SAVCI 3 MİLLETVEKİLİ İÇİN BALBAY VURGUSU YAPTI
Milletvekillerinin tahliyelerine ilişkin olarak dosyayı inceleyen Cumhuriyet Savcısı, sabah saatlerinde mütalaa hazırlayarak mahkemeye sundu. Cumhuriyet Savcısı tahliyeye ilişkin görüşünde sanıklar Faysal Sarıyıldız, Kemal Aktaş ve Selma Irmak'ın durumu nedeniyle Anayasa Mahkemesi'nin Mustafa Balbay'a ilişkin kararına vurgu yaptı. Anayasa Mahkemesi'nin kararı ışığında sanıkların durumunu değerlendiren Savcı, tutuklamanın geçici bir koruma tedbiri olması nedeniyle oranılılık ilkesinin uygulanmasını zorunlu kıldığını belirtti. Anayasa Mahkemesi karararında Anayasa'nın 67'nci maddesin aykırılık tespit edildiğini ifade eden Savcı, "Anayasa Mahkemesi sanıkların milletvekili olması nedeniyle diğer temel haklara ilave olarak seçilme hakkının da ihlal edildiğini ve seçilme hakkının demokratik düzenin önemli unsurlarından olması nedeniyle ayrı bir önemi olduğunu sonucuna vararak, seçilme hakkının ihlalinin diğer hak ihlallerine kıyasla demokratik bir düzende ağır bir ihlal olduğu sonucuna vardığı değerlendirilmiştir" dedi.
SAVCI: BALBAY KARARI BENZER TÜM OLAYLARA UYGULANMALI
Anayasa Mahkemesi'nin yerel mahkemeler, Danıştay ve Yargıtay kararlarına ilişkin başvurulabilen son merci olduğunu ve bir anlamda en üst yargı kurumu haline geldiğini vurgulayan Savcı, "Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru sonucu verdiği kararlarla ortaya çıkan hükümler, tıpkı Yargıtay içtihatları gibi yerel mahkemelere yol gösterici nitelikte kararlar halini almıştır. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi kararı sonucu ortaya çıkan içtihat diğer yargı organlarına yol gösterici nitelikte kararlardır. Bu nedenle Mustafa Balbay hakkında verilen karar sonucu oluşan içtihat, artık benzer durumdaki tüm olaylara uygulanması gereken bir içtihat halini almıştır. Anayasa Mahkemesi söz konusu kararda hakkında hüküm verilmiş olmasına rağmen tutukluluğun devamının Anayasa'nın 19 ve 67'inci maddelerini ihlal ettiği sonucuna varmıştır. Anayasa Mahkemesi kararı dikkate alındığında hükümlü sanık Mustafa Balbay hakkında seçilme hakkının ihlal edildiğine karar verilmiş olması, henüz hakkında bir mahkumiyet hükmü verilmemiş tutuklular hakkında evveliyetle seçilme hakkının ihlal edildiği sonucunu ortaya çıkarmaktadır" ifadelerini kullandı.
"TAHLİYE TALEBİNİN REDDİ KAMU VİCDANINI ZEDELER"
Sanıkların Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapması ve bunun sonucunda verilecek karara göre Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı vereceğinin kuvvetle muhtemel olduğunu ifade eden Savcı, "Sanıkların tahliye talebinin reddine karar vermek mağduriyete yol açacak ve kamu vicdanını zedeler mahiyette olacaktır" dedi.
Savcı bu gerekçelerle 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararına yapılan itirazın kabulü ile sanıkların tahliyesine, ancak sanıklar hakkında adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilmesi talep etti.
MAHKEME: ANAYASA MAHKEMESİ KARARI BAŞVURAN KİŞİYİ ETKİLER
Savcının mütalaasını teslim etmesinin ardından dosyayı görüşen ve oy birliği ile tahliyeye reddeden Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, akşam saatlerinde kararını açıkladı. Mahkeme, sanıklar hakkında 'terör' suçundan, seçimden önce soruşturmaya başlandığı ve kamu davası açıldığı için eylemlerinin yasama dokunulmazlığı kapsamında kalmadığını belirtti. Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru sonucunda vermiş olduğu kararların, başvuran ve ilgili dosya hakkında sonuç doğuracağını vurgulayan mahkeme, "Bireysel başvuruya hakkı doğrudan etkilenen başvuruda bulunabileceğinden, bu başvuru ile Anayasa Mahkemesi kararı da ilgili dosya ve kişi açısından bağlayıcı olacaktır. Her dosya diğerinden farklı olduğu için bir dosya hakkında verilen karar, diğer dosyada bağlayıcı sonuç doğurmaz. Sanıklar yasama dokunulmazlığından yararlanamayacağı gibi Anayasa Mahkemesi'nin sanıklar hakkında verilmiş herhangi bir kararı da bulunmamaktadır. Sanıklar hakkında milletvekili seçilmeden önce soruşturmaya başlanıp, kamu davası açılmış olması, sanıklar hakkında Anayasa Mahkemesi'nce verilmiş bir karar olmaması, Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru sonucunda vermiş olduğu kararların o dosyanın tarafı hakkında sonuç doğuruyor olması, sanıkların 'terör örgütü üyesi olmak' ve 'terör örgütü yönetmek' suçlarından yargılanıyar olması dikkate alındığında, 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği sanığın tutukluluk halinin devamına ilişkin kararında, herhangi bir yasaya aykırılık bulunmadığından, itirazın reddine karar verilmiştir" ifadeleri kullanıldı.
2 MİLLETVEKİLİ İÇİN PAZARTESİ GÜNÜ MÜTALAA VERİLECEK
Mahkeme, sanıklar Faysal Sarıyıldız, Kemal Aktaş ve Selma Irmak'ın tutukluluk halinin devamına ilişkin Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararına yapılan itirazı reddederek, tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Kararı oybirliğiyle alan mahkeme heyeti dosyayı sanıkların yargılandığı 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'ne geri gönderdi. 
Bu arada Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin tahliye taleplerini reddettiği BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan ve BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım'ın avukatları da üst mahkeme konumundaki Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulunmuştu. Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, bugün akşam saatlerinde dosyayı görüşünü sunmak üzere Cumhuriyet Savcısı'na verdi. Dosyayı alan savcının Pazartesi günü milletvekilleri'nin tutukluluk durumu ile ilgili görüşünü mahkemeye sunması bekleniyor. FB(GG/AAA)