Mustafa TURAPOĞLU-Fatih YILMAZ/ ZİLE(Tokat),() -ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi'nin İlker Başbuğ ile ilgili verdiği kararı yerinde gördüğünü söyleyerek, "Biz tutuklulukta biliyorsunuz üst sınır Terörle Mücadele Kanununda yer alan suçlar bakımından 10 yıldı, şimdi onu 5 yıla çeken adımı attık. Dün Cumhurbaşkanımız yasayı onayladı, Resmi Gazete'de de yayınlandı. Bugün belki bu kanun gereği bazı tahliyeler de yapılabilir" dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bazı incelemelerde bulunmak üzere karayolu ile Tokat'ın Zile ilçesinde geldi. İlçede ilk olarak adalet sarayını ziyaret eden Bakan Bozdağ, daha sonra kaymakamlık binasına geçti. Bozdağ'ı burada Vali Mustafa Taşkesen, AK Parti Tokat Milletvekilleri Zeyid Aslan, Dilek Yüksel, Zile Kaymakamı Nuri Özder, Belediye Başkanı Lütfi Vidinel ile protokol üyeleri karşıladı. Kaymakamlık önünde yöresel kıyafetler giyen kız çocuklar tarafından karşılanan Bozdağ, kendisine hediye edilen çiçek için çocuklara teşekkür etti, ardından kaymakamlık makamına geçti.
"ÖNEMLİ BİR KARAR"
Burada basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakan Bozdağ, Anayasa Mahkemesi'nin İlker Başbuğ ile ilgili verdiği kararı hatırlatması üzerine bunu önemli karar olarak gördüğünü belirterek şöyle dedi:
"Anayasa Mahkemesinin Sayın Başbuğ ile ilgili verdiği karar önemli bir karar olarak görüyorum ve yerinde bir karar olarak görüyorum. Önemli çünkü, insanların kişi olarak hürriyeti ve güvenliği, hukuku, onuru son derece önemli. Bunu korumak görevi de hepimize ait. Ama herkesten çok yargı görevi yapanların bu hususa riayet etmesi lazım. Kişi hürriyeti ve güvenliğini herkes koruyacak. Yargı görevi yapanlar herkesten daha fazla koruması lazım. Tutuklama kararı verirken veya başka bir koruma tedbirlerine başvururken, mutlaka hukukun öngördüğü gerekçeler sıhhatli bir şekilde olmalı ve bunlar kararlar da detaylı bir şekilde yazılmalıdır. Biz de daha önce bu konuda yasal düzenlemeler yaptık. Bunlar somut gerekçeler olsun ve bunlar yasada yazılsın, bu noktada önemli yasal düzenlemeler yaptık. Esasında hükümetlerimiz döneminde tutuklulukta süre sınırı getirerek tutuklamanın da istisnasının istisnası gerektiğine ilişkin yasalarla kararlı bir irade ortaya koyuldu. Ancak maalesef bazı davalar nedeniyle Türkiye'de tutukluluk sanki bir kural gibi, serbest yargılama istisna gibi bir algı oluşmasına yol açtı."
"150 KİŞİ YARARLANABİLİR"
Şimdi tutuklamayı gerektiren hallerde dahi adli kontrole hükmederek serbest yargılama yapılabilmesinin de önünü açtıklarını hatırlatan Bakan Bozdağ şöyle devam etti:
''Son derece önemli bir karar. Biz tutuklulukta biliyorsunuz üst sınır Terörle Mücadele Kanununda yer alan suçlar bakımından 10 yıldır, şimdi onu 5 yıla çeken adımı attık. Dün Cumhurbaşkanımız yasayı onayladı, Resmi Gazetede de yayınlandı. Dün itibari ile bu yasa da yürürlüğe girmiş durumda. Şu anda tutuklulukta azami süre 5 yılla sınırlanmış oldu. Bugün belki bu kanun gereği bazı tahliyeler de yapılabilir. Bizim elimizdeki rakamlar 150 civarındaki vatandaşımızın yararlanma ihtimali bulunduğu yöndedir. Tabi Sayın Başbuğ ile ilgili Anayasa Mahkemesi'nin kararı da, ilk derece mahkemesinin de bugüne kadar gerekçeli kararı yazmamış olması önemli bir değerlendirmeye tabi tutuluyor. Bu kararın gerekçelerinin birisi de odur. Mahkemeler karar verirken gerekçesi hazır haldeyse asıl karar vermesi ve karar verdiği anda gerekçeyi de dosyaya koyması lazım. Eğer mahkeme karar verdiği anda gerekçeyi dosyaya koyamıyorsa kanun diyor ki, 15 gün içerisinde gerekçeyi dosyaya koyması lazım. İşte Sayın Başbuğ'nun da yargılandığı davada 7 ayı aştı hala mahkeme gerekçeli kararı yazıp dosyasına koymadı, koyamadı. Bu büyük bir yanlışlıktır. Yasanın öngördüğü kuralların ihlalidir. Çünkü yasa 15 gün süre veriyor. Özel mahkemeleri kaldıran kanunda yeni bir 15 günlük süre verdi. Umarım ki bu süre içerisinde gerekçeli karar yazılır.''
'ÖNEMİ BÜYÜK'
Bu düzenlemenin öneminin büyük olduğunu vurgulayan Bozdağ şöyle dedi:
''Çünkü temyiz hakkını kullanacak mahkum olan kişiler, bu hakkı kullanamıyor. Belki Yargıtay bozacak, bazıları tahliye olacak, belki olmayacak. Ama bireysel başvuruya, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, diğer yargı yollarına müracaat etme hakkı var, imkanı var. Kararın direk yazılmamış olması, halen dosyasına konmamış olması burada hüküm giyen vatandaşlarımızın Yargıtay'da ve diğer yargı yollarında hak aramasını da geciktirmektedir. Burada lehlerine çıkacak karar belki bazıların tahliyesini gerektirecektir, o tahliye edilecek kişiler mevcut yazılan karardan karar nedeniyle belki şu anda 7 aydır içeride haksız olarak yatıyor da olabilir. O yüzden kararın dosyaya yazılması doğru olandır. Ben de Adalet Bakanı olarak bir mahkeme kararının gerekçesini 7 aydır yazılmamış olmasını anlamakta zorlanıyorum. Ben hukuksal bir gerekçe bulamıyorum."
"BAKANLIĞIN YETKİSİ YOK"
Bakan Bozdağ, Fethullah Gülen hakkında kırmızı bülten çıkarılacağı iddiasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
"Daha öncede söyledim bu kırmızı bülten konusu Türkiye'de soruşturma evresinde ancak hakim kararıyla yapılabilecek işlemlerden bir tanesidir. Türkiye'de bir soruşturma olur ve bu soruşturma çerçevesinde ortaya çıkan deliler, savcıların böyle bir talepte bulunmasını gerektirir, savcılar talepte bulunur hakim de karar verirse böyle bir uygulama yapılabilir. Adalet Bakanlığının böyle bir yetkisi yok. Bu tamamen yargısal süreç içerisinde olabilecek bir husustur. Yargı ile ilgili bir konudur, idare ile ilgili konu değildir."
YOLLAR ÇİÇEKLE KAPLANDI
Bu arada Bekir Bozdağ’ın açılışını yapacağı irtibat bürosunun bulunduğu İstasyon Caddesinin her iki tarafından yüzlerce çiçek bulunması dikkat çekti. Partililerin kendi isimlerini yazdırarak gönderdiği çiçeklerle ilgili bilgi veren Zile Belediye Başkanı AK Partili Lütfi Vidinel, yaklaşık bin 500 çiçeğin bulunduğunu ve bunun kendilerini mutlu ettiği söyledi.

MT,FY(EA/AAA) (FOTOĞRAFLI)