5 bin köye 5 bin orman, 200 bin çınar ağacı projesini başlatıyoruz.
Türkiye bir süredir tarihinin en büyük terör dalgaları saldırıyla karşı karşıya. Bir yandan PKK ve onunla birlikte hareket etme kararı alan, DAEŞ gibi örgütler milletimize saldırıyor.
Korkuyu korkutanlar olacağız.
Seferberlik çağrısı
Dikkat ederseniz bölgede üstünlüğü elde edemeyen terör örgütü büyük şehirlerde saldırı yapıyor. Buradan çağrıda bulunuyorum:
Teröre karşı, bu yöntemle ülkemizi terbiye etmeyenlere karşı yeni bir seferberlik çağrısı yapıyorum.
Onlar ne kadar çok dökerlerse, bağlarımızı o kadar gevşetebileceklerini sanıyorlar.
Tedbiri elden bırakmadan, terör örgütün üstüne en şiddetli şekilde gitmeye devam edeceğiz.
Türkiye'nin mücadelesi sadece terörle değil, aynı zamanda tamamen yanlış gerekçelerle onlara destek veren kesimlerle de mücadele ediyoruz.
Neymiş, Türkiye'de özgürlükler konusunda sıkıntı varmış. Biz özgürlükleri batı bize dayattığı için değil, milletimiz buna layık olduğu için savunuyoruz.
Biz sadece Allah'ın huzurunda, rükuya eğiliriz.
Özgürlüklerle değil teröristlerle mücadele ediyoruz.
Batının bu konuda nasıl sınıfta kaldığını da iyi biliyoruz.
PKK çadırları
İşte, AB Türkiye ile görüşme yapacak, başbakan oraya gidecek. PKK o binanın arkasına bayrak asıyor. O AB bu örgütü terör örgütü olarak nitelendiriyor. Böyle bir örgüte çadır kurduyor ve onların paçavlarını sallandırtıyor. Bu dürüstlük mü?
1963'den bu yana Türkiye'yi kapıda bekleten AB, dürüst olmamaya devam ediyor. Siz samimi olmadığınız sürece bu şekilde konuşmaya devam edeceğim.
Biz terörle mücadele ederken, orada çadırları kurdurursanız, kusura bakmayın, bu sözleri daha çok duyarsınız.
'Şikayet eden iki yüzlüdür'
Mülteciler arasında pazar kurup, içlerinden nitelikli insan çekmek, işin arka tarafındaki acı tabloyu gösterir.
Suriye'de uçuşa yasak bölge teklifimizi kabul etmeyip, mültecilerden şikayet eden herkes iki yüzlüdür.
Biz inancımıza uygun şekilde terörle mücadeleye devam edeceğiz. Avrupa varsın kendi öz eleştirisini kendi yapsın. Bizim çok işimiz var.
