İZMİR Devlet Opera ve Balesi’nin 'Kerbela' adlı bale gösterisinin dünya prömiyerinin 15 Şubat’tan 12 Mart’a ertelenmesinin perde arkasında, telif sorunu olduğu ortaya çıktı. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen, "Telife dayalı teknik nedenlerden dolayı eserin prömiyerini 4 hafta ileri almak zorunda kaldık. Kerbela sahnelenecek ve ertelenmesinin altında başka bir neden aranmamalı" dedi.
50 Kişilik dansçının sahne alacağı, İzmir Devlet Opera ve Balesi’nin tüm kadrosunun katkıda bulunacağı Kerbela adlı bale gösterisinin tüm hazırlıkları yapıldı, biletleri satıldı, afişleri bastırıldı. Ancak son anda yapılan açıklamayla, 15 şubat'ta yapılacak ilk gösterimin ertelendiği duyuruldu. Hz. Ali’nin oğlu İmam Hüseyin’in katledilişi olayının anlatıldığı iki bölümlük bale gösterisinin siyasi nedenlerle ertelendiği iddiaları da sanat kulislerinde dillendirildi.
Bu değerlendirmelere kesinlikle katılmadığını belirten Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen şu açıklamayı yaptı:
"İzmir her zaman opera ve balede aktif rol üstlenen bir yer. Kerbela’nın dünya prömiyerinin ileri bir tarihe alınmasının nedeni, sadece fikri hakları ile ilgili konuların sonuçlarını beklememizden kaynaklanmasıdır. Çin turnesinden sonra 12- 13 ve 15 Mart’ta üç temsil yapılacak. İzleyicimiz de bizi anlayışla karşılayacak. Sonuçta Kerbela uzun zamandır düşündüğümüz bir eser. Prömiyer doruk noktasında güzel olacak. Ertelenme sebebinin siyasi yöne çekilmesi çok yanlış."
Kerbela’nın ilk gösteriminin ertelenmesinin hem avantajları, hem dezavantajları olduğunu belirten baş koreograf Mehmet Balkan, "Teknik olarak daha iyi bir sonuç elde edeceğimizi düşünüyoruz. Çünkü aradaki zaman dilimi bizim lehimize. Dezavantajı ise ekip olarak kendimizi o tarihe hazırlamıştık" dedi.
Eserle ilgili telif prosüdürünün uzadığı ve gösterim tarihine yetişmediği için erteleme kararı alındığı belirtilldi.


--- KUTU ---

Balede Kerbela

Kerbela Olayı ya da Kerbela katliamı, Miladi 10 Ekim 680 tarihinde bugünkü Irak sınırları içindeki Kerbela şehrinde, Hz. Muhammed'in torunu Hüseyin Bin Ali'ye bağlı küçük bir birlik ile Emevi halifesi I. Yezid'e bağlı ordu arasında cereyan etmiştir. Miladi 680 yılında Irak topraklarında yaşanmış olan İslam dünyasının bu en trajik gerçeği ilk kez bir bale eseri olarak sahnelenecek. Hz. Muhammed’in ölümünün ardından Arap yarımadasında yaşanan siyasi ve toplumsal çalkantıların bir sonucu olarak gerçekleşmiş bu olay tüm tarihsel gerçeklere dayandırılarak ilk kez neoklasik bir müzik dili ile yepyeni bir bale esei olarak sahneye taşınıyor. Eserde, döneme yön veren tüm şahsiyetler karakteristik ve orijinaline sadık kanınarak betimleniyor. 19. ve 20. Yüzyıl modern bale müziği orkestrasyon ve anlatım dilinin yanı sıra, müzik içerisinde kullanılan insan sesleri ve dönem enstrumanları ile atmosferik ortadoğu mistizmi canlandırılıyor.
Can Atilla’nın müziklerini bestelediği eserin koreografisi Mehmet Balkan’a ait. Lale Balkan da eseri sahneye koydu. Dekor Tayfun Çebi’ye, Kostüm Gülay Korkut’a, Işık ise O. Murat Yılmaz’a ait.