CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Türkiye'de her yolsuzluğun içerisinde Başbakan Erdoğan'ın olduğunu belirterek, "Her kutunun içerisinde Erdoğan var. Erdoğan bir matruşka bebek gibi. Erdoğan'ın istifa etmesi gerekiyor" dedi.
Umut Oran, partisinin Bolu İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Basın toplantısı düzenleyen Oran, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu üzerinden hükümete yüklendi. Başbakan Erdoğan'ı herşeye müdahale etmekle suçlayan Oran, "Türkiye'de bir başbakan var, hükümetin başı var, yürütmenin başı var. Ama bu başbakan yürütmenin başı, hükümetin başı ve her şeye müdahale etmek istiyor. Türkiye Cumhuriyeti 90 yıldır laik, sosyal bir hukuk devleti. Bu ilkelere hiçbir siyasetçinin, hiçbir kimsenin bu ilkeleri değiştirmeye gücü yetmez. Bugüne kadar yetmediği gibi bundan sonra da yetmez. Bugün baktığımız zaman yürütmenin başındaki bu kişi hukukun üstünlüğü ilkesini hiçe sayıyor. Türkiye'de üstünlerin hukukunu hakim kılmaya çalışıyor. CHP olarak buna asla izin vermeyeceğiz. Bu üstünlerin hukukunu yıkacağız, hukukun üstünlüğünü tekrar bu ülkede hakim kılacağız. Anasayaya aykırı adli kolluk yönetmeliğiyle hükümet bir taraftan yargının yetkilerini yok ediyor. Sanki hukukun gücü bir kişinin iki dudağının arasında. Hukukta da bir iç savaş bir güç savaşı yaşanıyor. Erdoğan dün açık açık yargıyı tehdit etti. HSYK'yı tehdit etti ve cumhuriyetin savcısını hedef tahtasına oturttu. Buna asla müsade edemeyiz, izin veremeyiz. Üstünlerin hukuku şu an öyle bir hale geldi ki Erdoğan, yakınları, ailesi ve partisinin mensupları herhangi bir suç işleseler, bir kişinin hayatına kastetseler üstünlerin hukukunda onlara kimse dokunamıyor. Biz hukukun üstünlüğünde herkese dokunuruz. Kim suç işliyorsa, kim yetim, kul hakkı yiyorsa biz ona dokunuruz" diye konuştu.
SORUŞTURMA KOMİSYONLARI TOPLANMALI
Oran, demokrasiyle yönetilen ülkelerde yolsuzluğa, hırsızlığa, rüşvete, kara para, altın kaçakçılığı ve bankalarda hortumlama suçları işleyen hükümetlin istifa etmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Böyle durumda o hükümetin başında olanların derhal istifa etmesi lazım. Şu anda bazı milletvekilleri istifa etti, bazı bakanlar istifa etti. Bu talimatları Erdoğan'ın verdiğinin ve asıl suçlunun ve elebaşının Erdoğan olduğunu ifade ederek istifa etti. Bunlar yetmiyor, Erdoğan'ın istifa etmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye'de her yolsuzluğun içerisinde Erdoğan var. Her yolsuzluğun başında Erdoğan var. Normalde helal para evde ayakkabı kutularında saklanır mı? İktidar mensupları ve onların banka yöneticileri evlerinde ayakkabı kutularında para sakladılar. Her kutunun içerisinde Erdoğan var. Erdoğan bir matruşka bebek gibi. Yargıyı da o kontrol etmek istiyor. Yargı kilit durumda. Yürütmeyi devre dışı bırakmış durumda. CHP olarak bu durumdan son derece rahatsızız. Türkiye'de böylesine olağanüstü bir durum yaşanıyor ve Türkiye Büyük Millet Meclisi nerdeyse ayın 7'sine kadar tatilde. Genel kurul toplanmıyor. Genel kurulun toplanıp Erdoğan ile ilgili gensorunun hazırlanması lazım. Bu yolsuzluklarla ilgili soruşturma komisyonlarının toplanıp bu olaya el koyması gerekiyor."
İÇİŞLERİ BAKANI YOK HÜKMÜNDEDİR
Yürütmenin darmadağın olduğunu söyleyen Oran, "Erdoğan'ın A Takımı diye çıkardığı kadrosu şu an ortada yok, çoğu istifa etti. Erdoğan'ı terk ettiler. Bugün Erdoğan milletin idaresiyle seçilmiş milletvekillerinden kabine bile kuramıyor. Hükümetin kabinesinde İçişleri Bakanı olarak atadığı kişi milletvekili değil. Ve ne acıdır ki Ocak ayının yedisine kadar bu bakan yok hükmündedir. Çünkü milletvekili olmadığı için dokunulmazlığı yok. Milletvekili olmadığı için TBMM'de yemin etmemiştir, dolayısıyla şu an ki görevi yok hükmündedir. Türkiye gerçekten bir akıl tutulması gibi" diye konuştu.
KANUNSUZ VE YASAK MİTİNG YAPARAK SUÇ İŞLEDİ
Başbakan Erdoğan'ın, İstanbul Havalimanı'nda akşam saatlerinde yaptığı miting nedeniyle vatandaşların uçaklarını kaçırdığını ve havalimanının felç olduğuna söyleyen Oran, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Dün akşam Ankara'dan İstanbul'a gittiğim zaman havaalanında şu manzarayla karşı karşıya kaldım. Atatürk Havalimanı bir miting alanına çevrilmiş. Saat 15.30'dan itibaren bütün personel işini bırakmış, bütün havalimanı alanı bir miting alanı gibi hazırlanmış. Peki kim hazırlamış bunu. İstanbul Emniyeti ve oradaki polisler ile kamu görevlileri. Başbakan Erdoğan, Sakarya'dan Üsküdar'a gidecek ve oraya gitmek için karayolunu tercih etmiyor. Halkın ve sizlerin vergisiyle alınan özel uçağına biniyor, havalimanına iniyor ve orada onu keyfi bir miting düzenliyorlar. Dün aynı zamanda Taksim'de halk toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmak istedi. Bu onların en demokratik hakkı. Burada Erdoğan kanunsuz emir veriyor ve polis şiddeti ile halkı karşı karşıya bırakıyor. Vatandaşın açıklama yapmasına izin verilmiyor ve sabaha kadar coplanıp biber gazına maruz kalıyorlar. Peki, bu hükümetin başındaki kişi ne yapıyor. Kamu hizmet alanında yani Atatürk Havalimanı'nda yasak ve kanunsuz bir işi suç işleyerek yapıyor. Oraya bir sürü kişiyi bindirilmiş kıtalarla getiriyor ve orayı felç ediyor. Erdoğan'ın keyfi mitingi yüzünden, morali düzelsin diye yaptığı bu miting yüzünden insanlar uçaklarını kaçırdı. Böyle bir demokrasiyi biz kabul edemeyiz."
CUMHURBAŞKANI NE İŞ YAPAR
Cumhurbaşkanı Gül'ü yaşanan krize el koymamakla eleştiren Oran, "Bu ülkede hükümetin başı yok, peki devletin başı yok mu? Neden seçildi cumhurbaşkanı, ne iş yapar cumhurbaşkanı, ne yemini etti cumhurbaşkanı ? Halk, cumhurbaşkanı tribünde otursun ve olaylara seyirci kalsın diye mi saygı gösteriyor? Eğer devlette bir kriz varsa, Erdoğan'ın parti devletinde çevirmeye çalıştığı bir kriz varsa normal şartlarda cumhurbaşkanı Anayasa'nın 104'üncü maddesi gereği Bakanlar Kurulu'nu toplar, kendi etmiş olduğu laik, demokratik, sosyal ve hukuk devletine bağlı bir cumhurbaşkanı gibi davranır. Yeminine ve tarafsızlığına sadık kalarak bu hükümeti kulağından çeker. Delillerin karartılmasına ve Erdoğan'ın elini her yere sokmasına müdahale eder. Eğer bu cumhurbaşkanı tarafsızsa ve Erdoğan'la bir yol arkadaşlığı yoksa" dedi.