İZMİR’de geçen yıl polisin düzenlediği operasyonun ardından uyuşturucu madde ticareti yaptığı iddiasıyla tutuklanıp, 15 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan TIR şoförü Abdülaziz Çoban beraat etti. Bir yıl tutuklu kalan Çoban, avukatı Tolga Turgut aracılığıyla, Maliye Hazinesi’ne toplam 140 bin liralık maddi ve manevi tazminat davası açtı.
İzmir Emniyeti Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri, geçen yıl temmuz ayında, Abdülaziz Çoban yönetimindeki, ev eşyası yüklü TIR ile Doğu illerinden esrar getirileceği ihbarını alınca harekete geçti. Bornova ilçesindeki, Işıkkent Kamyoncular Garajı’nda önlem alan ekipler Edip D., Hüseyin K. ve yaşı 18’den küçük olan M.Ç.’yi TIR’daki battaniye ve karton kolileri bir kamyonete yüklerken, Kerem G.’yi ise gözcülük yaparken yakaladı. 64 kilogram esrar ele geçirildiği operasyonda TIR şoförü Abdulaziz Çoban da gözaltına alındı. Zanlılardan M.Ç. dışındakiler tutuklandı.
Şoför Çoban'ın avukatı Tolga Turgut, yargılama sırasında dedektif gibi çalışıp, muhbirleri buldu. Duruşmada muhbirlerin tanık olarak dinlenmesini sağlayan Turgut, suçla ilgisinin bulunmadığını iddia ettiği, bir yıl tutuklu kalan müvekkili TIR şoförü Abdulaziz Çoban'ı tahliye ettirdi. Dava aşamasında Edip D. de tahliye edildi.
İzmir 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen ay yapılan son duruşmaya, 'uyuşturucu madde ticareti yapma' suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu sanıklar Hüseyin K., Kerem G., tutuksuz sanık Abdülaziz Çoban ve avukatı Tolga Turgut katıldı. Cumhuriyet Savcısı Zeynel Çiçek, mütalaasında, yargılama sürecinde dinlenen tanık beyanları ve sanıklar Kerem G. ile Hüseyin K.'nin ifadeleri dikkate alındığında, sanıklar Abdülaziz Çoban ve zihinsel engelli oğlu M.Ç.'nin taşınan eşyalar arasında esrar maddesi olduğunu bilmeden taşıma işini yaptıklarını; suçun sabit olmaması nedeniyle ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini, daha önceki celselerde tanık sıfatıyla dinlenen Mehmet İhsan D. ve Bilgin A. hakkında ise uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Tutuksuz sanıklar Abdülaziz Çoban ve oğlu M.Ç'nin avukatı Tolga Turgut da iki müvekkilinin de beraatine karar verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, sanıklar Abdülaziz Çoban ve oğlu M.Ç.'nin üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından ayrı ayrı beraatlerine karar verdi. Sanık Hüseyin K. ve Kerem G.'ye 5 yıl 10'ar ay hapis ve 20 bin lira adli para cezası, sanık Edip D'ye 2 yıl 11 ay hapis ve 10 bin lira para cezası veren mahkeme heyeti, tanıklar Mehmet İhsan D. ve Bilgin A. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan başsavcılığa suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
TAZMİNAT DAVASI AÇTI
Abdülaziz Çoban'ın avukatı Tolga Turgut, beraat kararının kesinleşmesinin ardından, müvekkilinin haksız yere bir yıl cezaevinde tutuklu kaldığını belirterek 80 bin lirası maddi, 60 bin lirası manevi, toplam 140 bin lira tazimnat istemiyle dava açtı. Avukat Tolga Turgut, dava dilekçesinde, müvekkilinin cezaevinde kaldığı süre içerisinde, maddi ve manevi zarara uğradığını, ailesinin de zor günler yaşadığını belirtti. Turgut, “Müvekkilim kamyon şoförlüğü, ve oğluyla birlikte taşıma işi yapmaktadır. Haksız tutuklama nedeni ile bir yıl boyunca çalışamadı. Cezaevinde aylık 500 lira harcama yaptı. Ailesi de Diyarbakır'dan iki ayda bir uçakla cezaevinde ziyaretine geldi. Müvekkilimin bugüne kadar bir sabıkası dahi yoktur. Mesleği gereği taşımak için aldığı ev eşyası içerisinde kendi bilgisi dışında gizlenmiş uyuşturucu madde nedeni ile tutuklandı. Tutuklanması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradı. İş yaptığı çevreler, bir yıl tutuklu kalmasından dolayı kendisine uyuşturucu taciri gözüyle bakmaktadır. Otuz yıldır iş yaptığı müşterilerini kaybetmiştir. Müvekkilim, cezaevinde kaldığı haksız bir yıl süresince manevi yönden çok acı çekti. Zeka geriliği olan oğlu kayboldu, diğer oğulları babalarının cezaevinde uyuşturucu suçundan yatması nedeni ile işlerinden oldu. Gerek müvekkil, gerek ailesi, telafisi mümkün olmayan acılar yaşadı. En doğal hakkı olan özgürlüğü bir yıl boyunca elinden alındı. Bunun bedeli de hiçbir maddi bedel ile ödenemez. Müvekkilimin bu bir yılını kim geri verecek? Bu nedenlerle müvekkilimin ve ailesinin çekmiş olduğu, telafisi imkansız acı ve ıstırapların bir nebze de olsa dindirilmesi için bu davayı açmak zorunda kalındı” dedi.
Açılan tazminat davası, önümüzdeki günlerde ağır ceza mahkemesinde görülmeye başlanacak. BK(İÖ/AAA)(FOTOĞRAFLI)