Bahri KARATAŞ/İZMİR, () - İZMİR'in Karabağlar İlçesi'nde parkta oynayan 6 yaşındaki Umut Ceylan'ı öldürdüğü iddiasıyla tutuksuz yargılanan, başka suçtan hükümklü Can Kayı, son duruşmada ömür boyu hapis cezasına çarptırılıp, tutuklandı.
Mahkemenin 25 sayfalık gerekçeli kararının ardından, sanığın beraat etmesi yönünde esas hakkındaki görüşünü açıklayan Savcı Fatih Genç, kararın temyizi için başvuruda bulundu.
Karabağlar İlçesi'nde, 27 Ağustos 2012 tarihinde rastgele açılan ateş sonucu beline kurşun isabet etmesiyle ağır yaralanan 6 yaşındaki Umut Ceylan, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Yapılan balistik incelemede çocuğun ölümüne neden olan kurşunun, olayın ardından başka bir suç kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan, 'Uyuşturucu kullanma, yaralama, hırsızlık' gibi çeşitli suçlardan kaydı bulunan Can Kayı'dan ele geçirilen silahtan atıldığı belirlendi. Sanık Can Kayı, yargılama sürecinde bu suçtan tahliye edildi, 'Adam öldürmüye teşebbüs ve ruhsatsız silah bulundurmak' suçlarından yargılandığı başka bir davadan 7.5 yıl hapis cezasına çarptırılması nedeniyle cezaevinden çıkamadı.
ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI ALDI
İzmir'deki 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki son duruşmaya, 'Çocuğu ya da beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi öldürmek' suçlamasıyla ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan sanık Can Kayı, avukatı Ersin Gürsoy ve Ceylan ailesinin avukatı Özge Eşsizhan Yavuz katıldı. Umut'un annesi Gülhan Ceylan ve babası Ufuk Ceylan ise, gelmedi. Son savunmasını yapan Can Kayı önceki duruşmalarda söylediklerini tekrarlayarak, olayın meydana geldiği tarihten sonra silahı başka kişilerden satın aldığını ve kargoyla kendisine gönderildiğini belirtip suçlamayı reddetti, beraatini istedi. Avukat Gülsoy da müvekkilinin suçsuz olduğunu belirtti. Duruşma savcısı Fatih Genç de daha önceki mütaalasında olduğu gibi sanğın beraatini talep etti. Daha sonra kararı açıklayan Hüseyin Yaşar Özyavuz başkanlığındaki mahkeme heyeti, sanık Can Kayı'yı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına mahkum etti. Ardından ceza, olası kasıt sebebiyle ömür boyu hapse çevrildi. Karar, mahkeme heyeti tarafından oy çokluğuyla alındı. Daha önce Umut'un ölümüyle ilgili yargılandığı davada tahliye edilen sanık Can Kayı'nın tutuklanmasına, silah bulundurması ve sabıkalı olması sebebiyle cezada indirim uygulanmamasına da karar verildi.
25 SAYFADAN OLUŞAN GEREKÇELİ KARAR
Mahkumiyetin ardından, mahkemenin 25 sayfadan oluşan gerekçeli kararını da yazıldı. Gerekçeli kararda sanığa neden ceza verildiğini şu şekilde belirtildi:
"Sanığın olay gününün gecesi maktul çocuğun oyun oynadığı parkın yakınlarında tespit edilemeyen bir nedenle silahıyla ateş ederek, farkına varmadan 'serseri kurşun' diye tabir edilen şekilde çocuğun ölümüne sebebiyet verdiği, çocuğun öldüğünü bilmeyen sanığın silahı sonraki bir tarihte başka bir olayda da kullanması üzerine yakalandığı, yapılan balistik incelemeler sonucunda, aynı silahın çocuğun ölümüne neden olan silah olduğu teknik uzmanlık raporlarından ve diğer deliller ile anlaşıldığı, böylece çocuğun ölümüne neden olan silahın, ikinci olayda bizzat sanık tarafından kullanılan bu silah olduğu kuşkusuz bir şekilde sabit olmuş, mahkememiz heyetindeki çoğunluk kanaati de bu yönde tecelli etmiştir."
Gerekçeli kararda, sanığın suç ve cazadan kurtulma panik ve telaşıyla yargılama süresince çelişkili ifadeler verdiği, tabancanın iddia ettiği gibi İzmir'de kullanıldıktan sonra Rize'ye gönderilip, sonra tekrar satılarak kargoyla sanığa gönderilmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, her gün en az 15-20 telefon görüşmesi yapan sanığın cep telefonu kayıtları incelendiğinde olayın ertesi günü hiçbir telefon görüşmesi yapmasının da kuşkulu bir durum olarak görüldüğü belirtildi.
SAVCIDAN TEMYİZ BAŞVURUSU
Gerekçeli kararın çıkmasının ardından, karar duruşmasındaki mütalaasında sanığın beraatini talep eden Cumhuriyet Savcısı Fatih Genç, kararıın temyizi için başvurdu. Savcı Genç, sanığın savunmasında, silahı Umut Ceylan'ın ölümünden sonra satın aldığını belirttiğini, satın aldığı kişilerin duruşmada verdikleri ifadede sanığa bal gönderdiklerini söylediklerini, ancak yapılan araştırmada bu kişilerin bal ticaretiyle uğraşmadığının anlaşıldığını hatırlatarak, sanığın ısrarla tabancanın kendisine olaydan sonra geldiğini iddia ettiğini, kargo kayıtları, banka kayıtları ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde bu savunmanın aksinin ispat edilemediğini vurguladı.
Sanığın cep telefonu HTS kayıtları, savunması ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, ateşli silah menzili kapsamında olacak şekilde olay yerine yakın bir yerde bulunduğuna ilişkin somut delil tespiti yapılamadığını ifade etti. Savcı Genç, sanığın suçu en fazla olası kasıtla gerçekleştirilmiş olduğu göz önüne alındığında, olaydan sonra telefonla görüşmemesinin bilinçli olduğunu söylemenin mümkün olmadığını belirtti. Savcı Genç, sonuç olarak sanığın 'Nitelikli adam öldürme' suçunu işlediğine ilişkin mahkumiyetine yeterli, kesin, somut, inandırıcı kanıt elde edilmediğinden beraati yönünde karar verilmesi gerekirken, ömür boyu hapis cezasıyla cezalandırıldığını ifade ederek, kararın temyizi istemiyle Yargıtay'a başvurdu. Sanığın avukatı Ersin Gülsoy da kararın temyizi için dilekçe verdi.
MAHKEME HEYETİ DEĞİŞMİŞTİ
Annesi Gülhan Ceylan ve kız kardeşiyle, 27 Ağustos 2012 tarihinde gittiği parkta oynarken, sırtına isabet eden mermiyle yaralanarak kaldırıldığı hastanede ölen Umut Ceylan'ın katil zanlısı Can Kayı, Karşıyaka ilçesi Girne Caddesi'nde bir silahla yaralama suçuna karışınca olay aydınlatılmıştı. Uyuşturucu kullanmak, yaralama ve hırsızlık suçlarından poliste 8 ayrı kaydı bulunan Can Kayı, 18 Ekim 2012'de bir taksi durağında, aralarında husumet bulunan Ersin Bağcıer'i tabancayla yaralamış, peşine düşen polis, zanlıyı bir gün sonra yakalamıştı. Kriminal inceleme sonucunda Can Kayı'nın üzerinden çıkan el yapımı tabancanın, Umut'un ölümüne sebep olan silah olduğu belirlenmişti. Sanık Can K., Bağcıer'i öldürmeye teşebbüs ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından yargılandığı davadan, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Umut Ceylan'ın ölümüyle ilgili de yargılanan Can K., geçen yıl 10 Temmuz'da, mahkeme başkanlığını Orhan Kızıltaş'ın yaptığı 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, ikinci duruşmada delil yetersizliğinden tahliye edilmişti. Daha sonra mahkeme heyetinde değişiklik olmuştu. Mahkeme'ye ikinci heyette başkan olarak hakim Hüseyin Yaşar Özyavuz atanmıştı.

FOTOĞRAFLI