İZMİR’in Buca İlçesi’nde, telefonla aradıkları 46 yaşındaki Nurettin Çıtak ile eşi, 42 yaşındaki Ayşe Çıtak’a kendilerini polis ve savcı olarak tanıtan kişiler, farklı hesaplara 17 bin lira para yatırmalarını sağladı. Farklı yerde olmalarına rağmen telekonferans sistemiyle sesleri birbirlerine dinletilerek söylenenlere inanmaları sağlanan, haklarında soruşturma olduğu yalanıyla kandırılan çifti, bir araya gelince dolandırıldıklarını anladı.
Ev hanımı 2 çocuk annesi Ayşe Çıtak’ı, ev telefonundan, polis ve savcı olduklarını söyleyen bazı kişiler aradı. Dinlendiğini öne sürdükleri ev telefonunun kimin üzerine kayıtlı olduğunu öğrenen dolandırıcılar, Ayşe Çıtak’tan eşi Nurettin Çıtak’ın cep telefonu numarasını da aldı. Dolandırıcılık şebekesi üyeleri bu sırada Nurettin Çıtak’ı da arayıp, "Hesabının bulunduğu bankaya yolsuzluk operasyonu düzenlenecek. Bu bir devlet meselesi oldu artık. Bu nedenle hesabında bulunan paranın tamamını çekerek, söyleyeceğimiz hesaba yatır. Şu an ben de savcı beyle beraber evinde arama yapıyoruz. 3 komşunu tutukladık, seni de tutuklamak zorunda kalırız" dedi. Dolandırıcılar, telekonferans yöntemiyle, çiftin konuşmalarını birbirine dinletip, inandırıcılıklarını arttırarak, Nurettin Çıtak’a, verdikleri hesap numarasına 7 bin lira para yatırttı. Aynı yöntemle, Ayşe Çıtak da hesabında bulunan 10 bin lirayı dolandırıcıların verdiği hesap numarasına havale etti.
Akşam saatlerinde bir araya geldiklerinde yaşadıkları durumla ilgili olarak konuşmaya başlayınca dolandırıldıklarını anlayan Çıtak çifti, polise başvurdu. Polis ekipleri, arayan numaralardan ve işlem yapılan banka hesaplarıdan yola çıkarak dolandırıcıları yakalamak için çalışma başlattı.
"EVİMDE OLDUKLARINI SÖYLEDİLER"
Nurettin Çıtak, dolandırıcıların çok inandırıcı konuştuğunu anlatırken, şöyle konuştu:
"Çalıştığım sırada arayan bir kişi kendisini polis olarak tanıttı ve yanında savcıyla birlikte evimde arama yaptığını, hesabımın bulunduğu bankaya yolsuzluk operasyonu düzenleneceğini söyleyerek bütün paramı çekmemi söyledi. 'Çekmezsem ne olur?' diye sorduğumda, bu durumun devlet meselesi haline geldiğini, aksi takdirde beni ve eşimi tutuklamak zorunda kalacaklarını söyledi. O sırada dolandırılmaya çalışıldığımı anladım. Ancak telefona eşimi istediğimde eşimin, 'Nurettin, arkadaşlara yardımcı ol' demesi üzerine bana söylenilenleri yaptım. O an hiçbir şey düşünemez oldum" dedi.
"EV TELEFONUNDAN DA ARADILAR"
Nurettin Çıtak’ın eşi Ayşe Çıtak’ı da arayan dolandırıcıların, şöyle konuştu;
"Senin ve eşinin adına sahte kimlik çıkarılmış, kimliğiniz Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfa’da yasadışı işlerde kullanılmış. Bu suçluları yakalamak için devlete yardım etmeniz gerekiyor. Bunun için de hesabınızda bulunan parayı söylenen ATM’lerden verilen numaralara yatırın."
Kendisine söylenenlere inandığını anlatan Ayşe Çıtak, şöyle devam etti:
"İlk başta telefon çaldığında inanmadım, kapattım telefonu. Ancak, telefonu kapatır- kapatmaz yine çalmaya devam etti. Bunun üzerine telefonu cevaplamak zorunda kaldım. Arayanlar her defasında aynı kişilerdi. Adımıza sahte kimlik çıkarılıp, yasa dışı işler yapıldığını, söyledikleri hesap numarasında para yatırmamız gerektiğini söylediklerinde ne yapacağımı bilemedim. Eşimle benim telefonumu bağladıklarında eşimin 'Arkadaşlara yardımcı ol' demesi üzerine söyleneni yaptım. Daha sonra öğrendim ki eşime de benim ses tonumla 'Arkadaşlara yardımcı ol' denilmiş. Sanırım bilgisayarla bir şeyler yaparak bizi dolandırdılar. Çünkü eğer ben eşimin sesini duymasaydım bu kadar parayı yatırmazdım. İlk iş olarak polisi arardım."
Nurettin ve Ayşe Çıtak çifti, kendi başlarına geleni başkalarının yaşamaması için herkesi bu konuda dukkatli olmaya çağırdı.