüğünün 104'üncü ve 105'inci maddeleri gereği, Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz."

"İSTANBUL, ANKARA VE İZMİR'DE POLİS ORANTISIZ GÜÇ KULLANDI"

1 Mayıs'ta İstanbul, Ankara ve İzmir'de polisin orantısız güç kullandığını söyleyen Tanrıkulu şöyle devam etti: "Uluslararası normlar ve Anayasa tarafından güvence altına alınmış olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı 1 Mayıs 2014'te fiili olarak ortadan kaldırılmıştır. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir kentlerinde polisin yurttaşlar üzerinde orantısız güç kullandığı çağdışı görüntüler ortaya çıkmıştır. Günler öncesinde başta Başbakan olmak üzere siyasi iktidarın yetkililerinin yaptığı açıklamalar, polisin 1 Mayıs'ta ortaya koyduğu şiddeti de açıklamaktadır. Siyasi iktidar Anayasal haklarını kullanan yurttaşlara karşı ortaya konulan şiddeti adeta himaye etmiştir. Eylemsiz şekilde bekleyen yurttaşlara gaz ve su ile yapılan müdahalelerde bulunulmuş, amacı sadece kutlama yapmak olan yurttaşlarımız polis gücüyle sindirilmek istenmiştir. Türkiye ana muhalefet partisi milletvekillerinin darp, göz altına alınmasına cüret edildiği, araçlarının polis gücüyle kaldırıldığı, basın mensuplarının polis tarafından yaralandığı bir ülke konumuna getirilmiştir."

"CHP MİLLETVEKİLLERİ FİZİKİ ŞİDDETE VE GAZLI MÜDAHALEYE MARUZ KALMIŞTIR"

1 Mayıs olaylarında bir çok CHP milletvekilinin fiziki şiddete ve gazlı müdahaleye maruz kaldığını dile getiren Tanrıkulu, "İstanbul Valiliği'nin yapmış olduğu açıklamaya göre; İstanbul'da 1 Mayıs eylemleri sonucunda 19'u polis 90 kişi yaralanmış, 142 yurttaşımız da gözaltına alınmıştır. Yine İzmir'de, 1 Mayıs kutlamaları sırasında çıkan olaylarda 30 kişinin gözaltına alındığı bildirilmiştir. İstanbul'da 1 Mayıs kutlamalarında birçok ilçede polisle göstericiler arasında arbede çıktığı sırada, en iyi görüntüyü almak için hayatlarını riske atan basın emekçileri, çoğu zaman iki arada kalmış, Beşiktaş'ta bir gazeteci bileğine gelen taşla yaralanmıştır. Taksim'e çıkmak isteyen eylemciler ile polis arasında birçok noktada çatışma çıkmış, polis eylemcilere tazyikli su, plastik mermi ve biber gazıyla müdahale etmiştir. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sayın Şafak Pavey suçsuz olduğunu iddia ettiği bir gencin gözaltına alınmasını engellemeye çalışırken polis tarafından darp edilmiştir. CHP İstanbul Milletvekili Sayın Mahmut Tanal, eylemcilere müdahale edilmemesi için TOMA'nın önüne oturarak yaşanan bu duruma tepki göstermiştir. Polis CHP İstanbul Milletvekili Sayın Mahmut Tanal'ı yerde sürükleyerek başından yaralamıştır. Yine pek çok CHP milletvekili fiziki şiddete ve gazlı müdahaleye maruz kalmıştır. Siyasi iktidarın milletvekillerine yapılan bu müdahalelere hiçbir tepki göstermemesi olayları himaye ettiğini belgesi niteliğindedir" ifadelerine yer verdi.

"YENİKAPI'DAKİ MEYDAN BOMBOŞ KALMIŞ"

1 Mayıs kutlamaları için adres gösterilen Yenikapı'daki meydanın boş kaldığını söyleyen Tanrıkulu, "Vatandaşın Taksim'e çıkma talebi görmezden gelinerek Yenikapı Meydanı işaret edilmesine rağmen, Yenikapı'daki meydan bomboş kalmış ve Yenikapı'daki alana kimse gitmemiştir. Olaylar sırasında çeşitli yerlerinden yaralanan bazı vatandaşlar Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi'ne getirilmiştir. Olaylar sırasında gözüne gaz kapsülü çarpan bir genç ambulansla hastanede kontrol altına alınmıştır. Bir vatandaş ise olaylar sırasında beyin travması geçirdiği için hastaneye getirilmiştir. Ankara'daki müdahale sırasında caddeden geçen bir çocuğun gözüne plastik mermi gelmiştir. 1 Mayıs 2013 tarihinde Taksim'e yürümek isteyen kişiler Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Bahçesine sığınınca, hastane olduğu önemsenmeden gruba gaz bombası kullanılıp tazyikli su sıkılmış, hastane önünde toplanan grubu dağıtmak için atılan gaz bombaları hastane içine kadar ulaşmış hasta ve yakınları da çok zor anlar yaşamıştı. Bu sene ise, polisten kaçan göstericiler Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi içine ve önüne sığınmıştır. Barbaros Bulvarı'ndan Beşiktaş Meydanı'na ilerlemeye çalışan grup ile polis arasında arbede yaşanması sonrası, polisin gruba biber gazı ile müdahalesi sonucu ara sokaktaki evde bulunan bir aile ve 3 çocuk biber gazına maruz kalmıştır. Demokrasi sorununa dönüşen bu olayların yüce Meclisimizce ele alınması son derece önem taşımaktadır" açıklamasında bulundu.

() (HT)