Ergenekon davasından tutuklu bulunan Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Sedat Peker tahliye edildi. Daha sonra Kemal Kerinçsiz, Dursun Çiçek, İbrahim Şahin ve Alparslan Aslan'ın da tahliye edilmesine karar verildi.

İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi, Ergenekon Davası'nın sanıklarından gazeteci Tuncay Özkan, Sedat Peker, emekli Albay Levent Göktaş'ın tahliyesine karar verdi. Mahkeme; Tuncay Özkan ve Levent Göktaş için yurtdışına çıkış yasağı koydu.

13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tahliye talebi reddedilen Kemal Kerinçsiz ile Mehmet Ersöz 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tahliye edildi. Kemal Kerinçsiz hakkında yurt dışına çıkış yasağı kondu.

ÇİÇEK VE ARSLAN'A TAHLİYE

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Ergenekon davası sanıklarından emekli Albay Dursun Çiçek ile Alparslan Arslan'nın tahliyesine karar verdi. Dursun Çiçek, Balyoz davasından hükümlü olduğu için cezaevinden çıkamayacak.

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi Alparslan Arslan'ın, pazartesi, çarşamba ve cuma günleri imza atmasına karar verdi. Arslan hakkında yurt dışına çıkış yasağı konuldu.

İBRAHİM ŞAHİN'E TAHLİYE

Ergenekon Davası'nda eski Özel Harekat Dairesi Başkanı İbrahim Şahin'in de tahliyesine karar verildi.

Mahkeme heyeti tahliyeye gerekçe olarak, ''sanıkların tutuklu kaldıkları süre, delillerin toplanmış olması ve karartılma kuşkusunun kalmaması, ikametgah sahibi olmaları, karar onansa dahi kesinleşebilmesi için geçebilecek muhtemel süre, kararın bozulması halinde telafisi mümkün olmayan mağduriyetlere neden olabilecek olması, tutuklamanın tedbir olması, benzer konumda tahliye edilmiş sanıklar da bulunması nedeniyle bunun adalet duygularını incitebilecek olmasını'' gösterdi.

TUNCAY ÖZKAN'IN AVUKATINDAN AÇIKLAMA

Ergenekon Davası'nın tutuklu sanığı Tuncay Özkan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, Çağlayan Adliyesi önünde bir açıklama yaptı.

Ersöz, "Uzun zamandır beklediğimiz kararı, bugün adil yargılama yapan, tarafsız yargılama yapan, bağımsız yargılama yapan ve gerçek Türk hakimlerinin görev aldığı İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nde aldık" dedi.

"Gazeteci Tuncay Özkan Eylül 2008'den beri sadece gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklu bulunmaktaydı. Tuncay Özkan bugün 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararla tekrar özgürlüğüne kavuştu" diyen Ersöz şunları kaydetti:

"13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hukuka aykırı bir şekilde, hakkındaki delil durumu yetersiz olmasına karşın özgürlüğü kısıtlanmış olan, tırnak içerisinde halkımızın artık tabir ettiği şekliyle tutsak olarak tutulan gazeteci Tuncay Özkan, bugün tekrar özgürlüğüne kavuşuyor. Onun gözaltına alındığı sahne hala kamu vicdanını yaralar bir şekilde gözlerinizin önündedir. O polisler hukuka aykırı karar ve uygulamalar nedeniyle şu anda başka illerde. O soruşturmayı yürüten savcılar hukuka aykırı işlemleri nedeniyle başka illerde. O kararı veren hakimlerin görevleri yapılan yasa değişikliğiyle tamamen ortadan kaldırılmış durumda. Ve Tuncay Özkan bugün tüm bu sürecin sonucu olarak tekrar özgürlüğüne kavuşuyor, Nazlıcan babasına kavuşuyor. Nazlıcan şu anda yolda, iki saate kadar Tuncay Özkan cezaevinden çıkış yapmış olacak. Ancak şunu bir kez daha ifade etmek istiyorum ki; sadece gazetecilik faaliyetleri nedeniyle içeride bulunan, sanal bir örgütün üyesi olmakla, yöneticisi olmakla suçlanan Tuncay Özkan, salt gazetecilik faaliyetleri nedeniyle içerideydi. Ve bugün Türkiye'de hakimler var diyebileceğimiz bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Silivri'de ki yargılamalar, bu ülkenin yüz karası, bu ülkedeki hukuk sisteminin çürümüş olduğunu gösteren karar ve uygulamalara imza attı 5 sene içerisinde. Ancak bugün Çağlayan Adliyesi'ne geldiğimizde vicdanlarına göre karar veren başka bunun için hiçbir şey aramayan hakimlerle karşılaştık. Onların bakışları, onların davranışları, onların kaleme dökmüş oldukları karar bile Silivri'dekilerden çok daha farklı. Türkiye'de tıpkı bir zamanlar faşizm Almanya'sında söylendiği gibi Türkiye'de hala hakimler var diye bilen bir hukukçuyum artık. Bugün Tuncay Özkan tekrar özgürlüğüne kavuştuğu için ve bugün yine diğer mahkemeler tarafından verilecek olan kararlarla, Ergenekon davası sanıkları tekrar özgürlüğüne kavuşacakları için hukuk adına biraz daha ümitlenmiş, Türkiye'nin geleceği adına biraz daha ümitlenmiş durumdayım."

TAHLİYE GEREKÇESİ

Mahkemenin Tuncay Özkan ve Levent Göktaş'a tahliye gerekçesi: Sanıkların tutuklu kaldıkları süreler, delillerin toplanmış olup karartılma kuşkusunun kalmaması, sanıkların sabit ikametgah sahibi olması, karar onansa dahi kesinleşebilmesi için geçebilecek muhtemel süre, kararın bozulması halinde telafisi mümkün olmayan mağduriyetlere neden olabileciği, tutuklamanın tedbir olması, benzer konumda tahliye edilmiş sanıklar bulunması nedeniyle söz konusu durumun adalet duygularını incitebilecek olması.

SEDAT PEKER TAHLİYE OLMAYACAK

Ergenekon davası kapsamında hakkında tahliye kararı verilen Sedat Peker'in, hakkında İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hapis verilen ve Yargıtay tarafından onaylanan cezası nedeniyle tahliye edilmesi beklenmiyor.

Ergenekon davası kapsamında hakkında tahliye kararı verilen Sedat Peker, tahliye edilemeyecek. Peker'in, "silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek", "gasba teşebbüs", 2 kişiye karşı "kişi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamasıyla yargılandığı İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hapis cezası verilmiş, Yargıtay 9. Ceza Dairesi de Sedat Peker'in 15 yıl 8 aylık hapis cezasını onamıştı. Peker'in tahliye edilmesi beklenmiyor.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Sedat Peker'e, "silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek", "gasba teşebbüs", 2 kişiye karşı "kişi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından toplam 14 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası vermişti.

NE KADAR ZAMANDIR TUTUKLULAR?

Gazeteci - Yazar Tuncay Özkan, 23 Eylül 2008'de Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklandı. Özkan 5 Ağustos 2013 tarihinde darbeye teşebbüs suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Emekli Albay Levent Göktaş, 7 Ocak 2009 tarihinde Ergenekon soruşturması kapsamında silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla tutuklandı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara bağlanan Ergenekon davasında 20 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dava sürecinde gizli tanık ifadelerinin ardından 27 Ocak 2012'de tutuklanan Sedat Peker, dava sonunda "Örgüt üyesi olmak" suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

13 AĞIR CEZA REDDETMİŞTİ

Bu arada İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Tuncay Özkan, Sedat Peker ve Levent Göktaş'ın da aralarında yer aldığı bazı sanıkların tahliye taleplerinin reddine ilişkin karar vermişti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar Mustafa Levent Göktaş, Mehmet Fikri Karadağ, Özkan Kurt, Ulaş Özel, İsmail Sağır, Mehmet Demirtaş, Hasan Ataman Yıldırım, Levent Ersöz, Muzaffer Tekin, Sedat Peker, Boğaç Kaan Murathan, Semih Tufan Gülaltay, Veli Küçük, Fikret Emek, Kemal Kerinçsiz, Serdar Öztürk, Yalçın Küçük, Aykut Metin Şükre, Ergün Poyraz, İbrahim Şahin, Kemal Aydın, Doğu Perinçek, Mehmet Bedri Gültekin, Turhan Özlü, Erkan Önsel, Hikmet Çiçek, Mehmet Deniz Yıldırım, Hasan Atilla Uğur, Tuncay Özkan, Durmuş Ali Özoğlu, Memet Zekeriya Öztürk, İsmail Yıldız, Oktay Yıldırım'ın tahliye taleplerini değerlendirmişti.

Mahkeme, söz konusu 33 kişinin tahliye taleplerini reddetmişti.

HSYK'DAN 13. AĞIR CEZAYA SERT ÇIKIŞ "YETKİ GASPI"

13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin açıklamasından sonra bu kez HSYK açıklamada bulunarak Anayasaya göre mahkeme kurma ve kaldırma yetkisi TBMM'ndedir. 13. Ağır Ceza Mahkemesi yetki gaspı yaptı" denildi.

Ergenekon davası sanık avukatı Murat Ergün mahkeme önünde açıklamalarda bulundu. "Olumlu ya da olumsuz mahkemelerden çıkan karara saygı duyduklarını" belirtirken 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yaptığı açıklamaları yakından izlediklerini açıkladılar.

Sanık avukatlarından Celal Ülgen ise, 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararı Türkiye tarihine geçecek bir karar olarak değerlendirdi. Ülgen, ÖYM'lerin kapatılmasına rağmen 13. Ağır Ceza'nın hala faaliyette imiş gibi açıklamalarda bulunması ve karar almasını tepki gösterdi "Sanıkların bu mahkemeye tahliye talebi olmamasına rağmen bu yönde karar vererek bir kaos oluşturulmuştur. Bu karar Türkiye'de yargı tarihine bir damga vurmuştur" dedi.