BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hükümet ve cemaat arasında yaşanan gerginlikle ilgili Abdullah Öcalan'ın bakışını değerlendirirken, "Öcalan, bu paralel devletin tek amacının yolsuzluk ve rüşvet olmadığının farkında. Dolaylı olarak süreci hedeflediklerini hissedebiliyor ve burda Kürtleri bir tetikçi olarak kimsenin kullanamayacağını net olarak ifade ediyor" dedi.
Irak Kürt Bölgesi'nde yayın yapan Gali Kürdistan televizyonuna konuşan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye ve Kürtlerin gündemi ile ilgili değerlendirnmelerde bulundu. AK Parti ile cemaat arasında yaşanan çatışma ve bu çatışma ile ilgili İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan'ın verdiği mesajı değerlendiren Demirtaş, Öcalan'ın açıklamasının BDP'nin yürüttüğü politika ile ters olmadığını söyledi. Kendilerinin de bir paralel devlet gerçeğine ve tehlikesine dikkat çektiklerini, bunun amacının sadece yolsuzluklar, temiz eller operasyonu olmadığını bildiklerini söyleyen Demirtaş, şöyle konuştu:
"İlk andan beri yaptığımız açıklamalarda bunu belirttik ve yolsuzluklarda taraf olmayacağımızı, AKP'yi bu konuda desteklemeyeceğimizi de belirttik. Ama, cemaatin yürüttüğü bu komplo ve darbevari girişimlerin de asla yanında olmayacağımızı söyledik. Sayın Öcalan da bunun bir hükümet darbesi girişimi olduğunu ifade ediyor ve bu yangına benzinle gitmeyeceğini belirtiyor. Çünkü, bazı çevreler özellikle yürüyen bu diyalog sürecini bozarak, 'yeniden Türkiye'de, PKK ve devlet arasında bir çatışma yaratabilir miyiz' diye hevesleniyorlar. Zaten barış görüşmeleri ve süreci zorludur. Kararlı irade olmazsa, bu tür dönemlerde, bu tür zamanlarda süreç bozulur. Geçmiş dönemlerde özellikle 1993'te rahmetli Turgut Özal döneminde defalarca denendi ve bozuldu. Ve her seferinde paralel yapılar araya girdi, her seferinde büyük provokasyonlar devreye girdi ve Kürt sorununda diyalogla barış arayışları ne yazık ki gerçekleşemedi. Bu defa sayın Öcalan kararlı olmak istiyor. Yani bu paralel devletin tek amacının yolsuzluk ve rüşvet olmadığını farkında, dolaylı olarak süreci hedeflediklerini hissedebiliyor ve burda Kürtleri bir tetikçi olarak kimsenin kullanamayacağını net olarak ifade ediyor."
'MURSİ GİBİ SENİ DE ZİNDANA ATARLAR' 
Öcalan'ın hükümete dönük bu tür girişimlere dikkat çekerek, hükümeti korumak adına değil ama, hükümeti uyarmak adına ve süreç konusunda hızlı olmasını sağlayabilmek açısından tehlikelere işaret ettiğini anlatan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Öcalan Başbakan'a; 'Hızlı demokratikleşme adımları atmazsa, paralel devlet ve paralel yapılanmalar harekete geçer ve Mursi gibi seni de zindana atarlar' diyor. Aslında bakarsanız paralel devlet şu andaki gerekçelerinde haksız değil. Çünkü hırsızlık ve yolsuzluk paralel devlet açısından meşru bir mücadele aracıdır. Hırsızlık yapmışsanız, bir yerde onun hesabını vermek zorundasınız. Başbakan'ın buna karşı refleksi son derece acemidir. Çok büyük bir panikle otoriterleşmeyi tercih ediyor."
'TALABANİ, CUMHURBAŞKANI OLARAK İMRALI'YA GİTMEK İSTİYORDU'
BDP Genel Başkanı Demirtaş, şu anda Almanya'da tedavi gören Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani ve partisi Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (IKYB) Türkiye'deki barış sürecinde de çabalarının çok büyük olduğunu söyledi. Demirtaş şöyle konuştu:
"Özellikle Mam Celal'in (Celal Talabani) bu konudaki çabaları yadsınamaz. Son başlayan süreç de, aslında Mam Celal'in katkılarının oldukça fazla olduğu bir süreçti. Alt yapısı hazırlanırken Mam Celal'in girişimleri de vardı. Maalesef sağlık durumu bu süreçte doğrudan bu çalışmaların içerisinde yer almasına fırsat vermedi. Aslında kendisi Irak Cumhurbaşkanı olarak İmralı'ya gidip sayın Öcalan'la görüşmek istiyordu. Böylesi bir talebi vardı. İnşallah en kısa zamanda iyileşir, hem Kürdistan bölgesine, hem Irak'a, hem de Türkiye Kürtlerine desteğini sürdürmeye devam eder."
FA(GG/COŞ)