Serpil KIRKESER / İSTANBUL, () - BAKIRKÖY 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında, haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen sanıklardan Temur Makhauri hazır bulundu. Firari sanıklar Alexander Zharkov ve Nadim Ayupov ise duruşmaya katılmadı.

Mahkeme Başkanı İlhami Yılmaz, 18 sayfalık iddianameyi okudu, Rusça çevirmeni İlhami Habip de sanık Temur Makhauri'ye tercüme etti .

TUTUKLU SANIĞIN KİMLİK TESPİTİ YAPILDI

Duruşmada kimlik tespiti yapılan Temur Makhauri, evli ve 2 çocuğu olduğunu, mesleği bulunmadığını, Çeçen asıllı Gürcistan vatandaşı olduğunu söyledi. Ayrıca, Türkiye'de geçici ya da daimi adresi bulunmadığını söyledi.



"O TARİHTE BEN TÜRKİYE'DE DEĞİLDİM"

Tercüman aracılığıyla savunma yapan Temur Makhauri suçlamaları reddetti. 26 Şubat 2009 günü saat 22.19'da susturucu takılmış silahla Ali Osaev'in başına 3 el ateş ederek öldürdüğü iddiasını kabul etmedi. Makhauri, savunmasında özetle şunları söyledi: "O tarihte ben Türkiye'de değildim. Ali Osaev benim yakın dostum ve akrabamdı. Ali Osaev'in öldürüldüğünü duyduğumda, o gecenin ertesi sabahı Tiflis'ten Türkiye'ye geldim. Uçaktan indiğimde polisler beni hemen yakaladı. Pasaport kontrolüne bile fırsat kalmadı. Sivil polisler beni uçaktan iner inmez aldılar. Hemen bir odaya götürdüler. Bana, 'Kimsin, nereye gidiyorsun?" diye sormadılar. "Paran var mı?" diye sordular. Param yoktu. Orada akşama kadar kaldım. Akşam olunca bir polis biletle yanıma geldi. Beni uçağa bindirip geri gönderdiler. Olay bundan ibarettir. Ali Osaev'in bana vefat ettiğini söylediklerinde cenaze kalkmamıştı. Ancak cenazeye bile katılamadım. Söylenenler doğru değil."

"BEN ÖLDÜRMEDİM"

"Hayatımda hiçbir zaman Çeçenlere veya bir Müslüman'a zararım dokunmadı" diyen Temur Makhauri , "Ben Ruslara karşı savaştığım için Ruslar beni takibe aldılar. Gürcistan'a gidip Temur Makhauri adını aldım. Çeçenistan'daki adım Ali Dubaev'dir. 'Ruslar Papaskiri' de benim Rusya dışında kullandığım üçüncü adımdır. Çevremdekiler bana 'Zona' diye hitap ederler. Ben kimseyi öldürmedim" diye konuştu.

"BEN ALİ OSAEV'İN CENAZESİNE KATILMADIM"

Savcı Gökhan Sayın'ın, "Dosyada bulunan Ali Osaev'in cenazesindeki fotoğraflar için ne diyeceksin?" sorusu üzerine Temur Makhauri, tekrar "Ben Ali Osaev'in cenazesine katılmadım" yanıtını verdi. Savcı Sayın bu kez, "Ali Osaev senin dostunsa, gerçek adı nedir?" sorusunu yöneltti. Temur Makhauri, "Musa Atayev'dir" diye cevap verdi. Savcı Sayın'ın sorusu üzerine Temur Makhauri, "Çeçen mücahitlerle birlikte savaşa katıldım. Savaşta yaralandım" dedi.

"RUS İSTİHBARAT SERVİSİYLE HİÇ İŞ YAPMADIM, HAYALİMDEN BİLE GEÇMEZ"

Rus istihbatçılarıyla 3 kez görüştüğünü, her görüşmesini kayıt altına aldığını, Ebu Rebia isimli kişiyi öldürmeyi kabul etmediğini anlatan Temur Makhauri, Rus istihbaratçılarıyla görüşmesinin amacının onlardan bilgi alıp Gürcistan Devleti'ne bildirmek olduğunu söyledi. Temur Makhauri," Ruslar, acaba Gürcüler Olimpiyatlarda falan bir şey yapabilir mi? diye bilgi istiyordu. İki tarafta merak ediyordu. Ancak ben Gürcülerden yanaydım. Ruslara karşıydım. Rus istihbarat Servisi ile hiç iş yapmadım. Hayalimden bile geçmez. Türkiye dışında da Rus istihbaratı ile görüşmelerim oldu. İki kez Mısır'da görüştüm. Olimpiyatlara bir şey yapmaları konusunda tedirginlerdi. Bu yüzden bilgi almak istiyorlardı" diye konuştu.

"BENDE KİRALIK KATİL GÖRÜNTÜSÜ VAR MI?"

Müştekiler Yakha Osaev ve Zara Borchashvıli'nin avukatı Ömer Yüzgülü'nün sorusu üzerine, Temur Makhauri, "Ben Mısır'a adam öldürmek için gitmedim. Bende kiralık katil görüntüsü var mı? Ben kiralık katil miyim?" diye sordu.

"MÜVEKKİLİMİN ASIL İZLENME NEDENİ CASUSLUKLA İLGİLİ"

Sanık Temur Makhauri'nin avukatı Ufuk Kalkan ise dosyanın müvekkiliyle ilgili olan kısmının ayrılmasını istedi. Kalkan, "Çünkü müvekkilim aleyhinde sadece Ali Osaev'in öldürüldüğü iddiası vardır. Öldürülen diğer 3 Çeçen ile müvekkilimin hiçbir ilgisi yoktur. İddianamede bu konuda bir anlatım da yoktur. 3 Çeçen'in öldürülmesiyle ilgili olarak, oradaki şahıs 'Evet budur, gördüm' diyor. Ancak görülen şahıs bu dosyada tanık ya da sanık olarak görülmemektedir. Biz de olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Müvekkilimin asıl izlenme nedeni casuslukla ilgilidir. Müvekkilim Tiflis'ten gelince uçağa bindirilip geri gönderildiğini söylüyor. Hem Gürcistan'dan hem Türkiye'den bu kayıtların gönderilmesini istiyoruz. Olayın asıl failleri burada değildir" diye konuştu.

TANIKLAR DİNLENECEK

Mahkeme heyeti, Temur Makhauri açısından dosyanın ayrılması yönündeki talebi reddetti. Heyet, Makhauri'nin havalimanından geri çevrildiğine ilişkin kamera görüntüsü kayıtlarının Gürcistan Tiflis Havalimanı ve İsanbul Atatürk Havalimanı'ndan sorulmasına karar verdi. Tanıkların dinlenmesine ve Temur Makhauri'nin tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti duruşmayı 21 Nisan tarihine erteledi.

ADLİYE ÖNÜNDE PROTESTO

Duruşma öncesinde, İMKAN-DER, Müslüman Anadolu Gençliği ve Kafkas Çeçen Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği basın açıklaması yaparak Çeçenlere yönelik suikastları protesto etti. Kafkas Çeçen Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği adına basın açıklamasını okuyan Suat Kafkas, Çeçen davasının sahipsiz olmadığını göstermek için adliyeye geldiklerini belirterek, "Rus devleti dün olduğu gibi bugün de kandan beslenmekte ve gözyaşı döktürmeye devam etmektedir. Yüzyıllardır işgal altında tuttuğu Kafkasya ve Orta Asya ne yazık ki sükunete ve huzura erişmemektedir" dedi. Dernek üyeleri, açıklamanın ardından adliye önünde Rusya bayrağını yaktı.

"BİZE GÖRE RUSYA FEDERASYONU DEVLETİ YARGILANMAKTADIR"

Avukat Ömer Yüzgül de, davanın açılmasının önemli olduğunu vurgulayarak, "Sanığın kim olduğu önemli değil. Bize göre Rusya Federasyonu Devleti yargılanmaktadır, ajanları yargılanmaktadır" dedi. İMKAN-DER Başkanı Murat Özer de, cinayetlerin siyasi birer suikast olduğunu ve arkasında Rusya Federasyonu'nun bulunduğunu daha önceden söylediklerini ifade ederek, "İlk defa Türkiye yargısı cinayetlerle alakalı olarak mahkemede dava açmış bulunuyor. Burada sadece Rus ajanları, kiralık katilleri, yerel işbirlikçiler değil, Türkiye'de Rusya Federasyonu'nun terör politikaları mahkeme huzuruna çıkarılmıştır. Bizim için de önemli olan budur" dedi.

İDDİANAME

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 18 sayfalık iddianamede, Rusya'nın, kendisine bağlı Çeçenya Cumhuriyeti ile savaş nedeniyle değişik ülkelere kaçıp sığınan tüm muhalif Çeçenlerle olduğu gibi, Türkiye'de yaşayan Çeçen gruplarla da savaş halinde olduğu belirtildi. İddianamede suikastlarla ilgili iki ayrı olay yer alıyor. Birinci olay olarak, 26 Şubat 2009 tarihinde Çeçen direnişçiler tarafından kurulan Kafkas İslam Emirliği'nin İstanbul Temsilcisi olan Ali Osaev'in Zeytinburnu'nda silahla öldürülmesi olayı anlatıldı. Savcı,16 Eylül 2011'de Zeytinburnu'nda Kafkas İslam Emirliği'nin İstanbul'daki temsilcisi Berg-Khazh Musaev ile koruması ve yardımcsı Rüstem Altemirov ve Zaurbek Amriev'in öldürülmeleri olayının ise ikinci olay olduğunu ifade etti. İddianamede, Temur Makhauri'nin 26 Şubat 2009 günü saat 22.19'da susturucu takılmış silahla Ali Osaev'in başına 3 el ateş ederek öldürdüğünü anlattı. Rus uyruklu şüpheliler Nadim Ayupov ile Alexander Zharkov'un önceden İstanbul'a gelerek araç kiraladıkları, defalarca Zeytinburnu civarında dolaştıkları, muhalif Çeçenlerin yakınlarına gelen yardımları dağıtmak ve organize etmekle görevli Berg-Khazh Musaev, Rustam Altemirov ve Zaurbek Amriev'i öldürmek için plan yaptıkları, kiraladıkları araçla maktüllerin yanlarına yaklaşıp silahla ateş ederek üçünü de olay yerinde öldürdükleri ve ortadan kayboldukları kaydedildi. İddianamede, Temur Makhauri, Alexander Zharkov ve Nadim Ayupov'un "tasarlayarak adam öldürmek" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.

SK (CO)