BURSA’da dernek açılışına katılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaşanan küfürlü kavgalarla ilgili hükümeti eleştirerek, “Eğer Meclis'te fikirler yarışmazsa, partilerde hem kendi içinde, hem de mecliste müzakere yapılmazsa, fikir hürriyetinin yarattığı zengin bir ortam olmazsa, insanlar sadece küfür etmeye, şiddet uygulamaya başlarlar” dedi.
Bursa Dersimliler Kültür ve Dayanışma Derneği’nin yeni bina açılışına CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de katıldı. Açılışın ardından dernek binasını gezen Aygün, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bursa’da, Dersim’den 1938 yılında göç eden büyük bir nüfus bulunduğunu belirten Aygün, Gezi Parkı davalarını değerlendirdi. Gezi Parkı olayların nedeniyle yargılanan 23 kişinin serbest bırakılması ile ilgili sosyal medyadan yaptığı "Herkes cemaatin savcısı, hakimi olacak değil" yorumunun sorulması üzerine Aygün, İstanbul’da 50’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı olumlu bulduğunu söyledi.
Savcılar ve hakimlerin uzun bir zamandır hükümetin baskısı altında olduğunu kaydeden Aygün, “Özgürce karar veremiyorlar. Yargının özelliği bağımsız ve tarafsız olması gerekiyor. Böyle olmalı. Gezi eylemleri başlayalı beri savcıların, polisin emrinde bir kamu görevlisine dönüştüğünü görüyoruz. Polis hangi fezlekeyi ellerine tutuşturuyorsa savcılar iddianame olarak mahkemeye gönderiyor. 23 kişinin serbest kaldığı olayda da savcı baret, motorcu kaskı gibi delillerle ağır cezalar istiyordu. Ama İstanbul’da bir tane bağımsız ve tarafsız hakim varmış meğerse. Önce iddianameyi geri çevirdi. Savcının ısrar etmesi, ‘Taksim’de havuz mu vardı? Gözlükle gitsinler. Havuz olmadığına göre eyleme gidiyorlar’ şeklindeki laubali yaklaşımını da gözeterek davayı sona erdirdi. Hiç duruşma yapmadan. Demek ki Türkiye’de baskı altında olmayan, kendini hükümete mecbur hissetmeyen bağımsız ve tarafsız hakimler de var. Onları da kutluyoruz. Saygılarımızı, sevgilerimizi sunuyoruz” dedi. 
HÜKÜMETİN POLİTİKALARI MECLİS'İ İTİBARSIZLAŞTIRDI
Meclis'te son dönemlerde yaşanan küfür tartışmalarına da değinen Aygün, bunları rastlantı olarak görmediğini söyledi. Bu konuda hükümeti suçlayan Aygün, “Eğer mecliste fikirler yarışmazsa, partiler hem kendi içinde hem de mecliste müzakere yapamazasa, fikir hürriyetinin yarattığı zengin bir ortam olmazsa insanlar sadece küfür etmeye, şiddet uygulamaya başlarlar. Küfürde şiddetin bir türüdür. Şiddet olarak kabul edebiliriz. Hükümetin izlediği politikalar ve yaptıklarıyla meclis son derece itibarsız bir yer haline geldi. Bu yüzden herkes artık küfür ediyor” diye konuştu.
ZEYİD ASLAN İSTİFA ETMELİ 
Ak Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan’ı eleştiren Aygün, Aslan’ın meclisi bırakıp istifa etmesi gerektiğini dile getirerek şöyle konuştu:
“Türk siyasi tarihinde bu kadar aşağılık sözler eden birisi o çatı altında bulunmuyor. Biraz kişisel onuru varsa istifa etmeli. Partinin de bir yaptırım uygulaması gerekiyor. Çok ağır sözler etti. Geçmişte de Tayyip Erdoğan’ın avukatıydı. Getirdiği adamın kalitesine bakın. Avukatı olarak bir de meclisteki profiline bakın. AKP’nin ne olduğunu buradan da görebilirsiniz.”
Meclis'te, cem yapıp yapmayacağının sorulması üzerine Aygün, havaların ısınması ile birlikte Cuma günleri Meclis bahçesinde Alevi çalışanlar, milletvekilleri ve Arif Sağ ile birlikte cem yapabileceklerini sözlerine ekledi.