Ankara'da TOBB Genel Kurulu'nda bir araya gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu beklenenin aksine girişte birbirleri ile tokalaştı. Kılıçdaroğlu'yla tokalaşan Davutoğlu, ayaküstü kısa bir sohbet gerçekleştirdi. Her iki lider de Genel Kurul'dan sonra partilerinin düzenlediği mitinglere katılmak üzere Osmaniye ve Antalya'ya gidecek.


 
Başbakan Ahmet Davutoğlu TOBB Genel Kurulu'nda konuştu. Kılıçdaroğlu'nun da katıldığı genel kurulda muhalefete seçim vaatleri üzerinden yüklenen Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle;
Muhalefet partilerine de çağrım şudur: 2023'de nasıl bir anayasa istiyorsanız belirtin. Kendi Yeni Türkiye dökümanınızı yazın. Oturup konuşalım. Herkesle her konuyu konuşmaya hazırız.  Halkı seçim döneminde vaatlerinizle aldatmayın. Kısa vadede kandırabilirsiniz ama uzun dönemde bu olmaz. Rasyonel ekonomik politikaları ele alalım. Asgari ücret konusunu ele alalım. Son derece yanlış tutumlar sergileniyor. Asgari ücret fermanla belirlenmiyor. Buna bir komite karar veriyor.  Asgari ücreti arttırıp işverenleri zor durumunda bırakırsanız işyerleri kapanır, kayıt dışı istihdam artar. İrrasyonel yapılan her vaat bumerang gibi gelir onları bulur.  *Davutoğlu konuşmasının ardından katılacğı mitingler sebebiyle salondan ayrıldı.




Biz 8 aylık seçim ekonomisi vaat etmeyeceğiz. Biz 8 yıllık vaatlerde bulunacağız. Bütçeye ek yükler getirmeyeceğiz. Ben bunu sürekli söyledim.

 Size bir taahhüt olarak söylüyorum. İnşallah 7 Haziran'dan sonra reformlara yoğunlaşacağımız bir dönem olacak. İş dünyası ile istişareye önem vermeye devam edeceğiz.

 Milli Hasılamızı 800 milyar doların üzerine çıkardık. O yüzden dikkat etmeliyiz. Verilen popülist vaatler ülkeyi zamanında krizlere getirdi. Her ne olursa olsun istikrarımızı koruyup ülkemizi 7 Haziran sonrasına hazırlayacağız.

 Bizim hiçbir tuzağa düşmemizin en önemli göstergesi bütçe açığıdır. Yüzde 1.4, yüzde 0,4 düşmüştür bütçe açığı. 2017'de inşallah Türkiye bütçe fazlası veren bir ülke olacak.

 Merkez Bankası rezervleri 20 milyar dolarlardan 120 milyar doları aşan seviyelere ulaştı. İş tüm bunlar Türkiye ekonomisinin makro çizgilerini belirliyor.

 Cari açık 67 milyar dolardan 45 milyar dolarlara geriledi. Bütün bunlar Türk ekonomisinin risklere ve krizlere karşı olan dayanıklılığını gösteriyor.

 Her ne olursa olsun Türk ekonomisinin yapısı Ağrı Dağı gibi sağlamdır.  Türkiye'de üretim yapan herkes hükümetimizi arkasında görecek.
İşyeri sayısı 727 binden 1 milyon 600 bine çıkmış durumda. İhracatımız 36 milyar dolardan 158 milyar dolara çıktı. Türk girişimcisi 193 ülkeye ihracat yapıyor. 
 11 Mayıs'ta inşallah Gümrük Birliğini güncellemek üzere mutabakat zaptı imzalanacak. Trans Atlantik Yatırım projesini Avrupa Birliği ile nasıl yürüteceğimizi planlayacağız.
 67 organize sanayisi varken biz 90 tane daha organize sanayi bölgesi inşa ettik. Toplamda 157 tane sanayi bölgemiz oldu. Sadece geçen yıl 1.4 milyon kişiye istihdam sağladık.
 Son 12 yıl içinde büyük kazanımlar elde ettik. İnşallah 7 hazirandan sonra 2. atılımı gerçekleştireceğiz. Bize ''2002'de hasta adam pozisyonunda bu ekonomiyi nasıl bu hale getirdiğiniz'' diye sorduklarında biz hep ''İnsan cevheri'' diye bahsettik.  Sosyal Politikalar bağlamında da devrim mahiyetinde adımlar attık. Bütçedeki en büyük paylar eğitim ve sağlığa ait. Yaşam beklentisi 72'den 77'ye yükseldi.  120 yeni üniversite kurduk. Okullaşma oranını yüzde 38'lerden yüzde 90'lara çıkardık.  Ekonomik kalkınmamızın temelinde eğitim yatırımları olacak.

 CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:
Sizin vaatleriniz ne dedin ama dinlemeden gittin. Burada olsaydın öğrenirdin. Ama sözüm söz bildirgemizi Sayın Davutoğlu'na anlatacağım. İzin verin size 'dostlarım' diyeyim.
 Beni gerçekten üzen bir konu var. Bir ülkenin Başbakan'ı başka bir ülkeyle ilgili açıklama yapar, ve bu ülke tarafından yalanlanırsa bu beni üzüyor. Bu makamlar çok önemli makamlardır. O makamlarda oturanlar neyin ne olduğunu bilmek zorundadır.
Saygınlığı olan bir ülkenin cumhurbaşkanı yalanlanmamalıdır. 
Irak ve Suriye politikasının bize maliyeti 16 milyar dolardır. Can ve mal güvenliğinin olmadığı bir ülkede siz büyümeyi bekleyemezsiniz.