DİYARBAKIR 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi, 2010 yılında 15 yaşındaki M.G., adlı kıza tecavüz ederek bunu cep telefonuyla kaydeden 4 sanık hakkında verdiği 16 ile 25 yıl arasında değişen hapis cezalarının gerekçeli kararını açıkladı. Mahkeme, elde edilen deliller ışığında oluşan vicdani kanaatle, sanıkların cezalandırıldığını belirtti.
Diyarbakır'da 2010 yılında meydana gelen olayda, yaz tatilini geçirmek üzere Kulp İlçesi'ndeki dedesinin evine giden M.G., adlı kız 4 kişinin tecavüzüne uğradı. Tecavüzün ardından mağdurenin ailesinin şikayeti üzerine, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında R.G., Y.B, S.D. ve M.Ç. tutuklanarak cezaevine gönderilirken; hazırlanan iddianamede, şüpheliler hakkında 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı' ve 'Cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 44'er yıla kadar ağır hapis cezası istendi.
MAHKEME, CEZA YAĞDIRMIŞTI
İddianamenin kabul edilmesinin ardından 4 sanık Diyarbakır 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Yargılama sürecinde 3 sanık tahliye edilirken, S.D.'nin tutukluluk halinin devamına karar verildi. Yaklaşık 2 yıl süren yargılamanın sonunda 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar R.G. ve M.Ç.'nin 25'er yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Mahkeme olay tarihinde yaşı 18'den küçük olan sanıklar S.D.'nin 18 yıl 10 ay, Y.B.'nin ise 16 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Mahkeme, daha önce tahliye edilen sanıklar Y.B., R.G., M.Ç., hakkında da yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.
NİTELİKLİ CİNSEL SALDIRI
Diyarbakır 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi, tecavüz olayı ile ilgili verilen cezanın gerekçeli kararını açıkladı. 18 sayfalık gerekçeli kararda, Türk Ceza Kanunu'nun 103'ncü maddesinde, 15 yaşını tamamlamamış veya fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranışın, cinsel istismar olarak tanımlandığını belirten mahkeme, aynı maddenin 3'ncü bendinde, cinsel istismar suçunun, birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi halinin suçun nitelikli hali olarak kabul edildiğini vurguladı.
MAĞDURUN İFADESİ İSTİKRARLI, SANIK İFADELERİ ÇELİŞKİLİ
Gerekçeli kararda sanıkların birbiriyle çelişen ifadelerine de yer veren mahkeme, dosyada hukuka aykırı yöntemle elde edilmiş bir delil bulunmadığını belirtti. Mağdurenin ifadelerinin istikrarlı ve samimi olduğunu belirten mahkeme, sanıkların ifadelerinin ise gerek kendi içinde, gerekse birbirleriyle çelişkili olduğunu ifade etti. Sanıklardan S.D.'nin soruşturma aşamasında sıcağı sıcağına alınan savunmasında olayı itiraf ettiğini vurgulayan mahkeme, sanıkların olaydan sonra alınan Adli Tıp Raporları'nda vücutlarının çeşitli yerlerinde sıyrıklar olduğunu da belirtti.
MAĞDURENİN RUH SAĞLIĞI BOZULDU
Gerekçeli kararda tüm beyan ve raporların değerlendirilmesi sonucunda sanıkların olaya doğrudan fail olarak katıldıklarına kanaat getirildiği belirtildi. Adli Tıp Kurumu 6'ncı İhtisas Kurulu'ndan alınan rapora göre tecavüz olayından dolayı mağdurenin ruh sağlığının bozulduğunu belirten mahkeme, olayın yaklaşık 1 saat sürdüğünü ve tüm sanıkların eyleme iştirak ettiğini ifade etti. Tüm sanıklar tecavüz olayına katıldığından, hangi sanığın eylemi sonucu mağdurenin ruh sağlığının bozulduğu yönünde bir araştırmaya gidilemediğini belirten Diyarbakır 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, "Zira tüm sanıklar eyleme neredeyse aynı anda katılmış olup bu sonuçtan tüm sanıkların sorumlu olması gerektiği değerlendirilmiştir" ifadeleri kullanıldı.
ALT SINIRDAN UZAKLAŞILARAK CEZALANDIRILDILAR
Gerekçeli kararda sanıkların fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek mağdureye karşı nitelikli cinsel istismar suçunu işledikleri, eylemleri sonucu mağdurenin ruh sağlığının bozulduğu, sanıkların eylemlerinin cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunu birlikte kapsadığı belirtildi. Mahkeme, sanıklara ceza tayin edilirken meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanıkların suç kastının yoğunluğu dikkate alınarak, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunundan alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edildiğini belirtti.
MAHKEME İNDİRİM HÜKÜMLERİNİ UYGULAMADI
Gerekçeli kararda, sanıkların suç işleme hususundaki eylemleri, suçtan pişmanlık duydukları halinin gözlemlenmemesi ve cezanın gelecekleri üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak haklarında indirim uygulanmadığı açıklandı. Mahkeme, yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların üzerine atılı suçları işlediklerine vicdani kanaat getirildiğini de vurguladı. FB(GG/AAA)