Emniyet tarafından açıklanan uyuşturucu raporu şoke etti. Rapora göre terör örgütü, güvenlik güçlerinin ekim alanlarına müdahale etmesini engellemek için tarlaların etrafına mayın yerleştirip tepe noktalara da keskin nişancılar konuşlandırmış.
 
- PKK’nın Diyarbakır ve Bingöl'de etkin ekim alanları var.
 
- Örgüt ekimler için kadastro yapılmamış alanları seçiyor.
 
- Diyarbakır ve Bingöl Emniyet Müdürlükleri, PKK'nın büyük uyuşturucu depolarını bilmelerine karşın müdahalede bulunmuyor.
 
- Güvenlik güçleri, uyuşturucu operasyonlarında çatışma çıkma riski bulunması ve çözüm sürecinin zarar göreceği endişesi ile büyük çaplı operasyonlardan kaçınıyor.
 
- Yapılan incelemelerde yakalama miktarının yüzde 1'i bile geçmediği sonucuna varılmıştır.
 
- Terör örgütü kenevir ekimi ve esrar başta olmak üzere uyuşturucu madde ticaretinden milyonlarca dolar kaynak sağlıyor.
 
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan 2014 Uyuşturucu Raporu’nda kan donduran tespitler yer aldı.
 
PKKKCK’nın Diyarbakır ve Bingöl'e bağlı Lice, Hazro, Kulp, Kocaköy, Hani, Silvan, Çermik, Eğil ve Genç ilçeleri başta olmak üzere onlarca köyde etkin ekim alanlarının olduğu kaydedildi.
 
DEPOLARA MÜDAHALE EDİLMİYOR
 
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün raporunda uyuşturucu ekiminin çözüm sürecine yansımalarına geniş yer ayrıldı. Buna göre güvenlik güçleri, uyuşturucu operasyonlarında çatışma çıkma riski bulunması ve çözüm sürecinin zarar göreceği endişesi ile büyük çaplı operasyonlardan kaçınıyor. Küçük çaplı bazı noktalara müdahalelerde bulunuluyor.
 
Raporda özellikle Diyarbakır ve Bingöl Emniyet müdürlükleri, PKK'nın büyük uyuşturucu depolarını bilmelerine karşın herhangi bir müdahalede bulunmamakla eleştiriliyor. Bu nedenle de örgütün milyonlarca dolar kazandığı ve binlerce gencin zehirlendiği belirtiliyor.
 
TAMAMI İÇ PİYASAYA VERİLİYOR
 
Müfettişler yaptıkları çalışmada önemli bir gerçeği daha ortaya koyuyor ve şu değerlen-dirmede bulunuyor: “Çalışma yaptığımız süre zarfında bir emniyet amiri ülkemizde üretilen esrarın sadece yüzde 20'sinin yakalandığını belirtmiştir. Ancak bu görevlinin haricinde görüşülen kamu görevlileri miktarın yüzde 10'u geçmediğine dikkat çekiyor.
 
Yapılan derinlemesine incelemelerde ise yakalama miktarının yüzde 1'i bile geçmediği sonucuna varılmıştır. İnceleme yapılan tarihler arasında Türkiye'de 10 ile 12 bin ton civarında esrar maddesi üretildiği bilgisine ulaşılmıştır. Ayrıca üretilen bu miktarın tamamı da iç piyasada tüketilmektedir.”
 
KADASTROSUZ ARAZİLERDE EKİM YAPILIYOR
 
Raporda uyuşturucu ekiminin yapılığı arazilerin devlet tarafından kadastrosunun yapılmadığına vurgu yapıldı. Örgütün kadastro yapılmamış arazileri tercih ettiği belirtildi. Kadastro olmadığında dolayı da ekim yapan şahısların hiçbir zaman belirlenemediği ifade edildi.
Uyuşturucu ekiminin yoğun yaşandığı bölgelerin üç defa kadastro programına alındığı ancak ihaleye çıkılmasına karşın her seferinde iptal edildiğine vurgu yapıldı.
 
“PKK’YA KATILIRIZ”
 
Bir köy muhtarının kadastro yöneticilerine, “Devletten hiçbir destek ve teşvik istemiyoruz. Eğer devlet kadastro geçirirse bütün köy olarak dağa çıkar, PKK'ya katılırız” şeklinde demeçleri de raporda dikkat çekti. Bunun ardından da konunun Ankara'ya aktarıldığı, merkezden  de ‘beklemede kalmaları' yönünde bildirimde bulunduğu ifade edildi. Uzmanlar ise kadastronun geçmesi halinde esrar ekiminin kimler tarafından yapıldığının ortaya çıkarılacağını belirtti.