MHP İstanbul Milletvekili ve eski İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın paralel yapı iddiaları ile ilgili tek bir somut delil olmadığını iddia etti, "Güneydoğu, PKK ve KCK’ya teslim edildi. Esas paralel yapılanma o bölgelerde" dedi.
MHP İl Başkanı Cem Kazmaz ve Rize Belediye Başkan adayı Dr. Zelkif Akgül’le birlikte Rize Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenleyen Murat Başesgioğlu, 17 Aralık 2013'te, Türkiye’nin Cumhuriyet tarihindeki en büyük rüşvet operasyonunun yaşandığını söyledi. Kişilerin masumiyet karinesi ve soruşturmanın gizliliğinin önemli olduğunu belirten Başesgioğlu, ortaya konulan iddiaların büyük bir yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun olduğunu gösterdiğini kaydetti. Murat Başesgioğlu, "17 Aralık’tan itibaren hükümet yargıya musallat olmuştur. Operasyonların içini boşaltmak için olağanüstü dönemlerde yapılan icraatlara başvurmuştur. 100’ü aşkın hakim ve savcının yeri değiştirilmiştir. 6 bine yakın emniyet mensubu görevinden alınmıştır. Birçok kamu kurumlarında tayinler söz konusu olmuştur. Bütün bunların nedeni yolsuzlukların üstünün örtülmeye çalışılmasıdır. Bu işi paralel devlet, paralel yapı yaptı diye bir slogan geliştirdiler. Başbakan Erdoğan ve hükümet yetkilileri bu paralel yapıya dair tek bir somut delil ortaya koyamamıştır. Hem yurtiçi hem de yurtdışında bağırıyorlar. Çok acımasızca eleştiriler yapıyorlar. Bir yapıyı halk nezdinde mahkum etmeye çalışıyorlar. Fakat bu bizim hırsızlığı, yolsuzluğu, rüşveti unutmamız anlamına gelmeyecektir" diye konuştu.
ASIL PARALEL YAPI GÜNEYDOĞU’DA
Başesgioğlu, barış sürecinin bir devlet projesi olmadığını öne sürdüğü açıklamasını şöyle tamamladı:
"1984 yılında bölücü başının başlattığı bir isyan hareketi ile milletimizin birliğine, devletimizin bekasına yönelmiş bir hareket söz konusu oldu. Bu uğurda evlatlarımız şehit oldu. Ama hiçbir zaman terörün siyasallaşmasına, meşrulaşmasına AK Parti hariç hiçbir hükümet müsaade etmedi. Sözde açılım, barış süreci denen paketlerle maalesef her gün birlik ve beraberliğimizden bir tuğla kopartılıyor. Bu yürütülen süreç tamamen gayri meşru bir süreçtir. Bunun hiçbir anayasal zemini yoktur. Hiçbir siyasal meşrutiyete dayanmayan bir ihanet projesi yürütülüyor. Hükümet yetkilileri buna devlet projesi diyor. Bu devlet projesi değildir. Bölücü başı ile gizli bir anlaşma yapılmıştır. BDP bu işin ortağıdır. Bu süreci vatandaşımızdan gizleyerek yürütmektedirler. Ülkemizin büyük bölümünde maalesef güvenlik güçlerimiz o bölgeleri terk etmiştir. PKK ve KCK’ya bu bölgeler teslim edilmiştir. Oralarda istedikleri gibi otorite kurmuşlardır. Esas paralel yapılanma denilen yapılanma ülkemizin o bölgelerinde gerçekleşmiştir. İstediklerini Kandil’e kaçırmaktalar, istediklerinden haraç, vergi almaktalar. Devlet iktidarını o bölgede paylaşan bir yönetim söz konusudur. AK Parti bu paralel yapılanmaya kayıtsız kalmaktadır. Oradaki seçim güvenliğini sağlamakta zorlanmaktadır. MHP olarak bu seçimlerin sağlıklı bir şekilde yapılacağından endişe duymaktayız. O bölgelerde seçim güvenliğinin sağlanması adına gerekli adımların atılmasını istiyoruz."
'BİR RİZELİ BAŞBAKAN GİDECEK, BİR BAŞKASI GELECEK'
Başesgioğlu daha sonra İsmail Kahraman Kültür Merkezi’nde aralarında Anavatan Partisi eski milletvekili Ahmet Kabil’in yeğeni Servet Kabil ile eski Anavatan Partili ilçe belediye başkanlarının yer aldığı eski ANAP'lıların MHP’ye katılımı törenine katıldı. Törende MHP Rize İl Başkanı Cem Kazmaz'ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ailesinin geçmişte Rize’den Osmaniye’ye göç ettiğini hatırlatması üzerine Başesgioğlu , "Bir Rizeli Başbakan gidecek başka bir Rizeli Başbakan gelecek" ifadelerini kullandı.