SON 3 YILDA EN BÜYÜK DEĞİŞİMİ YAŞAYAN PARTİ CHP'DİR
Gaziantep mitinginin ardından özel uçakla Adıyaman'a giden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sakarya Caddesi üzerinde toplanan 15 bin kişilik kalabalığa seslendi. Alanda bulunanların nevruz bayramını kutlayan Kılıçdaroğlu, tüm insanları inancı, rengi, kimliği ne olursa olsun ayırım yapmadan sevdiklerini ve oy versin, vermesin baş tacı yapacağını söyledi.
"Benim için yandaş yok, vatandaş var" diyen Kılıçdaroğlu, siyasette siyasetçinin cebinin dolması halinde halkın fakirleşeceğini ifade ederek, "Bu noktayı unutmayın. Siyaset halka adanmışlıktır. Siyaset, siyasetçinin kendi sorununu çözeceği alan değildir. Siyaset vatandaşın derdini çözmek, vatandaşa çare bulmaktır" dedi.
CHP iktidarında çiftçiye mazotun litresini 1.5 liradan vereceklerini ve elektrikteki yüzde 18.5'luk KDV'nin kaldırılacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun kaynağının zor olmadığını belirterek, "Bu ülke Ortadoğu'nun en zengin ülkesidir. Bu ülke dünyanın 20 büyük ekonomisinden birisidir. Bu ülkede her şey var; güneş, ova, su, denizler, çalışkan insanımız var. Ama bir şey eksik, temiz siyaset. Temiz siyaset olduğu zaman herkesin cebi para görür bu ülkede. Siyasetçi siyasette zenginleşmeyecek, halkı soymayacak halkı için çalışacak, 'önce halk' diyecek, 'halkın cebi para görsün' diyecek. Bunun için çalışacak, mücadele edecek" diye konuştu.
AKLIMIZI PEYNİR EKMEKLE Mİ YEDİK?
Kardeşçe yaşamayı hedeflediklerini bu doğrultuda dil, din, inanç ayırımı yapmayacaklarını ve etnik kimlik üzerinden siyaset yapmadan herkesi kucaklayacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, işsizliğin önüne geçmek için doğru ekonomi politikalarına ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Yanlış teşvik sistemi nedeniyle Adıyaman'daki fabrikaların sökülerek Şanlıurfa'ya taşındığını anlatan Kılıçdaroğlu, CHP ile yardımların kesileceği söylentilerine vurgu yaparak şöyle konuştu:
"Burada yaşayan insan insan değil mi? Buradaki insan çalışmayacak mı? Eğer siz teşvik politikanızı yanlış yaparsanız faturayı Adıyamanlı öder. Size sözüm ve ahdim bu bölgeyi Türkiye'nin en güzel bölgeleri haline getirmek mümkün. Bunun için sadece bir şey yapacaksınız, 76 milyon yurttaştan topladığınız verginin son kuruşuna kadar hesabını vereceksiniz ve 'her kuruş vergiyi bu ülkenin vatandaşları için harcıyorum' diyeceksiniz. Diyorlar ki 'bu CHP gelse acaba devleti yönetir mi?' Ben buna gülüyorum. Ya devleti kuran parti, devleti yönetmez mi? Biz bu ülkeyi ne için kurmuşuz; bayrağımız onurla dalgalansın, minarelerimizde beş vakit ezan okunsun, herkesin işi aşı olsun diye kurmuşuz. Şimdi diyorlar ki; 'CHP gelirse yardımlar kesilecek.' Niye keselim? Aklımızı peynir ekmekle mi yedik? Tam tersine buradan söylüyorum; hiçbir yardım kesilmeyecek aksine ikiye katlanacak. Sanki yardımları cebimizden yapıyoruz. Hayır efendim; yardımlar sizin vergilerle yapılıyor, sosyal devlet gereği yapılıyor."
CHP İLKLERİN PARTİSİDİR
Türkiye'ye ilk metroyu, ilk tercihli yolu, öğrencilere bedava süt dağıtımını, kentsel dönüşüm ile vatandaşın ucuz konut sahibi olmasını CHP'nin sağladığını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bu ilkleri biz yaptık. Bize her türlü eleştiriyi yapabilirler, ama kimse kul hakkı yediğimizi söyleyemez. Benim en büyük arzum, bu coğrafyada barış içerisinde yaşamak. Kavga olmasın, huzur içerisinde birlikte yaşayalım. Sokağa çıktığımızda tanımadığımız insana bile güler yüzle selam verelim. İşsizlik olmasın, herkesin işi aşı olsun. Siyaset kirlilikten arınsın. En büyük arzum ve sözüm CHP iktidarında ilk dört ayda çıkaracağımız kanunun adı; siyasi ahlak kanunu olacak, siyaseti kirlilikten arındıracağız. Ahlak dedim de, ahlak bütün inançların ortak temelidir. Ahlak; adaleti yüceltir, adalet milletin vicdanıdır. Milletin vicdanı kabul etmezse adalet gerçekleşmez. O nedenle Menderes asıldığı için bu milletin vicdanı rahat olmamıştır. Deniz Gezmiş ve arkadaşları asıldığı için bu milletin vicdanı rahatsızdır. Adalet soylu kavramdır. Bir düşünür; 'Adalet kutup yıldızıdır, yerinde sabit durur bütün kainat etrafında döner' der. Bu kadar güzel kavramın içini boşaltmamız, önem vermemiz lazım. Buradan iş dünyasından arkadaşlara sesleniyorum; CHP iktidarında CHP'yi çok rahat eleştirebilirsiniz. Biz demokrasiye inanıyoruz, siz eleştirdiniz diye kapınıza ertesi gün vergi müfettişleri göndermeyeceğiz. Bunun sözünü veriyorum, namus sözü veriyorum."
EN BÜYÜK DEĞİŞİMİ YAŞAYAN PARTİ CHP'DİR
Siyasetçilerin eleştiriye kulak tıkamaması gerektiğini bu noktada son 3 yılda en büyük değişimi CHP'nin yaşadığını dile getiren Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Siyasetçi eleştiriye kulak kapatmamalıdır. Vatandaş niye eleştiriyor, bir derdi var o zaman. Siyasetin görevi nedir; eleştiriye kulak vermek ve sorunu çözmek. Sorunları çözme konusunda bize, CHP'ye yetki vermeniz lazım. Bakın son 3 yılda en büyük değişimi yaşayan parti CHP'dir. Son 3 yılda Türkiye'nin en temel sorunlarına vurgu yaptık ve çözdük. Hiçbir yurttaşımı ötekileştirmedim, 'sen neden böyle söylüyorsun?' demedim, her yurttaşıma saygı gösterdim. Öyle ki Rize'de bana yumurta atandan şikayetçi bile olmadım. Bana yumurta atıldı diye Rizeliler 'den şikayetçi değilim. Onlarda bu ülkenin demokrat, yiğit, namuslu insanları, bize oy veriyor veya vermiyor diye ayıramayız. İnsanların tümünü kucaklayacağız, bizim kitabımızda ayrılık gayrılık yoktur. Göreceksiniz CHP iktidarında başbakanlar halka hesap verecek. Göreceksiniz CHP iktidarında bakanların çocuklarının yatak odalarında milyon dolarlar çıkmayacak. Göreceksiniz CHP iktidarında taşeronlaşma olmayacak."

Mahir ALAN- Mustafa ÖNDOĞAN/ADIYAMAN, () -

MA,MÖ(HK/SS) (FOTOĞRAFLI)