MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, yeniden yargılama ile ilgili ortaya çıkan düşüncelerin, İmralı'da masa başında hükümetle yapılan pazarlıkların sonucu olduğunu ileri sürdü. Öztürk, "Yeniden yargılamaya ilkesel olarak taraftarız. Burada şark kurnazlığı yapıp da bu yolu açmak suretiyle terörist başını dışarıya çıkarabilecek kapıları açmak istiyorlarsa biz bunun karşısında direniriz" dedi.
MHP'li Oktay Öztürk, partisinin Zonguldak İl Başkanlığı ziyaretinde açıklamalarda bulundu. 17 Aralık'tan bugüne ülkenin yoğun bir bunalım içinde olduğunu belirten Öztürk, devletin kriz halinden bir türlü çıkamadığını savundu. Öztürk, şunları kaydetti:
"Anlaşılan o ki yürütülen uluslarası kayıt dışı siyaset, AKP hükümetini, başta Başbakan ve evladını önemli miktarda kayıt dışı paralara ve bir o kadar da hukuk dışı uygulamalara sürüklemiş. Öte yandan bir gerçek daha anlaşıldı ki; Tayyip Erdoğan Bey İstanbul Belediye Başkanlığını hiç bırakmamış. Kadir Topbaş Bey de hep sembolik olmuş. Ali Ağaoğlu, 'Siz ilgili imar düzenini yapmazsanız büyük patrona giderim' diyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar ise 'İlgili imar düzenlemelerini Başbakan'ın talimatıyla yaptım, kendisi de istifa etsin' diyor. 17 Aralık operasyonu AKP hükümetinin hayalci dış politikası, kara para trafiği ve hukuk dışı saadet zincir halkasını deşifre etmekle kalmadı ülke içinde de rant paylaşımının zincir halkalarını ortaya çıkarttı. Son 11 yılda sapla saman, doğruyla yanlış, güzelle çirkin, hak ile batıl, duayla beddua, temizlikle kirlilik birbirine karışmıştır."
YENİDEN YARGILAMA
Öztürk, Türkiye'nin bugünkü konusunun her şeyden önce rüşvet ve yolsuzluk iddialarının aydınlatılması olması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin fırtınaya sürüklendiğini savunan Öztürk, "Kokuşmuşluk her tarafa sinmiştir. Devleti çalıştıracak, üzerindeki siyah peçeyi kaldıracak demokratik bir müdahaleye ihtiyaç vardır. Türkiye bu kadar sorun içindeyken, iktidar devşirdiği yeni kuşak destekçilerle yeniden yargılama tartışmasına ivme kazandırmıştır. Anlaşılan Başbakan'ın kafası, rüşvet ve yolsuzluk şokundan sonra yeni çalışmaya başlamıştır. Geçmişte darbe davalarının savcısı olduğunu haykıran Başbakan, şimdi bırakınız avukatlığı, mübaşir bile olamayacak bir siyaset çürümüşlüğünün tarafıdır" dedi.
Yeniden yargılama ile ilgili ortaya çıkan düşüncelerin, İmralı'da masa başında hükümetle yapılan pazarlıkların sonucu olduğunu ileri süren Öztürk, şöyle devam etti:
"Yeniden yargılamaya ilkesel olarak taraftarız. Burada şark kurnazlığı yapıp da bu yolu açmak suretiyle terörist başını dışarıya çıkarabilecek kapıları açmak istiyorlarsa biz bunun karşısında sonuna kadar direniriz. Belki, 'İç hukukda terörist başı yargılanamaz' diyecekler. Ama bu konu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin önüne gittiği zaman, 'Terörist başını yeniden yargıladınız' diyecekler. Kim o terörist başı, Genelkurmay Başkanı. Onun da yolu açılmış olacak. Böyle bir hinlik peşinde koşuyorlar. Engin Alan'ı bahane ederek, Genelkurmay Başkanı'nı bahane ederek bebek katilinin dışarıya çıkmasına sebebiyet verecek yolları döşüyorlarsa biz sonuna kadar karşıyız."