Çarşı üyeleri hakkında darbe suçlamasıyla iddianame hazırlayan savcının yürüttüğü Gezi soruşturmasında Kılıçdaroğlu, Adnan Keskin ve Memet Ali Alabora ’örgüt kurmakla’ suçlanıyor. 
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İşçi Partisi yöneticileri Hasan Basri Özbey ve Tugay Şen, Gezi eylemleriyle ilgili soruşturmada ‘çıkar amaçlı suç örgütü’ kurmakla suçlanıyor. Diğer şüpheliler Aydınlık yöneticileri, Adnan Keskinve Memet Ali Alabora.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile dönemin İşçi Partisi Genel Başkanvekili Hasan Basri Özbey ve İP yöneticilerinden Tugay Şen’in Gezi Parkı eylemleri ile ilgili açılan soruşturmada “şüpheli” olduğu ortaya çıktı. Aydınlık’tan Can Özçelik’in ulaştığı soruşturma dosyasında Kemal Kılıçdaroğlu ve İP yöneticilerine, “çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs ve bu suça yardım etmek, terör örgütü kurmak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek, suç işlemeye teşvik etmek, kamu malına zarar verenlere yardım etmek ve yaralama” suçlamaları yapılıyor.

AYDINLIK’A DA SORUŞTURMA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Cumhuriyet Savcısı Adem Meral tarafından yürütülen soruşturmada ayrıca Aydınlık gazetesi yöneticileri ile CHP Milletvekili Adnan Keskin, tiyatrocu Memet Ali Alabora da “şüpheli” olarak yer alıyor.

Adem Çevik isimli kişinin 4 Haziran 2013 yılında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı başvuruyla başlatılan soruşturmada Gezi eylemleriyle “adam öldürmek, yaralamak, darbe, korku, kaos yaratılmak” istendiği öne sürülüyor.

SORUŞTURMAYI YÜRÜTEN SAVCI TANIDIK!

Kılıçdaroğlu ve İP yöneticilerini “terör örgütü kurmak” iddiasıyla soruşturan savcı Adem Meral, Gezi Parkı eylemlerinde yer alan Beşiktaş taraftar grubu Çarşı üyeleri hakkında “darbe” suçlamasıyla iddianame hazırlamıştı.

İKİNCİ ‘ŞÜPHELİ’ OLAYI

Öte yandan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu daha önce de Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın şikâyeti üzerine savcı Mehmet Demir tarafından “şüpheli” sıfatıyla ifadeye çağrılmıştı. Olayın basına yansıması üzerine savcı Demir ifadeye çağırma işleminin “sehven” yapıldığını iddia etmişti.