'AYRI COĞRAFYALARDA AYNI İMZA'

Başbakan Erdoğan, ATO Congresium'da, TİKA tarafından tamamlanan ortak projelerin açılışının yapılacağı 'Ayrı Coğrafyalarda Aynı İmza' başlıklı törene katıldı. Başbakan Erdoğan'ı salonda bulunanlar 'Dik dur eğilme, bu millet seninle' ve 'Recep Tayyip Erdoğan' tezahüratları ile karşıladı.

'SOMALİ'Yİ BIRAK, SOMA'YA BAK' ELEŞTİRİNE CEVAP

Başbakan Erdoğan, "Uluslararası yardımlarımız eleştiri konusu yapılıyor. En son, bunu üzülerek ifade ediyorum ; 'Somali'yi bırak, Soma'ya bak' tarzında insan ve vicdan dışı ifadeler dile getirildi. Acımız daha çok sıcakken, yaralarımız tazeyken, yüreğimiz hala kanarken bu eleştiriler üzerinde durmayacağım. Ama şunu ifade etmek durumundayım; Biz Allah'ın izniyle ve milletimizin desteği ile Soma'ya da ulaştık ve oradaki yaralı bir an önce sardık, sarıyoruz ve saracağız. Ama Somali'ye de ulaşacak güçte bir devletiz artık" dedi.

"AFAD SADECE BU İŞ İÇİN HESAP AÇMIŞTIR"

Başbakan Erdoğan' "Soma'da 301 kardeşimizin tüm ailelerini mağdur etmeyecek şekilde her türlü tedbirimizi aldık. Yaralı kardeşlerimizle ilgili her türlü adımı atacağız. O ocakta çalışan kardeşlerimiz ile ilgili çalışmkalarımızı yapacağız. Kendilerine istismara fırsat vermeyecek şekilde bu konuda AFAD şu anda devreye girmiştir ve AFAD'ın orayla ilgili yapacağı çalışmalar ... Orayla ilgili hesap açılmıştır. Çünkü bunun istismarını yapan olur...Şu dernek bu dernek filan. Bunların hepsi istismardır. AFAD sadece bu iş için hesap açmıştır. Kimse bu oyuna gelmesin. Herhangi bir yardım yapacak olacak varsa AFAD'taki bu özel hesaba yatırsın ve oradan gerek şehitlerimize gerek yaralılarımıza gerek ocakta çalışan kardeşlerimizi için değerlendirmesi yapılıp dağıtımı da yapılacaktır" dedi.

"BİZ VİCDAN SAHİBİ BİR MİLLETİZ"

Başbakan Erdoğan, "Biz vicdan sahibi bir milletiz. Vicdan sahibi milletin elbette vicdan sahibi devleti olacak. Fakat insanlıktan nasibini almamış, zerre kadar vicdanı olmayan, ahlak değerleri ile yakından bile alakası olmayan bazı tipler de bizim mitinglerimize geldi diye 'Onlar bunlara müstahaktır' diyecek kadar seviye kaybından mahrum olanlardır. Bir diğeri de kalkıyor, maalesef çok ahlaksızca bir ifade kullanıyor. Şimdi ben soruyorum. Bu yazıyı yazanların patronları acaba bunları kendi gazetelerinde nasıl barındırıyor. Diyorum ki sen bir patron olarak diyorum ki, 'Sende aynı zihniyetin mensubusun.' Eğer bunları hala kapıya koyamıyorsan sende aynı zihniyetin mensubusun. Çünkü benim o şehit vatandaşlarıma bu ölüme müstahaktır deme hakkına bunlar sahip değildir, bunu diyemezsin. 'Bunlar ne gazidir, ne şehitdir, ...Niyazi'dir' diyenleri yanında barındıranlar bunu söyleme hakkına sahip değildir. Bunu barındıranlar onlar da aynı şeyi düşünüyor demektir. Kardeşlerim zaman zaman bir yerlere gelip de bazı eylemlerde bulunanlar önce bu ifadeyi kullananlara karşı tavırlarını koysunlar da samimiyetlerini görelim" dedi.

"O GÜNE KADAR KENDİSİYLE GÖRÜŞMÜŞ DEĞİLİM"

Başbakan Erdoğan, "Baştan beri neler söylediler ya. Dediler ki bu patron AK Partilidir. İlk defa o gün orada gördüm. O güne kadar kendisiyle görüşmüş değilim. Tanımam bilmem. Bu müfteriler bu ülkede benim milletimden bu iftiralarla bir şey sağlayacaklar, sağlayamazsınız. Benim milletim müfterileri bu ülkede çok iyi tanıdı. Utanmadan sıkılmadan yandaşlarına orayı peşkeş çekti diyecek kadar alçaldılar. Bunlar ne derse desin biz ellerini Allah'a açıp bütün bu şehitlerimize Fatihaları gönderenlere, kuran kurslarındaki yavrularımıza onlara ben Allah razı olsun diyorum. onlar bu seviyeye düşmediler, bir şehit ne beklerse onlar onu gönderdiler" diye konuştu.

///////////////////

BAŞBAKAN ERDOĞAN GENÇLERİ KABUL ETTİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle gençleri kabul etti.

"İNSANİ BİR TRAJEDİ ÜZERİNDEN BİLE KAMPLAŞMA, KUTUPLAŞMA ÜRETEBİLİYORLAR"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle gençleri kabul etti. Seçme ve seçilme yaşına değinen Başbakan Erdoğan, "Seçme yaşı 18 olduğuna göre, seçilme yaşı neden 30 olsun. Zor olan seçmektir. İyiyi kötüden ayırt etmektir önemli olan. Bu ülkede öyle siyasiler gelmiştir ki, Taksim'e dört ayaklı koysam seçtiririm demişti. Maalesef bu ülke bunları gördü. Biz asla böyle bakmadık. Ecdadımızdan aldığımız mirasla olaya baktık. Bir devri kapatıp, bir devri açan Fatih'in yaşı neyse, olaya öyle baktık. Bunlar batılıyız derler ama batıdaki sistemi incelemezler. Şimdiki hedefimiz, seçme ve seçilme yaşının 18 olmasıdır" dedi. Gençler üzerinden Türkiye'ye ağır bedeller ödetilmek istendiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Mısır'da yaşanan acıları gördük. Ukrayna'da gördük. Gençler üzerinden kurulan tuzaklar bu ülkelere ağır bedeller ödetti, ödetiyor. Türkiye üzerinde aynı oyunu oynamak, gençler üzerinden Türkiye'ye aynı ağır bedelleri ödetmek istiyorlar. İşte şu anda ortak bir acıyı yaşıyoruz. İnsani bir trajedi üzerinden bile kamplaşma, kutuplaşma üretebiliyorlar" dedi.



"ÖNÜMÜZDEKİ YASAMA YILINDA SEÇME VE SEÇİLME YAŞINI 18 OLARAK ÇIKARMA AZMİNDEYİZ"

Yeni yasama yılında seçme ve seçilme yaşını 18 olarak çıkarmayı hedeflediklerini belirten Başbakan Erdoğan, "Bugün Almanya'da, Hollanda'da oluyor. Niye Türkiye'de olmasın. Şimdi bunun çalışmalarını yaptırıyorum. Bu yasama yılı olmazsa bile önümüzdeki yasama yılında, grubumuz olarak seçme ve seçilme yaşını 18 bu şekilde çıkarma azmindeyiz. Hani birileri Parlamento'da basın toplantısı yapıyor. Bir tarafında bir genç diğer bir tarafında yine bir genç. Yaptığı açıklama çok manidar. Parlamento'yu çoluk çocukla mı dolduracağız. Bu gençliğe hakarettir saygısızlıktır. Sevgili genler sizler asla bunu hak etmiyorsunuz" diye konuştu.



"ELLERİNDE MOLOTOF İLE DOLAŞANLARI DEĞİL BİLGİSAYARLARI, KİTABI İLE DÜŞÜNEN GENÇLERİ KAST EDİYORUM"

Türkiye'nin makamlarında yaşlanan siyasetçi profilinden kurtulması gerektiğini belirten Başbakan Erdoğan, "Gençlerin, 18 yaşında Parlamento'ya girmelerine anlayışla bakmaları gerekir. Bu büyük düşünmeyi gerektirir. Tabi bununla ellerinde Molotof ile dolaşanları kast etmiyorum. Ellerinde bilgisayarları ile kitabı ile düşünen gençleri kast ediyorum. Türkiye'nin makamlarında yaşlanan siyasetçi profilinden kurtulmalıyız. Örnek olmamız lazım. Gençliğimize güveniyoruz" dedi.



"KİTLE İLİŞİMİNİN DUYGULARI, ALGILARI, ALIŞKANLIKLARI CİDDİ ŞEKİLDE TÖRPÜLEDİĞİ BİR ÇAĞDA YAŞIYORUZ"

Başbakan Erdoğan, "Kitle ilişiminin duyguları, algıları, alışkanlıkları ciddi şekilde törpülediği bir çağda yaşıyoruz. Art niyetli ellerde, medya ya da sosyal medyada haber veren bilgilendiren araçlar olmaktan çıkıp kutuplaşmanın, çatıştırmanın vasıtası olabiliyorlar. Kendi fikir ve ideolojisini yegane doğru olarak görenler, gençlerin bu vasıtalarla kolayca istismar ediyorlar" ifadelerini kullandı.

"BİZ ACILARI PAYLAŞAN BİR MİLLETİZ"

Başbakan Erdoğan, “İnsani bir trajedi üzerinden bile kamplaşma, kutuplaşma üretebiliyorlar. Soma'da ölen vatandaşlarımıza, onların bu ölüme müstahak olduğunu, söyleyecek kadar insanlıktan nasibini almayan, vicdani duygulardan nasibini almayan köşe yazarı müsveddelerini görüyoruz. Bunu benim o madenlerde çalışan kardeşlerime söylemeye kimsenin hakkı yok. Bunlar aslında savcılıkları devreye sokması gereken bir olaydır. Savcılar da lütfen bununla ilgilensinler diyorum. Orada, emeğini, alın terini her türlü oradaki tehdide rağmen ortaya koymuş olan vatandaşlarımıza bu şekilde bir yaklaşım, insanlıktan nasibini alan kimsenin düşünce dünyasından geçmez. Daha yasımızı tutamadan acılarımızı yaşayamadan, hatta cenazelerimizi defnetmeden bu çirkin tuzakların devreye girdiğini görüyoruz. Biz acıları paylaşan ve paylaşarak bal eyleyen bir milletiz. Ama bizim bu tarihi dayanışmamızın aksine, acıları siyasete çevirmeye çalışan buradan çıkar elde etme gayretine girenler oluyor. Gençlerimizin bu tuzaklara bu istismarcılara karşı son derece dikkatli olmaları gerekiyorö diye konuştu.



İNSANİ BİR TRAJEDİ ÜZERİNDEN BİLE KAMPLAŞMA, KUTUPLAŞMA ÜRETEBİLİYORLAR

Gençler üzerinden Türkiye'ye ağır bedeller ödetilmek istendiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Mısır'da yaşanan acıları gördük. Ukrayna'da gördük. Gençler üzerinden kurulan tuzaklar bu ülkelere ağır bedeller ödetti, ödetiyor. Türkiye üzerinde aynı oyunu oynamak, gençler üzerinden Türkiye'ye aynı ağır bedelleri ödetmek istiyorlar. İşte şu anda ortak bir acıyı yaşıyoruz. İnsani bir trajedi üzerinden bile kamplaşma, kutuplaşma üretebiliyorlar" dedi.



"SİZ DEĞİL AMA BİZ,12 EYLÜL ÖNCESİNİ YAŞADIK"

İfade özgürlüğü, eleştirme ve protestonun hak olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, "İfade özgürlüğü, eleştirme, protesto gençlerimizin en tabii hakkıdır. Ancak bu hakların istismar edilmesi, başkalarının özgürlüklerini kısıtlayacak noktaya gelmesi ülkemize, gençliğimize zarar verir. Siz değil ama biz,12 Eylül öncesini yaşadık. Birbirine tahammül edemeyen maşa haline gelen gençlik silah çekme noktasına getirildi" diye konuştu.

()