BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Karşıyaka Arena Spor Salonu’nda, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın partisinin yerel seçimde İzmir Büyükşehir Belediyesi adayı olduğunu açıkladı. Erdoğan, "İnşallah 30 Mart’tan sonra İzmir'de farklı bir yönetim olacak. İzmir CHP’den çok çekti. İzmir inanıyorum ki 'CHP' demeyecektir. İzmir gerçek vizyonuna kavuşacaktır" dedi. Erdoğan, yaşam tarzına yönelik mesajlar da verdi, "Bir kentin sosyal dokusunu kültürünü özelliklerini yaşam tarzını siyaset ya da siyasetçiler değil, o kentin kendisi belirler. İzmir’in tarihini ve talihini şekillendirecek olan İzmirliler sizsiniz" diye konuştu.
Partililerin tamamen doldurduğu Karşıyaka Arena Spor Salonu’na alkışlarla gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Selamün Aleyküm Aleyküm Selam, adamın dibisin Recep Tayyip Erdoğan', 'Her yer Tayyip her yer Erdoğan' sloganlarıyla karşılandı. Erdoğan, sahnede  Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın elini kaldırdıktan sonra konuşmasına başladı. Erdoğan, konuşmasının başında İzmir’e hizmet ettiğini söylediği Çakabey, Umur Bey, Gazeteci Hasan Tahsin ve Adnan Menderes olmak üzere İzmirliler'i andı. Erdoğan, "Burada mesut bir şekilde yaşayan Gazi Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım’ı da hürmetle yadediyorum" dedi.
İzmir’le birlikte 12 ilin daha adayını bugün açıkladıktan sonra, cumartesi günü Antalya’nın belediye başkan adayını açıklayacaklarını belirten Erdoğan, böylece 81 ilin adayının açıklamış olacaklarını 30 Mart’a doğru emin adımlarla ilerleyeceklerini söyledi.
İZMİR’İN MİLADI
İzmir’de bugün 'milat' yaşadıklarını belirten Erdoğan, "İzmir’in tarihini değiştirecek bir sürecin ilk adımını atıyoruz. O şanlı günlerine yeniden kavuşturacak, İzmir’i ayağa kaldıracak, dünya markası haline getirecek süreci bugün burada başlatıyoruz. Şimdiden İzmir’e İzmirlilere tüm Türkiye’ye hayırlı olsun. İzmir tarihi boyunca Ege ve Akdeniz’in incisi bir şehir oldu. İzmir stratejik konumuyla merkezi konumuyla çalışkan, yiğit mert insanlarıyla bu coğrafyanın her zaman parlayan yıldızı oldu" dedi.
FETHİ BEY’İN KARŞILANMASINA BENZETTİ
Erdoğan, İzmir’in tarihinde zaman zaman fetret dönemleri yaşadığını, Moğol istilasına, Haçlı seferlerine maruz kaldığını, Osmanlı yönetiminde fetret dönemi yaşadığını, defalarca yangın yıkım isyanlara maruz kaldığını söyledi. İzmir 1919 da tarihinin en acı işgallerinden birini yaşadığını ve direniş sergilediğini belirten Erdoğan, "9 Eylül 1922 de şanlı bir istiklale kavuştu. Cumhuriyet ve demokrasi tarihinde İzmir her zaman müstesna bir yere sahip oldu" dedi.
İzmir’in yakın tarihte tek parti CHP yönetimine karşı en anlamlı, en dokunaklı Türkiye’ye örnek teşkil edecek itirazları dile getiren bir şehir olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"İzmir baskıya, zulme dayatmalara boyun eğmemiş, her zaman demokrasiden özgürlüklerden yana olmuş böyle önemli bir şehirdir. İzmir’le ilgili şu tarihi hatırlatmayı yapmak durumundayım. Bakınız tarih 12 Ağustos 1930. Gazi Mustafa Kemal demokrasi tarihi açısında son derece önemli bir adım atıyor. Tek partili sistemin mahsurların görüyor. İkinci parti kurulması, bu haraketin oluşması için adım atıyor. Fethi Okyar’ı çağırıyor. Bir parti kurmasını istiyor. CHP’nin karşısına çıkmasını muhalefet olarak eleştirmesini, demokrasinin gereği muhalefet yapmasını istiyor. Mustafa Kemal’in talimatı, teşvikiyle Serbest Cumhuriyet Fırkası’nı kuruyor. CHP baskı zülmunden bıkmış olan halk yeni partiye umutla sarılıyor. Yeni partini kurulmasından 22 gün sonra Fethi Bey İzmir’e geliyor. Partinin ismini bilen yok. Genel Başkan’ı kimse tanımıyor. Ama halk CHP’den o kadar bıkmış, rahatsız olmuş o kadar illallah etmiş ki 22 günlük partiyi bağrına basıyor. İzmir Fethi Bey'in ziyaretiyle tarihi bir gün yaşıyor. Tüm İzmir halkı rıhtıma akın ediyor. İzmir adeta kurtacısını bekliyor. İzmir CHP zulmüne dur diyecek, frenleyecek, CHP’den hesap soracak birilerini karşılamaya geliyor. İzmir rıhtımında izdiham yaşanıyordu. Bugün Karşıyaka Kapalı Spor Salonu’nda olduğu gibi."
Başbakan Erdoğan, Fethi Bey’in gelişini o günkü bir gazeteden 'Millet Fethi Bey’e sarılıyordu. Birçokları ağlıyordu. İzmir rıhtımında vatandaşın sevgi gösterilerinde Fethi Bey’in ceketi yırtıldı. Bu esnada denize düşenler ezilenler çiğneneler oldu. Davullar zurnalar çalıyordu. İzmir’de bayram yaşanıyordu' satırlarını okudu.
"Ancak hem İzmir’de hem Türkiye’de bu heyecandan rahatsız olanlar vardı" diyen Erdoğan, şunları söyledi:
"CHP başına gelecekleri bildiği için Gazi Mustafe Kemal’in kurdurduğu partiden rahatsızdı. Büyük zorluklar çıkarıldı. Yeni partinin milletle kucaklaşmaması için dönemin iktidarı büyük eziyetler yaptı. Gazi Mustafa Kemal’in araya girmesine rağmen, güvenliğinin sağlanmasını istemesine rağmen güvenlik sağlanmadı. Ateş açıldı bir çocuk öldürüldü. Ay yıldızlı bayrağa sarılmış 12 yaşındaki çocuğu aldılar, Fethi Bey’in önüne getirdiler “İşte ilk kurbanımız’ dediler. İzmir özgürlük istiyordu. Demokrasi istiyordu. İzmir artık tek parti hükümetinden kurtulmak istiyordu. İzmirli canın dahi vermeye hazırdı. İşte bu özgürlük taleplerini bu demokrasi taleplerin bastırdılar. Kurulduktan sadece üç ay sonra Serbest Cumhuriyet Fıkrası’nın kapatılmasına yolaçtılar. Bunların demokrasi anlayışı budur. Serbet Cumhuriyet Fırkası’nı bu şekilde kapattılar."
İZMİRLİ MENDERES
1950 yılına kadar Türkiye’den, milletten, İzmir’den demokrasiyi esirgediklerini belirten Başbakan Erdoğan, "1950’de demokrasi güneşi bir kez daha Ege’den bu bölgeden doğdu. Aydın'da doğan nüfus cüzdanında doğum yeri İzmir yazan Adnan Menderes buradan yola çıktı, yarım kalan işi tamamladı. Adnan Menderes Türkiye’yi demokrasi ile buluşturdu. 10 yıllardır hasrat çeken Türikye eserle hizmetle buluşturdu. Merhum Menderes 'Yeter söz milletindir' demişti" dedi.
İZMİR FETRET DÖNEMİNİ GERİDE BIRAKIYOR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Karşıyaka Arena’da partililere seslendiği konuşmasında CHP’ye yüklendi ve İzmir’in artık bu anlayıştan kurtulması gerektiğini öne sürdü. Erdoğan, şöyle konuştu:
"İzmir CHP’den çok çekti. Yolda gelirken CHP’nin beceriksizliğini gördüm. Bütün bunlar ortadayken hala İzmir inanıyorum ki CHP demeyecektir. Nasıl kentleri değiştiriyorsak bu kentleri değiştirirken İzmir gerçek vizyonuna kavuşacaktır. Gençler çok çalışacağız çok koşacağız. 30 Mart çok önemli. Durmak yok yola devam. Öyle koşacağız ki 30 Mart, sandıklardan Türkiye’nin yedi bölgesine müjdeler dağıtılacağı bir gün olacak. Heyecanınız heyecanımdır coşkunuz coşkumdur. 30 Mart Türkiye’de yeni dönemin ilanı olacak. Görüyorum ki İzmir yeniden 'Yeter’ diyor. Biz bu defa bir şey ilave ediyoruz. 'Yeter söz de karar da milletin' diyoruz. İnşallah İzmir fetret dönemini artık geride bırakıyor. Tarihteki o asil makamına Ege ve Akdeniz’deki o müstesna konumuna yeniden kavuşuyor."
İZMİR İÇİNE KAPANDI
Başbakan Erdoğan, İzmir’in içine kapandığını, kendisini dünyaya kapattığını savunarak, şöyle devam etti:
"İzmir her yönüyle bir dünya, sanayi, turizm ticaret şehridir. Yüzü batıya dönüktür, iddiaları hedefleri potansiyeli olan bir şehirdir Tıpkı İstanbul ve Ankara gibi. Tüm dünyada marka olmayı hak eden bir şehirdir. İzmir, Barselona, Marsilya, Atina’nın gerisinde kalmayı hak etmeyen bu şehirlerin üzerinde anılmayı hak eden bir şehirdir. Dünyada şehir etrafına surlar inşa etmiş dönemleri geride bıraktık. İçine kapanan dünyayı kendisine kapatan kendi yağıyla kavrulan şehirler dönemi geride kalmıştır. Ben İzmir’de bunu görüyorum. İçine kapanan bir yapı görüyorum. İzmir buna layık değil yapılaşmayı görüyorsunuz. İlçeleri büyükşehri ile altyapısı üst yapısıyla beklenen sıçramayı yapamamış bir şehir var. Biz şunun cevabını vermeliyiz. İnsanca yaşayabileceğimiz şehirler için AK Parti diyoruz. Hep birlikte Ege’yi inşallah kentsel dönüşümlerde olduğu gibi dönüştüreceğiz. Vizyonu planı projesi ufku olmayanlarla İzmir dünyanın önünde sönüp gidemez. Biz belediyeciliği biliyoruz. İzmir’in vizyona ihtiyacı var. İzmir’in büyük düşünmeye büyük hayaller kurmaya büyük hedefler belirleyip o hedeflere doğru atılım yapmaya ihtiyacı var."
'İZMİR’İN YAŞAM TARZINA KARIŞMADIK KARIŞMAYIZ'
Başbakan Erdoğan, konuşmasında yaşam tarzına müdahale endişelerine de değinerek, şunları söyledi:
"Bir kentin sosyal dokusunu kültürünü özelliklerini yaşam tarzını siyaset ya da siyasetçiler değil o kentin kendisi belirler. İzmir’in tarihini ve talihini şekillendirecek olan İzmirliler sizsiniz. Siyaset ve siyasetçinin görevi hizmet etmektir. Efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Siyasetçi belediye başkanı imkanlar oluşturan fırsatları değerlendiren altyapı ile yolları açık tutar. İzmir neden bir kongre kenti değil? Neden olmasın? Türkiye’nin ilk fuarı nerede kuruldu? İzmir’de. İlk fuar İzmir’de kurulduğu halde neden İzmir’de 3-5 bin kişilik kongre merkezleri yok. İşte bu bir ufuktur. Buraya AK Parti’nin eli gelmedi. Buraya bir kongre merkezi daha yapamadılar. İşte geçenlerde geldik, 'Bir iktisat kongresi yapalım' dedim. İktisat kongresini maalesef bir otelin 400- 500 kişilik salonunda yaptık. Yakışıyor mu? Gelip de kapalı spor salonunda öyle bir toplantı yapılmaz. Biz hiçbir vilayete karışmadık, İzmir’in yaşam tarzına da bugüne kadar karışmadık, karışmayız. Yaşam tarzına karışmak tek parti zihniyetinin korku ve tehdit siyaseti üretenlerin işidir. Biz özgürlüklerden yana olduk, özgürlüklerden yanayız. Başkalarının özgürlük alanına müdahale olmadıkça özgürlükleri en geniş şekilde savunuruz."
KİMLİK POLİTİKALARINI BİZ YIKTIK
Başbakan Erdoğan, kimlik politikalarını yıkıklarını belirterek, "Biz 76 milyona tek millet diyerek sarıldık. Biz Türkü de Kürdü de Arnavut’u da Romanı da sevdik. 76 milyonun tamamını yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. Onun için yüzde 50’ye ulaştık. Biz tek millet ve tek bayrak dedik. Bayrağın dışında ikinci bir bayrak kimse bu millete dayatamaz. Bu ülkede 76 milyon birinci sınıf vatandaştır. Kimlik politikalarını biz yıktık. Asimilasyonu biz yıktık. Yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. 11 yıldır Türkiye’yi kardeşlikle dayanışmayla kucaklaşmayla yönetiyoruz. Biz İzmir’in büyük Türkiye vizyonunundan uzak kalmasını daha fazla içe kapanmasını dünyanın gelişiminden geri kalmasını istemiyoruz" diye konuştu.
Hükümetleri döneminde İzmir'e yaptıkları yatırımları anlatarn Erdoğan, şunları söyledi:
"11 yıl içinde İzmir’e cari harcamalar hariç sadece yatırım ve destekle yaklaşık 21 milyar liralık yatırım ve destek sağladık. Eski rakamla 21 katrilyon liralık yatırım ve destek sağladık. Personel giderleri yok. Ulaştırma ve haberleşmede 4 milyar lira, orman ve su işleri 2 milyar lira, eğitimde 1. 6 milyar lira. TOKİ 1 milyar lira, sağlık 840 milyon lira. 2011 seçimlerinde 35 proje duyurduk. Egeray Aliağa- Cumaovası, Gebze Orhangazi İzmir Otoyol projemiz devam ediyor. Durmak yok yola devam. Bitmedi. Konak Tüneli’nin temelini attık, 2014 yılında tamamlıyoruz. Ankara İzmir yüksek hızlı tren çalışması sürüyor. Banliyo sistemini geliştiriyoruz. İZBAN’ı kuzeyden Bergama güneyde Torbalı ve Selçuk’a kadar uzatıyoruz. Türkiye’nin en büyük dünyanın 10. büyük limanı olacak Çandarlı Limanı inşaatı devam ediyor. 35 proje ile İzmir’in çehresi değişiyor. Yerel ve merkezi yönetimin dayanışması ile Binali Yıldırım dedik. İnşallah 30 Mart’tan sonra İzmir yerel anlamda da farklı bir yönetim olacak."
BİNALİ YILDIRIM MASKESİ TAKTILAR
Yaklaşık 100 partili, Başbakan Erdoğan, Binali Yıldırım’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığını açıklayınca yüzlerine kağıttan yapılmış Binali Yıldırım maskesi taktı. Başbakan Erdoğan da "Binaliler çoğaldı ne güzel" dedi.
BANGLADEŞ HALKINA MOLLA MESAJI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin kendilerini Amerika’daki kızılderililere 200 bin Dolar yardım ettikleri için, "Türkiye ne olacak?" diye eleştirdiğini hatırlarak, "Biz ABD kızılderililerine de ulaşırız evvelallah, Somali, Filistin, Mısır’daki mazlumların, Suriye’deki mazlumların da yanında oluyor. Moğolistan ve Etiyopya’daki Türkler'in yaynında da biz varız" dedi.
Bangladeş’te tüm girişimlerine karşın 65 yaşındaki Abdülkadir Molla’nın idam edilğini belirten Erdoğan, "İdam edilmemesi noktasında Bangladeş Başbakanı’nı telefonla aramama karşın idam edildi. Kendisine Türkiye’nin idamları kaldırdığını söyledim. Hükümetler’de bulunmuş, 1960’lı yıllardaki bir şeyin hesabını soruyorlar. Bugüne kadar adım atılmıyor. Ne denli hakikat olduğunu da bilemiyoruz. Molla, suçu olmadığını söylüyor. Dün akşam saatlerinde kendisin idam ediyorlar. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum. Daha idamla yargılanacak 300 siyasi tutuklu daha varmış. Maalesef Bangladeş tarihin affetmeyeceği bir yanlışı yaptı. Ama artık dünyadan bu tür yargılamaları, duygusal yargılamaları artık bitmesi gerektiğini, adaletin tecelli etmesini herkesin beklediğini hatırlatıyorum. Bengaldeş halkına sabır temenni ediyoruz. Siyasi mücadeleyi Bangladeş halkının bırakmaması gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Çünkü çekilmek meydanı mevcut güçlere bırakmak anlamına gelir" diye konuştu.
'SLOGANINI ATMAYIZ, YAŞARIZ'
Cumhuriyetçilik ve milliyetçilikle ilgili hassas olduklarını belirten Erdoğan, "Hassasız. Cumhuriyetçiliğin sloganını atmayız, yaşarız. Milliyetçiliğin sloganını atmayız biz yaşarız. Biz, güzel İzmir’imizde Türk bayrağının istismarını yapan ama Hakkari’ye gidip Türk bayrağını saklayandan değiliz" dedi.
Erdoğan, tüm AK Parti teşkilatından, milletvekilleri, belediye başkanlarından Türkiye genelinde her haneye ulaşmalarını, gerçekleri anlatmalarını istedi. Türk Lirası'na itibarını geri kazandırdıklarını belirten Erdoğan, "Eskiden tuvalete 1 TL’ye girerdik. CHP döneminde 1 milyon oldu. Biz gelince sıfırları attık. Enflasyonu yüzde 7’lere düşürdük. Enflasyon canavarından halkımızı kurtardık. Baskıya şiddete istismara geçit vermeyeceksiniz. Hiçbir AK Parti'linin başını önüne eğmesini, rehavat içinde olmasını heyecanını kaybetmesini arzulamıyor, istemiyorum" dedi.