Türkiye-Lüksemburg İş Forumu'nda konuşan Lüksemburg Büyük Dükü Henri, "Türkiye'ye gelen Suriyelilere karşı yaptıklarınızı görünce hayran kaldık. Çok takdir ettik, çok etkilendik. İnsanlık açısından feci bir durum karşısında, bu meseleye yaklaşımınız, Suriye'den gelen mülteciler için harika bir tutumunuz var. Halep tamamen yok olmuş durumda. Ben, aslında durumun ne kadar dramatik, Suriye sınır ötesinin bu kadar feci olduğunun farkında değildim. Türkiye halihazırda, Suriyeli göçmenlere yardım olarak 2 milyar dolar harcamış durumda. Bu da Türkiye'nin bölge, özellikle de Suriye için ne kadar endişe duyduğunun açık bir göstergesi" diye konuştu.
"LÜKSEMBURG'UN AB'YE AÇILAN BİR KAPI OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİRİZ"
Lüksemburg'un çok önemli bir finans merkezi olduğunu belirten Büyük Dükü Henri, "İstanbul da finansal merkez olmayı amaçlıyor. Bu nedenle birlikte çok şey yapabiliriz. İleriye dönük bakıyoruz, bağlarımızı güçlendirmeye çalışıyoruz. Lüksemburg finans merkezi ile İstanbul finans merkezi arasında güçlü bağlar kurmak istiyoruz" dedi. Büyük Dükü Henri, Türkiye'nin AB üyeliği konusuna da değinerek, "Biz inanıyoruz ki, Türkiye'nin AB içinde oynayacağı önemli bir rol var. Türkiye'nin yakın gelecekte AB'ye katılmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.
"LÜKSEMBURG'UN AB'YE AÇILAN BİR KAPI OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİRİZ"
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, "İlk kez Lüksemburg'tan Türkiye'ye devlet başkanlığı düzeyinde gerçekleştirilen bu ziyaretten ötürü büyük onur duyuyoruz. Bugün yapılan toplantılar ve öncesindeki görüşmeler son derece verimli oldu. Ortak bir ekonomik ve ticaret komisyonunun tesis edilmesine karar verildi, anlaşmaya imza atıldı. İş ilişkilerinin daha da ileriye taşınması, yeni yöntemlerle ilişkilerin finans alanında ilerletilmesi için çalışmalar devam ettirilecektir" dedi.
Lüksemburg'un son derece önemli finans ve lojistik merkezi olduğunu anlatan Babacan, "Lüksemburg'un AB'ye açılan bir kapı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye ve özellikle de İstanbul Orta Asya, Kafkasya, Orta Doğu'ya ve Kuzey Afrika ve ötesine açılan bir kapı olarak adledilmektedir. Türkiye olarak Lüksemburg Finans Merkezi ile iş birliği yapmaya, aynı zamanda birbirimizden bir şeyler öğrenmeye ve ortaklıklar tesis etmeye de hazırız" diye konuştu.
"TÜRKİYE'SİZ BİR AB KAYIPTADIR"
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise "Acaba Türkiye mi AB'ye ihtiyacı olan bir ülkedir, yoksa bugün 76 milyon nüfusu, dinamik bir yapıya sahip 30 yaş gibi genç bir nüfusa sahip ve adeta dünyadaki krize meydan okuyan, ekonomisi her geçen gün gelişen, Doğu ile Batı arasında önemli bir köprü, bir medeniyetler ittifakı olan Türkiye'nin AB'de olması mı AB'nin lehinedir? Aslında sorunun cevabı, sorunun kendi içinde. Bugün Türkiye'siz bir AB kayıptadır" dedi.