Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Silivri'de görülen terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ın Basın Komitesi'ne yönelik açılan 46 sanığın yargılandığı davayı izledi.
Bir saat duruşmayı izleyen Demirtaş, duruşmaya verilen öğle arsında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. KCK Davası'nı izlemek için Silivri'ye geldiğini söyleyen Selahattin Demirtaş, "44 gazeteci yargılanıyor. 20'si tutuklu. 2 yılı aşkın süredir devam eden bir duruşma. Kenan Evren darbe yaptığında toplam 32 gazeteci cezaevine girmişti. Sadece bir dosyada bir gecede 44 gazeteciyi tutuklayıp cezaevine attılar. 2 yıldır yargılamaları sürüyor" dedi.
"TÜRKİYE'DE ŞU ANDA 62 GAZETECİ TOPLAM OLARAK CEZAEVLERİNDE BULUNUYOR"
"Türkiye'de şuanda 62 gazeteci toplam olarak cezaevlerinde bulunuyor" diyen Selahattin Demirtaş, "Başbakan ve hükümet gittiği her yerde Türkiye'de gazetecinin gazetecilik yapma vesilesiyle tutuklu olmadığını, hiçbir gazetecinin gazetecilik mesleği nedeniyle tutuklu olmadığını ısrar her yerde savunuyorlar. Bizde şunu belirtiyoruz. Dünyanın hiçbir ülkesinde hukuk devleti olsun, diktatörlük olsun, krallık olsun hiçbir devletinde 'Gazetcilik yapmak suçtur' diye bir kanun olmaz zaten. Gazeteciyi tutuklamak isteyen kılıfını hazırlar. Türkiye'dede de şu anda tutuklu olan 62 gazetecinin neredeyse tamamıyla ilgili emniyette savcılıklarda kılıflar hazırlanmış ve bu vesileyle tutuklanmışlardır. Yoksa gazetecilik yaptığı için tutuklanan dünyada hiçbir gazeteci zaten yoktur. Sadece kılıf uydurma vardır" dedi.
"TÜRKİYE'DE HER GAZETECİ SANIK ADAYIDIR"
İçerdeki olaya maalesef yargılama demeye dillerinin varmadığını, verilmiş bir siyasi kararın gereğinin yapıldığını savunan Demirtaş, "Ve bunun adına bağımsız yargı deniliyor. Deliller saçma sapan. Savunma hakkı kısıtlanıyor. Benimle röportaj yapmış olmak şu anda iddianamede içerisinde suç olarak tanımlanıyor. İnanmayan bakabilir. Gazeteciye sormuşlar "Selahattin Demirtaş ile niye röportaj yaptın?" Suç delili olarak dosyaya koymuşlar. Gazeteciler bu nedenle yargılanıyor. Basın mensuplarından rica ediyorum. Bütün gazeteciler görüşü ne olursa olsun hangi medya organında çalışırsa çalışsın, dayanışma göstermeniz lazım. İlgi görmek için ünlü gazeteci olmaya gerek yok. Türkiye'de her gazeteci sanık adayıdır. Yarın bir gün sizlerin de içerde olmayacağınızın garantisi yoktur" ifadelerini kullandı.
"UMUT EDİYORUM BUGÜN DAVADA TAHLİYE KARARLARI ÇIKAR"
Demirtaş, BDP olarak düşüncesi kimliği ne olursa olsun baskı altında olan tüm basın emekçileriyle birlikte mücadele etmeyi görev olarak benimsediklerini belirterek, "Umut ediyorum bugün davada tahliye kararları çıkar. 2 yılı aşkın bir süredir haksız bir şekilde esir alınmış olan bu arkadaşlarımız serbest kalır. İşlerini yaparlar. Dışarıda hükümete muhalefet edebilen bir avuç gazeteci kaldı" dedi.
Demirtaş, yerel seçimler yaklaşırken muhalefet partileri olarak muhalif medyanın haber yayma, toplumun haber alma hakkını kullanması konusunda önemli bir işlevi olduğunu düşündüğünü belirtti.
"SAVCILAR, YARGIÇLAR KANUN KİTAPLARINDAN USUL KİTAPLARINA BAKARAK KARAR VERMİYORLAR"
Mahkemeden beklentisinin olmadığını ve kararların verildiğini söyleyen Selahattin Demirtaş, "Muhtemelen gizli kapaklı kapılar ardında bu kararlar, veriliyor. Şu günlerde dershane tartışmasıyla birlikte ortaya çıkan paralel devlet zihniyetinin mahkemelere yansıdığını biz çok iyi biliyoruz. Savcılar, yargıçlar kanun kitaplarından usul kitaplarına bakarak karar vermiyorlar. Cemaatin, hükümetin talimatlarından beslenerek kararlarını veriyorlar. Birçok mahkeme bu şekilde çalışıyor. Bütün savcıları, yargıçları zan altına bırakmak için söylemiyorum. Bizler birçok yerde bunların tanıklığını yaptık" diye konuştu. Demirtaş açıklamasının ardından aracına binerek Silivri'den ayrıldı.