DEMİRTAŞ: BAŞBAKAN ÖZÜR DİLEMELİ
Duruşmaya katılan Cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş  ile HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder salondan saat 11.00 sıralarında ayrıldı. Demirtaş Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'ndan (TİB) gelen telefon görüşmelerine yönelik raporların okunması sırasında salondan ayrılarak, Kayseri Barosu'na geçti.
Demirtaş Adliye sarayından çıkarken gazetecilere yaptığı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı özür dilemeye davet etti. Demirtaş, şöyle konuştu:
"Türkiye’de son dönemlerde en acı en trajik olaylardan biri Ali İsmail Korkmaz katliamı. Herhalde bu ülkede insanlıktan nasibi almış hiç kimsenin asla kabul edemeyeceği, içine sindiremeyeceği bir vahşet örneği. Barbarlık örneği. Bu kırılan insan onurunun ve onarılmaya muhtaç kamuoyu vicdanının tek başına yargılama ile onarılamayacağı, ortadan kaldırılamayacağı telafi edemeyeceğini düşünüyorum. Yargılamadan ne çıkacak göreceğiz. Ancak asıl telafi edilmesi gereken nefret söylemi ile ötekileştirici, düşmanlaştırıcı dille toplumu birbirine karşı neredeyse linç edecek hale getirilen siyasetin dilidir. Başbakan başta olmak üzere gezi direnişi sırasında özgürlükleri için, yaşam tarzı için, kendi gelecekleri için direnen gençlere yönelik kullanılan dildir asıl cezalandırılması gereken. Asıl onarılması gereken odur. Kamu vicdanından halen Başbakan’ın kullandığı dil, büyük bir yara olarak duruyor ve aynı kişi bugün Türkiye’nin Cumhurbaşkanı adayı. Mahkeme ebetteki adil karar vermeli, barbarca cinayeti suçu olan herkese hak ettiği cezayı vermeli. Ama asıl siyaseti de toplumda açılan yara konusunda onarıcı işlev görmesi gerekir. Başbakan’ın özür dilemesi gerekir. Yani ailelerin acısını bile paylaşmayı kendinse zulüm saymış bir siyaset var karşımızda. Gerçekten çok üzgünüm. Aradan bunca zaman geçti insanım diyen herkes aynı acıyı hüznü yaşıyor. Ali İsmail şahsında, gezsi direnişinde ölenleri saygı ve minnetle anıyorum, ailelere başsağlığı diliyorum. İnsanlık onurunun bu şekilde ortadan bırakılamayacağı, dayanışma ile üstesinden gelinebileceğini göstermek için bugün Kayseri’deyiz."
'1, 2 YA DA 3 FARK ETMEZ'
Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı oy pusulasında 2'nci sırada yer alması ile ilgili olarak da, "Yani 3 aday vardı zaten. 1,2 ya da 3 fark etmez. Çok aday olmadığı için fark etmez" yanıtını verdi.
'MEDYA VİCDANLI DAVRANILMALIDIR'
Televizyon kanallarından da tarafsız yayın yapmaları konusunda talapte bulunan Demirtaş şöyle devam etti:
"TRT Haber kanalı biraz daha politikasını esnetti. Ve yayın yapmaya başladı. Bu durumun adil hale gelmesi lazım. Başka türlü demokrasi olmaz. Özel kanalların da vicdanlı olması lazım. Türkiye’de 3 aday var, vicdanlı davranılmalıdır. Biz Çankaya hasreti ile aday olmadık. Türkiye’de sesi duyulmayan geniş kesimlerin, işçi emekçi, işsizlerin, memurların sesi olmak için aday olduk. Kolunda 1000 dolarlık saatleri olanın zaten sesi duyuluyor ve kanalları var. Basın ahlak ilkelerine uygun yayın yapmalıdır. Objektif yayın yapılmalıdır. Medya da katkı sunmalıdır. Belki bu sayede medya antidemokratik uygulamaları kapatmış olacaktır. Kayseri halkına teşekkür ediyorum, saygılarımızı sunuyorum ve Ankara’ya geçiyoruz."
Cumhurbaşkanı adayı ve HDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş daha sonra yanındaki HDP milletvekilleriyle birlikte karayoluyla Ankara’ya gitmek üzere yola çıktı.

FOTOĞRAFLI