NİHAİ KARAR DEĞİL
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan:“AYM’nin verdiği karar nihai bir karar değildir, esasa ilişkin değildir. Usule ilişkin verdiği bir karardır. Dolayısıyla yerel mahkemenin hakları bakidir ve esas olan yerel mahkemenin kararıdır. Biz hem yerel mahkemenin kararını beklemek durumundayız, hem de AYM’nin kendi iç işleyişinin ötesine geçerek yerel mahkemenin yerine kendini koyarak verdiği kararının karşısındayız.Savcılık bu karara itiraz edebilir ve bu itiraz üzerine yerel mahkeme, yeni delillerle beraber aynı kararı gözden geçirip değerlendirebilir. Esas mahkeme yerel mahkemedir.”
YENİ GEREKÇE VAR
Uluslararası Hukukçular Birliği üyesi Avukat Hüsnü Tuna: Cumhurbaşkanı haklı. Evet, savcı gidip AYM kararıyla ilgili itirazda bulunabilir. Burada aslolan hukuk meselesidir. Zaten yeni deliller ortaya çıktı. Can Dündar’ın malikahanesini FETÖ’ye sattığı ortaya çıktı. Hukuka göre yeni delil ortaya çıkarsa başvuru yapılabiliyor. Anlaşıldığı kadarıyla Dündar’ın FETÖ ile ilişkisi daha da derin. Bu anlamdaki bir itiraz konusudur.”
AK Parti SKM Başkanı Yıldız Seferinoğlu: “Şimdi olayı AYM’den bağımsız düşünmek gerekiyor. Çünkü usulün işleyişi böyle. Yerel mahkemeye tutukluluk kararına itiraz edilebildiği gibi tahliye kararına da itiraz edilebilir. Bunu hem savcılık, hem de müşteki avukatları yapabilir. Buradaki itiraz, tamamen yerel mahkeme kararına yapılan bir itiraz niteliğinde olacaktır.”
CASUSLUK SUÇU
Ceza Avukatı Cüneyt Toraman: “Normal prosedür zaten savcının bu karara itiraz etmesidir. AYM bir AHİM değildir. Mahkemeler arasında çatışma görüntüsü olmasın diye 14 Ağır Ceza tahliye kararı verdi. Yine savcının da itiraz kararı var. Ortada casusluk konusu var. Buna ilişkin AYM kararı da durumu meşru gibi gösteriyor. İtiraz bunadır. İtirazın da buna dair olması gerekir.” (Star)
