Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Koza İpek Holding bünyesindeki 22 şirkete kayyum atanmasının gerekçelerini açıkladı.


Koza Holding ile bağlı şirketlerin sahipleri ve yöneticileri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında el konulan bilgi ve belgelerin konusunda uzman bilirkişilerin inceleme yaptığı belirtilen Başsavcılık açıklamasında, “İlk tespitlerde holding ve bağlı şirketlerin sayfalarında yüzlerce sayfa himmet tablolarının yer aldığı, şirket binalarında himmet adı altında toplanan altınların bulunduğu saptandı” denildi. 

EKONOMİK GERÇEK İLE UYUŞMUYOR

Koza-İpek Grubu şirketleri ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında şirketlerde yapılan aramalarda el konulan belgeler üzerinde yapılan incelemelerde bulunan bilirkişi heyeti ve MASAK’ın raporlarında şirketlerde yapılan usulsüzlükler bir kez daha gözler önüne serildi. Raporda, Koza Altın İşletmeleri’nin maliyetlerinin gerçekleri yansıtmadığının tespit edildiği de yer aldı. Sektörün dünya uygulamasındaki teknik kriterlere göre maliyetin 3’te 1 düzeyinde gerçekleşmesinin ekonomik gerçeklikle örtüşmediğine dikkat çekilen raporda; “Ons başına maliyet 3 bin 526 TL olmasına karşılık yıllık bazda fiili gerçekleşen üretim maliyetinin 796,5 TL olarak gösterildiği kaydedildi. Edinilen bilgilere göre Akın İpek’in altının üretim maliyetini düşük göstererek himmetten gelen paraları bu şekilde gizledi.

ÜÇ KAT FAZLA ÜRETİM

Dünya altın üretiminde ilk 10 sırada yer alan şirketlerin 2013 yılı ortalama nakit üretim maliyetleri ons başına 672 dolar düzeyinde gerçekleştiğinin bildirildiği raporda, 2013 yılı Koza altın Gümüşhane Mastra açık ocak gider bütçesi verilerine göre şirketin bütçelenen yani, tahmini üretim miktarı yıllık bazda 28.263 ton ve 4.383 ons olmasına karşılık, yıllık bazda fiili gerçekleşen reel üretim miktarı 61.165 ton ve 11.319 ons olduğu kaydedildi. “Bu şekilde bütçelenen tahmini rakamların aksine fiili olarak yaklaşık üç kat fazla miktarda üretim yaptığını ve altın çıkardığını raporlaması, şirketin gerçekte daha az miktarda altın çıkardığı ancak altın üretimini hayali olarak artırdığı ve bunun sonucunda açıklanan altın üretim maliyetlerinin dünya ortalamasının çok altında kalmasına yol açtığı anlaşılmaktadır” denilen raporda, olay şu şekilde anlatıldı: “100 birim altın çıkacağına dair tahminlere ilişkin açıklama yapan şirket nasıl oluyorsa üst düzeyde yaptığı fizilibite raporların aksine 300 birim altın gerçekleştiriyor. Bu durum toplana yasa dışı altının nasıl sisteme aktarıldığı hususunda kuvvetli suç şüphesi uyandırıyor.”

Maliyetin saklandığının belirtildiği raporda, ayrıca, “Koza Altın A.Ş’nin altın üretim faaliyetlerinde ortaya çıkan diğer şüpheli bir durum da Söğüt cevherinin verimliliğinin diğer sahalardan getirilen cevher ile karıştırılarak zenginleştirildiği ancak Söğüt cevheri için numune alma düzeneğinin kurulmadığı için cevher verimliliğinin gizlendiği anlaşıldı” denildi.

USULSÜZ BAĞIŞ AKTARIMI

Kâr amacı güden tüm kurumlar yapmış oldukları faaliyetler neticesinde elde ettiği kazançtan fazlasını bağış ve yardım yapacak şekilde aktaramaz. Aksi halde bu durum ekonomik geçeklikle bağdaşamaz” denen bilirkişi raporunda Koza İpek Holding’in elde ettiği kârdan ve ilave gelirlerden fazla bağı ve yardım yapıldığı kaydedildi. Kuruluş amacı kâr gayesi olan holdingin, elde ettiği kârlar ve gelirlerini gıda bankacılığı yapan Koza İpek Holding’in iştiraklerinden olan Koza İpek Eğitim Sağlık Hizmet ve Yardım Vakfı ile İpek Üniversitesi’ne topluca bıraktığının belirtildiği raporda, “Rakamlar incelendiğinde Koza İpek Holding 20.706.100 TL kâr elde etmiş ancak 32.359.267 TL bağış ve yardımda bulunmuştur. Yani elde ettiği kârdan fazlasını holding hesabından çıkararak kârdan ayrı şekilde elde edilen ilaveler toplamı ile bağışta bulunulmuş, bu durum da bile yani kâr ve ilaveler toplamı bile yapılan bağış ve yardım rakamına ulaşamamıştır. Bağış ve yardımlar toplumsal ve ticari hayatın olağan akışına, ticari teknik ve icaplara uygun değil” ifadelerine yer verildi. Koza İpek Holding’in kaynağı belli olmayan parasal değerleri sisteme hukuka aykırı biçimde gizleyerek sokmaya çalıştığının kaydedildiği raporda, şirket için yapılan yazışmalarda üretim yapılmadan birçok değerin sisteme aktarıldığı, bağışların fatura düzeneğinde farklı şekillerde yansıtıldığı bildirildi.

GÖZLE GÖRÜLÜR USULSÜZLÜK

Hazinenin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde yapılacak madencilik faaliyetlerinden devlet hakkının yüzde 30 fazlasıyla alındığının hatırlatıldığı raporda Sayıştay denetçileri tarafından Gümüşhane Özel İdare hesaplarının incelenmesi sırasında ortaya çıktığı iddia edilen zararın, sadece Gümüşhane’deki Mastra maden işletmesindeki miktarının üç yıl (2011-2012-2013) toplamında da 9.6 milyon lira olduğu belirtildi. Raporda ödenmeyen devlet payının, sektör için astronomik bir rakam olduğu aktardı.

KARA PARA AKLAMA

Raporda şirket üzerinde Şirinler (Smurfs) yöntemini kullanarak kara para aklama gerçekleştirildiği de kaydedildi. Buna göre bu yöntemle para aklamak isteyen kişi veya kişiler, kurumlar aracılığıyla eğer zorundaysa nakit işlem bildiriminden, değilse şüphe çekmeyecek şekilde parayı yasal bir şekilde sisteme aktarır. Böyle bir şekilde sisteme aktarılan para muhasebe sistemi aracılığıyla isterse yurt içinde isterse yurt dışında istediği gibi kullanıma sunulabilir. Bilirkişi raporunda, hukuka aykırı eylemlerin, sorumlu yönetim kademesinin haberi dahilinde yapıldığı kaydedildi.

KAYYUMLAR GÖREVE BAŞLADI

Koza İpek Holding’e yönetim yetkilerini devralmak üzere mahkeme tarafından atanan kayyumlar dün itibariyle göreve başladı.

BORSADA MANİPÜLASYON VE İNSİDER SUÇU

Raporda, iç yazışmalarından ortaya çıkan dijital veriler Koza Altın AŞ’nin borsayı manipüle ettiğini ve birbirlerini uyardıklarını ortaya koyularken, Sermaye Piyasası Kanunu’na göre suç sayılan insider trading yani içeriden bilginin kullanımı yapılarak haksız kazanç yapıldığı ortaya çıktı. Koza Altın A.Ş hisse senetlerinin, Genel Müdür yardımcısı Cemalettin Çetin tarafından rekabet düzenini, yapısını ve eşitlik ilkesini bozarak hisse senetlerinin gerçek değerlerinin sütrelendiği  ve belirli bir kitleye yüksek kazanç sağladığı belirlendi. SPK mevzuatına göre KAP’tan önce şirket bilanço kalemlerini etkileyen hususların açıklanmasının suç olduğunun belirtildiği bilirkişi raporunda, bazı e-maillerde, ‘üretim yerine kapasite arttırma ve 80 milyon üzerinde vergi sözü verildiği’nin ortaya çıktığı belirtildi. Bu manipülasyonun dışarıdan talimatla yapıldığının tespit edildiği belirtilen raporda, yönlendirilen kitlenin organize ve örgütsel davrandığı, kaynağı belli olmayan paraların sisteme entegre edilmiş olabileceği vurgulandı.

ÖZEL HAYAT BİLGİLERİ TOPLANDI

Şirinler Köyü yöntemiyle para aklama faaliyetleri sırasında örgütün kurduğu yasal şirketlerin arka planının olduğunu düşünen kişilerin varlığı halinde, söz konusu kişilere ilişkin notlar tutulduğunun anlaşıldığının bildirildiği raporda, “Kişilerle birebir irtibata geçilerek, sorunlu mu değil mi, sağcı mı solcu mu olup olmadıkları hususunda özel notlar tutulduğu, hem somut belgelerde hem de dijital kayıtlarda tespit edilmiştir.  Amaç doğrultusunda kişileri fişleyerek parasal aklama faaliyetinde olumlu veya olumsuz olabilecek ayrıma tabi tutulmuş ve üst yönetimle paylaşım yapılmıştır. Özellikle yatırımları engelleyebilecek yerel mahaldeki yöneticilere ilişkin görüşmeler yapılmış, kayda alınmış ve bunlar fişleme suretiyle ayrıştırılmıştır” denildi.