MERSİN'de 9 yaşındaki Nazar Yıldız'ı işkence yaparak öldürdüğü iddiasıyla annesi 31 yaşındaki Serap Aldırmaz'ın tutuklu yargılanan sevgilisi 37 yaşındaki Ayhan Ataş suçlamayı kabul etmedi. Ataş'ın suçladığı küçük kızın annesi Aldırmaz hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
2 yıl önce boşanan Hüseyin Yıldız ile Serap Aldırmaz çiftinin tek çocuğu olan Nazar Yıldız, birlikte yaşadığı babasının rahatsızlığı nedeniyle 10 günlüğüne annesine teslim edildi. Abdullah Günaydın İlköğretim Okulu 4'üncü sınıf öğrencisi Nazar, 4 Eylül 2013'de feci şekilde dövülüp işkence edilmiş halde, önce bir sağlık ocağına daha sonrada durumu ağırlaşınca Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne kaldırıldı.
YOĞUN BAKIMDAN ÇIKAMADI
Beyin kanaması geçirdiği belirlenen ve vücudunun büyük bölümünde dayak nedeniyle, morluklar tespit edilen Nazar Yıldız, solunum cihazına bağlanarak, yoğun bakımda tedavi altına alınmasından 13 gün sonra beyin ölümü gerçekleşti. Bunun üzerine baba Hüseyin Yıldız, çocuğunun organlarını bağışlama kararı aldı. Ancak, annenin de rızası gerektiğinden, organ bağışı hukuki engel nedeniyle 1 gün gecikti. Anne Serap Aldırmaz, polis kontrolünde hastaneye getirilerek organ bağışı için imza attı.
ORGANLARIYLA HAYAT VERDİ
Gerekli işlemlerin tamamlanmasının ardından Nazar Yıldız'ın böbrekleri ve karaciğeri İstanbul'daki 2 hastaya, gözleri ise Gaziantep'teki bir hastaya nakledilmek üzere alındı. Organ bağışı işleminin gerçekleşmesinin ardından küçük kızın cenazesi toprağa verildi.
SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİ
Olayın ardından gözaltına alınan anne Serap Aldırmaz ifadesinin ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, çocuğu dövüp işkence yaparak ölümüne neden olduğunu öne sürülen sevgilisi Ayhan Ataş ise tutuklandı.
Olayla ilgili soruşturma başlatan Cumhuriyet Savcısı anne hakkında 'kasten yaralama' suçundan 5 yıla kadar, Ataş hakkında da 'kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezası istedi. Ataş, iddianameye geçen ifadesinde ise Nazar'ı defalarca dövdüğünü, saçlarını eline dolayıp kopardığını, sabaha kadar ayakta beklettiğini, falakaya yatırıp sopa ile dövüp, avuçlarının içine çakmak ateşi tuttuğunu anlattı.
ANNESİ DÖVÜYORDU İDDİASI
Mersin 5'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmada ise tutuklu sanık Ayhan Ataş, suçlamaları kabul etmedi. Nazar'ı dövmediğini öne süren Ayhan Ataş, "İddianamede anlatıldığı şekilde eylemlerde bulunmadım, maktule plastik sopa ile vurmadım, falakaya yatırmadım. Saçlarından tutup, duvara fırlatmadım. Sadece bir kaç tokat attım. Annesi kendisini sürekli dövüp işkence yapıyordu. Ben suçsuzum, tahliyemi istiyorum" dedi. Daha önce verdiği ifadelerdeki çelişkiler sorulan Ataş savunmasında şöyle dedi:
"Annesi benim bu şekilde ifade vermemem halinde çocuğu kendisinden alacaklarını söyleyerek, çocuğa yönelik eylemleri ben kendim yapmış gibi anlatmamı istedi. Kaldı ki annesi çocuğu bizim evimize getirirken de darp ettiğini biliyorum. Olay günü Nazar yere düşüp bayılınca kontrol ettim ağzından kan geliyordu. Ben sara hastası olabileceğini düşündüm, ancak annesi krem getirip vücudundaki morlukları kapatmaya çalıştı. Uzun kıyafet giydirip, kollarındaki morlukları kapatacağını düşünmüştü. Durumunun ağır olduğunu anlayınca, önce sağlık ocağına, daha sonra da üniversite hastanesine götürdük."
Küçük kızın babası Hüseyin Yıldız ise sanık Ayhan Ataş'ın yalan söylediğini ve kızını eski eşi ile birlikte işkence yaparak öldürdüğünü ileri sürerek ikisinden de şikayetçi oldu.
HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKARTILDI
Duruşmaya katılmayan anne Serap Aldırmaz hakkında yakalama emri çıkartıldı. Mahkeme heyeti, Serap Aldırmaz'ın, yakalanarak en yakın ağır ceza mahkemesinde olayla ilgili savunmasının alınmasından sonra serbest bırakılmasına ve Ayhan Ataş'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
ANNE SEVGİLİYİ SUÇLAMIŞTI
Kızı ölmeden önce gazetecilere ağlayarak açıklama yapan anne Serap Aldırmaz ise sevgilisini suçlamıştı. Ataş ile 1.5 yıldır birlikte yaşadığını anlatan Aldırmaz şöyle demişti;
"Kızımı da beni de sürekli dövüyordu. Makarna süzgeci ile defalarca vurdu. Bir de ince bir demir çubuk vardı onunla dövüyordu. Teni hassas olduğundan kızımın vücudu çabucak morarıyordu. Ayhan, bir keresinde yaptığından pişman olup ağladı ve kızımın yanına gidip özür diledi. Ama yine sonrasında dövmeye devam etti. Polisi arayacağımı söylediğimde ise çocuğumu öldürmekle tehdit etti."