Elif DEMİRCİ/İZMİR, () - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaorğlu, İsrail'in Gazze'ye yaptığı saldırıyla ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin acilen toplanmasını istedi. Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin 90 yılda oluşturduğu 'sözü dinlenen devlet' imajının yara aldığını öne sürerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mahalle kabadayısı gibi davrandığını söyledi. Kılıçdaroğlu, Ortadoğu'da kalıcı barışın sağlanması için cumhurbaşkanlığı koltuğuna Ekmeleddin İhsanoğlu'nun oturmasını gerektiğini savundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iki gün geçireceği İzmir'e uçakla geldi. Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP Genel Başkan yardımcıları Aytun Çıray, Gürsel Tekin, Veli Ağbaba İzmir milletvekilleri ve belediye başkanları, CHP İl Başkanı Ali Engin ve parti yöneticileri tarafından karşılandı. Havalimanında kendisini karşılayan herkesle tek tek tokalaşan Kılıçdaroğlu, basın toplantısı yapacağı otele giderken VIP minibüse bindi. Kılıçdaroğlu'nu takip eden partililer ise CHP Genel Merkezi'nden gelen ve cumhurbaşkanlığı seçimi için giydirilen 'Senin seçimin' yazılı otobüsle takip etti.
'İSRAİL ORANTISIZ GÜÇ KULLANIYOR'
Kılıçdaoğlu kalacağı Swissotel'de bir süre dinlendikten sonra düzenlediği basın toplantısında İsrail'in Gazze saldırısına değindi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin acilen toplanması gerektiğini Gazze'ye yardım kanallarının açılmasını istedi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Ramazan ayındayız. Tüm dünyada insanlığın barış içinde yaşaasını isteriz. Kimliği rengi ne olursa olsun tüm insanların huzur içinde yaşaması en büyük arzumuzdur. Bizi derinden sarsan olaylar maalesef Ortadoğu coğrafyasında oluyor. İsrail'in orantısız güç kullanarak Gazze'ye müdahale etmesi, çocukların kadınların yaşamını yitirmesi bizi derinden üzüyor. Bir an önce BM Güvenlik Konseyi'nin bu duruma el koyması lazım.  Öncelikle yapılması gereken kalıcı bir barışın sağlanmasıdır. Kalıcı bir barış sağlanabilirse Ortadoğu rahatlayacağı gibi dünya da rahatlayacaktır. Bu barışın sağlanması için Türkiye parlamentosunda biz üzerimize düşen her türlü görevi yerine getireceğiz. Grubun önerisi üzerine biraz sonra TBMM'de tüm partilerin katılımıyla ortak bildiri kabul edilecek. Bildiri yayınlamak yetmiyor. Toplumun tüm kesimlerinin bu acı olaya karşı insanlık dramına karşı duyarlı olması gerekir. Yapılması gereken bir başka şey özellikle Gazze ve Filistin halkına her türlü insani yardım kanallarının açılması gerekir. Karadan denizden yapılmalı bu yardım. Çocuklar aç. Kalıcı bir barışın sağlanması ateşkesin sağlanması arkasından her türlü yardımın sağlanması için tüm kanalların açılması en büyük arzumuzdur."
'SÖZÜ DİNLENEN DEVLET İMAJI YARA ALDI'
Kılıçdaoğlu, Türkiye'nin 90 yılda Ortadoğu'da yarattığı 'güçlü devlet', 'sözü dinlenen devlet' imajının yara aldığını öne sürerek, şunları söyledi:
"Dünyanın hiçbir çağdaş demokrasisinde dış politika iç politikaya malzeme edilmez. İç politikanın dili farklıdır. Dış politikada diplomasi denen özel dil gelişmiştir. Dış politikayı iç politikaya malzeme ederseniz, sonuçta açmazlarıyla karşı karşıya kalırsınız. Temel sorun budur. Dışişleri Bakanı ve Başbakanlık koltuğunda oturan kişi dış politikada Türkiye'yi ciddi açmaza sokmuştur. Türkiye'nin üzülerek söylüyorum Cumhuriyet tarihi boyunca Ortadoğu'da yarattığı 'güçlü devlet', 'sözü dinlenen devlet' imajı yara almıştır. Tüm komşularımızla dost olacaktık, ilişkilerimiz çok iyi olacaktı. Bugün komşumuz kalmadı. Siyasi iktidarın dönüp kendisini sorgulaması gerekir. Neden Türkiye bu hale düştü. Libya'da Kaddafi öldürüldü. Türkiye'de Kaddafi'nin öldürülmesini istemeyen tek lider benim. Davutoğlu bavula paraları doldurdu koşa koşa Libya'ya gitti. Şimdi çağrı yapıyor. Libya'daki Türkler dönsün diye. Ne günlere geldik. Her vatandaşın bunu sorgulamasını istiyorum. Hayatı ve dış politikayı sorgulamalıyız."
“TÜRKİYE'NİN BÖLGEDE GÜCÜ OLSAYDI BU TABLO YAŞANMAZDI"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçadaroğlu, Başbakan recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, Türkiye'nin bölgede güçlü olması durumunda bugünkü tablonun yaşanmayacağını öne sürdü. Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Mısır, Ortadoğu'nun en önemli ülkesi ilişkilerimiz kopuk, hiç yok. Irak kan gölüne döndü. Musul'da konsoloslukta görev yapan konsolos dahil tüm personel rehin. IŞİD'e terör örgütü demekten korkuyor, diyemiyor ve 'rehineleri serbest bırakın' diye yalvarıyor. Yalvarır noktaya neden gelmiştir? IŞİD'e elindeki silahları kim vermiştir. Suriye'ye sağlanan silahlar kime gitmiştir. Bunların hepsinin hesabı sorulacaktır. Şu anda üç büyük başkentte Kahire'de, Şam ve Tel- Aviv'de büyükelçi yoktur. Tüm yurttaşlarımın buna dikkat etmesi lazım. Neden biz bu hale geldik diye. Dış politikanın iç politika malzemesi olmaması gerektiğini söyledik. Erdoğan açıklama yaptı Mavi Marmara olayından sonra 'Nisan'da Gazze'ye gideceğim' dedi. Nisan geldi olmadı. 'Mayıs'ta gideceğim' dedi Mayıs geldi yine olmadı. Sonra ABD Dışişleri Bakanı açıklama yaptı 'Gazze'ye gitme' dedi. Erdoğan 'Haziran'da gideceğim' dedi. Kaç Haziran geçti? Tüm yurttaşlarıma sesleniyorum. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı bu kadar ucuz mudur? Birilerinin telkiniyle hareket etmek Başbakana yakışır mı? İsrail saldırıyor, Gazze'de orantısız güç kullanılıyor. Tanklarla toplarla bölgede. Türkiye'nin ağırlığı olabilseydi bu tablo yaşanmazdı. 90 yılda elde ettiğimiz birikimleri birilerinin kişisel ikbali uğruna kaybettik."
İHSANOĞLU'NU ÖVDÜ
Kılıçdaroğlu, Ortadoğu'ya güven veren bir liderin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması gerektiğini belirterek, çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nu şu sözlerle övdü:
"Ortadoğu'da söz sahibi olabilir miyiz? Evet. Güç sahibi olabilir miyiz? Evet. Kilidi cumhurbaşkanlığı seçimleridir. Ekmeleddin İhsanoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı'nda 57 ülkeyi yöneten saygın biridir. Kendisine Filistin'de barışı sağladığı için 'Kudüs Yıldızı' ödülü verilen tek Türk'tür. Ortadoğu'ya güven veren bir liderin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması çok önemlidir. Eğer bu süreci yakalayabilirsek Türkiye Ortadoğu'da yeniden güç haline gelecektir."
'TÜRKİYE İSRAİL İLİŞKİSİNİN DÜZELMESİNİ BEKLEMEK HAYALDİR'
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, basın mensuplarının İsrail'in Türkiye'deki diplomatik personeli asgari düzeye indirdiği yönündeki soru üzerine şöyle devam etti:
"Benzer karar pek çok ülke tarafından alındı. Zaten İsrail'in orantısız güç kullanma gibi bir çabadan kesinlikle vazgeçmesi lazım. Çocukları öldürmekten vazgeçmesi lazım. İsrail'de de bu olayları kınayan çok sayıda İsrailli yurttaş var ama, hükümet orantısız güç kullanmayı sürdürüyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkileri düzelmesini beklemek hayaldir."
'MAHALLE KABADAYISI SÖZÜNÜN İTİBARI YOK'
Kılıçdarğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tavrını soran basın mensuplarına şu değerlendirmede bulundu:
"Erdoğan'ın tavrını değerlendirmek gerekirse mahalle kabadayılığı ile bu sorunlar çözülmez. Kim dinliyor ki Erdoğan'ı? Sözünün itibarı yok. Hiçbir lider Erdoğan ile aynı fotoğraf karesine girmek istemiyor. Biz sadece Türkiye'nin değil pek çok ülkenin BM üzerinde baskı kurmasını istiyoruz. İnsan hakları ihlali ortak sorundur. Orantısız güç kullanarak Gazze'ye giriyorsanız, bunu kabul etmek mümkün değildir. BM Güvenlik Konseyi'nin sorumluluğu vardır. Umarız kısa sürede sorumluluğunun farkına varır. İsrail ile Türkiye arasında Erdoğan ağız dalaşı yapmakla beraber, perdenin arkasında ciddi pazarlıkların yapıldığını biliyoruz. Erdoğan hükümeti İsrail'in Gazze'ye girmesine izin verdi. Şimdi karşıymış gibi hava yayıyor. Bir Başbakan'ın dürüst ve samimi olması lazım. Bir Başbakan'ın dış politikayı iç politika malzemesi haline getirmemesi lazım."
FOTOĞRAFLI