KONYA'da oğlunun borcundan dolayı işyerine gelen haciz sırasında sözleşme yaparak borca kefil olan, ancak ödeyemeyince de 2 kamyonetine icra yoluyla el konulan İ.G., yapılan sözleşmede eşinin imzası olmayınca icradan kurtuldu. İ.G.'nin avukatı Emrah Uluca, kararın Yargıtay tarafından onandığını ve bu kararın emsal teşkil ettiğini söyledi. Avukat Uluca, "Konut kredisi, araç kredisi, icra kefilliği gibi kefalet sözleşmelerine imza atıp da eşlerinin rızasını gösrerir imzası bulunmayan vatandaşlarımız, Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesine dayanarak İcra Hukuk Mahkemesi'ne şikayet davası açarak, haklarında başlatılan icra takibini iptal ettirebilirler" dedi.
Konya'da 24 yaşındaki Ö.G. aldığı mallar karşılığı kestiği 15 bin liralık çeki ödeyemeyince icralık oldu. Mal sahipleri avukatlar aracılığıyla 25 Aralık 2012 tarihinde Ö.G.'nin birlikte çalıştığı babası İ.G.'nin sahibi olduğu etli ekmek salonuna haciz gönderdi. Salonda bulunan masa ve sandalyeler haciz edilirken araya giren İ.G., oğlunun 15 bin liralık borcunu kendisinin ödeyeceğini belirterek avukatlarla sözleşme yaptı ve icra kefili oldu. Böylece icra işlemini durdurdu. Ancak 15 bin liralık borcun günü geldiğinde ödeyemeyen baba İ.G. icralık duruma düştü. Alacaklılar avukatları aracılığıyla İ.G.'nin 2 kamyonetini haciz ederek yediemin otoparkına çektirdi.
EŞİNİN İMZASI OLMAYINCA KURTULDU
Hacizi kaldırabilmek için hukuki yollara başvuran İ.G. avukata müracaat etti. Avukat tarafından dosyada yapılan inceleme sonrası icra kefilliği için hazırlanan haciz tutanağında İ.G.'nin eşi F.G.'nin rızasını gösteren imzasının olmadığı görüldü. Bunun üzerine İ.G. avukatı aracılığıyla 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren 'Türk Borçlar Kanununun 584'üncü maddesi uyarınca eşinin kefalet sözleşmesinde rızasının bulunmadığından dolayı kefaletin geçersiz olduğu ve buna dayanarak yapılan icra takibi ve haciz işlemlerinin hukuken yok hükmünde olduğundan iptal edilmesi için Konya İcra Hukuk Mahkemesi'ne dava açtı.
Görülen duruşma sonrası mahkeme heyeti icra kefili olan İ.G.'nin evli olmasına rağmen eşinin yazılı rızası alınmadığı gerekçesiyle icra takibinin iptal edilmesine karar verdi. Alacaklılar tarafından yapılan itiraz sonrası davayı gören Yargıtay 12'nci Hukuk Dairesi de geçen eylül ayında yerel mahkemenin aldığı kararı onadı.
EMSAL KARAR
İ.G.'nin avukatı Emrah Uluca, Yargıtay tarafından da onanan kararın Türkiye'de emsal teşkil edecek bir karar olduğunu söyledi. Uluca, "Bu emsal kararla, 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren özellikle konut kredisi, araç kredisi, icra kefilliği gibi kefalet sözleşmelerine imza atıp da eşlerinin rızasını gösterir imzası bulunmayan vatandaşlarımız Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesine dayanarak İcra Hukuk Mahkemesi'ne şikayet davası açarak haklarında başlatılan icra takibini iptal ettirebilirler" dedi.