DENİZLİ’de Mimarlar Odası’nın düzenlediği panelde konuşan yüksek mimar Cengiz Bektaş, son 10 yılda kültür varlıklarına çok zarar verildiğini, gelecek nesillere hesap verilemeyeceğini söyledi, "Taş binaların mutlaka korunması gerekiyor" dedi. Kültür ve Tabiat Koruma eski Başkanı Prof. Dr. Mete Tapan ise "Hiç olmazsa var olan değerlerimizi koruyalım" dedi.
Mimarlar Odası Denizli Şubesi, Denizli Valiliği yanında bulunan ve yıkılması gündeme gelen taş atölye binalarla ilgili panel düzenledi. Makine Mühendisleri Odası Konferans Salonu’nda düzenlenen panele konuşmacı olarak, Mimar Cengiz Bektaş, Kültür ve Tabiat Koruma eski Başkanlarından mimar Prof. Dr. Mete Tapan, Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan ve Denizli Genç İşadamları Derneği Başkanı Sadık Emre Çaputçu konuşmacı olarak katıldı.
Yüksek Mimar Cengiz Bektaş, Denizli’ye arkeoloji müzesinin yapılması gerektiğini uzun yıllar önce gündeme getirdiğini söyleyerek, taş atölye binaların mutlaka korunması gerektiğini söyledi. Bektaş, "Günümüzde taş ustası bile bulunmuyor. Denizli kimliği ile ilgili tek yapı kaldı onu da yıkacaklar. Yanlış yaparlar, yanlıştan dönmeleri gerekiyor. Sanki, kentteki tüm tarihi değerleri yok etmek için çalışıyoruz. Taş binaların mutlaka korunması gerekiyor" dedi.
'10 YILDIR İSTANBUL TALAN EDİLDİ'
Cengiz Bektaş, tüm Osmanlı tarihi boyunca İstanbul’un kültürel varlıkları ile mimarisine verilemeyen zararın son 10 yılda verildiğini söyledi. İstanbul’un adeta talan edildiğini ileri süren Bektaş, "Değerlerimizi korumamız gerekiyor. Bu toprakları sevenler kültür varlıklarına sahip çıksın. Değerlerimiz insanlık ürünü ve evrenseldir. Gelecek kuşaklara bu talanların hesabını veremeyeceğiz" dedi.
Kültür ve Tabiat Koruma eski Başkanı Prof. Dr. Mete Tapan ise kültür ve tabiat varlıklarının korunmasını halkın istemediği sürece, nasıl yasa çıkartılırsa çıkartılsın korunamayacağını dile getirdi. Prof. Dr. Tapan, "Nice değerlerimizi kaybettik, hiç olmazsa var olan değerlerimizi koruyalım. Kentsel bellek çok önemlidir. Denizli’de taş binaların mutlaka korunması gerekiyor. Mevcut taş binalar Denizli Arkeoloji Müzesi’ne dönüştürülebilir. Yerel yönetimler ya da merkezi hükümet karar alırken, karar mekanizmasının içinde halkta olmalıdır. Aksi taktirde gerçek demokrasi sağlanamaz. Gittik, gördük Denizli’deki taş binalar arkeoloji müzesi için çok uygun. Bu binaları yıkmak yerine, müzeye dönüştürebiliriz" diye konuştu.
Denizli Baro Başkanı Müjdat İlhan, Cumhuriyet dönemi yapılarının kimliğimiz adına önemli olduğunu vurguladı, ayakta kalabilen bu yapıların korunması için sivil toplumun gerekli tüm direnci göstermesi gerektiğini söyledi.
Panelin ardından çok sayıda kişi taş binaların olduğu yere giderek, dilek balonlarını yaktılar ve taş binaların yıkılmaması için dilekte bulunup, gökyüzüne gönderdi.