BAŞBAKANIMIZIN 3 ÇOCUK SÖYLEMİ ÖNEMLİ
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, akşam Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) Kasım Ayı Olağan Toplantısı’na konuk olarak katıldı.
Programda konuşan Bakan Yazıcı, nüfus yapısı göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’nin önümüzdeki dönemde yaşayacağı sosyal ve ekonomik kalkınmanın en önemli dinamiğinin çalışma çağındaki kesimin sahip olacağı niteliklerin oluşturacağını kaydetti. Toplumların gelişme sürecinde fırsat penceresi olarak isimlendirilen bu durumun kalkınma için çok önemli bir dinamik oluşturduğuna dikkat çeken Bakan Yazıcı, "Çünkü bu toplumlar bu dönemi bir kez yaşarlar. Bu dönem ne kadar uzun ve verimli olursa toplumların gelişmesi ve kalkınması o kadar güçlü olur. Avrupa ülkeleri bu dönemi geçirdiler. Ülke olarak bizim önümüzde parlak bir dönem var. Başbakanımızın 3 çocuk söylemi bu bağlamda anlamlı ve önemlidir. Bu dönemi daha uzun yaşamak için genç nüfusun yoğunluğuna ve tabiki eğitimine dikkat etmeliyiz. Bu çerçevede hem sanayi, hem de tarım alanında ülkemizin lokomotif şehirlerinden biri olan Bursa’nın geleceğe dönük hedeflerinde kendi potansiyelini iyi değerlendirmek önemlidir. Bizler de sizlerin yolunuzu açmak için hep yanınızdayız" dedi.
ETİK KURALLARA AYKIRI BİR İŞLEM VARSA, KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMAM Dahilde işleme rejiminin dış ticaretin yüzde 55-60’ını oluşturduğunu söyleyen Bakan Yazıcı, kapsadığı alan bakımından sorunlu olduğuna işaret etti. Bununla ilgili çalışma yapıldığını söyleyen Bakan Yazıcı, alanın biraz daha daraltılması gerektiğine dikkat çekerek, "İşte kayıt dışılık bu. Dolayısıyla bu alanı kontrol altına alacağız, disipline edeceğiz. Bu konuda tabii hep birbirimize destek olmalıyız. Etik kurallara aykırı bir işlem varsa, bu konuda bizim toleransımız sıfır. Ben onu söyleyeyim. Hiç kimsenin gözünün yaşına bakmam. Performans konusunda tolere ederim, kabiliyeti o kadardır. Ben hiç kimsenin takatinden fazla iş istemem. Adamın gücü o, kabiliyeti o, o kadar yapabiliyor. Eyvallah. Ama etik kural ihlali kabiliyetle alakalı değil. Bu ahlakla, adamın kimyasıyla alakalı. Burada toleransımız sıfır. Bu da tek taraflı olan bir şey değil, iki taraflıdır. Ama aşağı yukarı 3-4 yıldır bu konuda bana bir şey ulaşmıyor. Var da mı ulaşmıyor, yok da mı ulaşmıyor bilmiyorum ama en azından bana kurumsal olarak bunu önledik gibi geliyor. Bunun ötesinde yine bazı şeyleri seziyorum. Onlara karşı da kulağım tilki gibi açık yani" diye konuştu.