MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti grubunda yaptığı konuşmada hükümete yönelik sert eleştirilerde bulundu. MHP Lideri, 19 Mayıs mesajıyla başladığı konuşmasına, Türk gençliğine cumhurbaşkanlığı seçimleri için çağrıda bulunarak devam etti.
Türkiye'yi yasa boğan Soma faciasına da değinen Bahçeli, Enerji Bakanı Taner Yıldız'a gayretinden ötürü teşekkür etti.

Bahçeli'nin açıklamalarından satırbaşları;

13 Mayıs'ta yalnızca Soma değil 77 milyonun tamamı ağlamıştır. Türkiye tarihinin en büyük iş kazası yaşanmıştır. 301 madencisine Türk milleti yanmıştır. Soma'ya hüzün çöreklenmiştir. Türk milleti 301 madencisine yanmıştır. Yerin altında aileleri için ter dökenler edebiyete uğurlanmıştır. Aramızdan ayrılan maden işçilerine bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Acılı Somalı kardeşlerime sabır diliyorum. Yaralı olarak kurtulanlara acil şifalar diliyorum.

"KİMSE ÖRTBAS ETMEYE KALKIŞMASIN"

Soma'da yaşanan olay uzun yıllar hafızalardan çıkmayacaktır. Daha çok ısınalım diye çalışan maden işçilerimizin haklarını ödeyemeyiz. Ne kadar zor şartlarda çalıştıkları biliniyor. Akşam eve döneceklerinin garantisi yoktur. Örtbas etmeye kimse kalkışmasın. Maden işçilerinin hayatı çilelidir akşam eve dönmelerinin garantisi yoktur. İş garantileri ve can güvenlikleri hepimizi isyan ettirecek kadar sorunlu ve yetersizdir. Soma faciası herşeyi gün yüzüne çıkardı. Hem yer altı hem yer üstünde emek yoğun şeklinde çalışan kardeşlerimizin feryatlarına tepkisiz kalmak mümkün değildir.

"HACI İSMAİL'İN DEVİRLERİ GERİDE KALMIŞTIR"

Madendeki iptidai şartlara göz yummak bu kazalara sebebiyet vermektir. Dönemin padişahı tarafından beş kese altınla ödüllendirilmiş gemici Hacı İsmail'in devirleri geride kalmıştır. Uzun Mehmet'in Karadeniz'de ilk kez taş kömürü buluşunun üzerinden 185 uzun yıl geçmiştir. Köprünün altından çok sular akmıştır.

"TÜRKİYE'NİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI YÜKSELİYOR"

Türkiye'nin nüfus artışıyla enerji bağımlılığı yükselmektedir. Kömür hala en büyük enerji kaynağıdır. İş kazalarının yaşanıyor olması ve dünyada ilk sırada olmamız insanlıkla medeni olmakla uygarlığın ana temasıyla bağdaşmamaktadır.

TANER YILDIZ'A ÖVGÜ

13 Mayıs günü gerçekleşen maden felaketine devlet anında müdahale etmiş tüm imkan ve gücüyle seferber olmuştur. Enerji bakanı olayın başından sonuna kadar pozitif sabırlı iyi niyetli tutumunu korumuştur. Başta Enerji bakanı olmak üzere Soma'ya gelerek arama kurtarmaya çalışan can kurtarmak için çırpınan STK'ların değerli temsilcilerine uzman ekiplerine teşekkür ediyorum.

Soma'da 301 işçimizin hayatını kaybetmesine neden olan maden sahasının TKİ tarafından Soma Kömür İşletmeleri isimli firmaya kiralandığı bilinmektedir. Bu firma ürettiği ihaleleri ihalesiz TKİ'ye satmaktadır. Çıkarılan kömürlerin yüzde 65'i elektrik üretiminde kullanılmaktadır. Hükümet hukuken oldukça kuşkulu bir tartışmanın tarafı olmuştur. Mağdur ve muhtaçların aklını çelmek için mevzuata aykırı işlemlere imza atılmıştır. Bunlar elbette bilinmesi gerekli ayrıntılardır.

"KAZIN AYAĞININ ÖYLE OLMADIĞI ANLAŞILMIŞTIR"

Soma'daki iş kazasının nasıl gerçekleştiği henüz tam manasıyla vuzuha kavuşmamıştır. özel firma ve yetkililer ilk başta trafo patlamasından çıkan yangının kazaya sebep olduğunu ileri sürmüştür. Ancak kazın ayağının öyle olmadığı netleşmiştir. Kömürün oksitlenip ısındığı ve karbonmonoksit gazının ocağı kapladığı iddia edilmektedir. Farklı uzmanar kömür yanmasının aniden olmayacağını bir hafta 10 gün öncesinden madendeki sensörlerin gazı tespit edeceğini belirtmektedir. Eğer kömür aniden yanmıyorsa aklımıza iki husus geliyor. Ya bu sensörler arızalıdır ya da iş yerinde tehlike hafife alınmıştır. Bize göre bu iki şey de cinayettir. Sorumluluar hiyerarşik olarak en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.

"KATLANILMAZ BİR FATURA ÇIKARMIŞTIR"

Denetim eksiklerinin had safhada olduğu anlaşılmaktadır. Düşük mekanizasyonla çalışılmış üretim maliyetini azaltmak için iş güvenliği ilkelerinedn ahlaksızca taviz verilmiştir. Maden ocağının yaşam odalarının olmayışı vardiya değişimlerinin aynı anda gerçekleşmesi: Yanmaz kabloların kullanılmaması, gaz maskelerinin eski olması, ikaz sisteminin çalışmaması, yangın esnasında işçilerin tahliyesindeki yanlışlar ağır ve katlanılamaz bir fatura çıkarmıştır.

"301 İŞÇİNİN ÖLÜMÜ NASIL İZAH EDİLECEK?"

Özel firmanın biz denetledik her şey iyiydi demesi trajikomik bir beyandır. Çalışma Bakanı'nın ilgili maddenin mart ayındaki denetimlerinde herhangi bir sorunun belirlenmediğini söylemesi ise akla ziyandır. Madem bir sorun yok teftişlerde herşey normal o halde 301 işçinin ölümü nasıl izah edilecektir? Ölüm madeninde çalışanların aleyhinde tüm olumsuzluklar varken bu madene uygun raporu veren her kim ve kimlerse teşhis edilip haklarında gerekli işlemler gecikmeksizin yapılmalıdır.

"SORUMLU HÜKÜMET VE SENDİKALARDIR"

301 canın kaybında kimlerin doğrudan ya da dolaylı parmağı varsa gereken yapılmalıdır. Ortada 301 kişinin vebali vardır. Başbakan ve hükümeti yandaş medya vasıtasıyla suçu tamamen üzerinden atmaya kalkmasın. Soma Kömür İşletmelerinde sağlıklı ve objektif yapılmayan denetimlerden dolayı hükümet ve sendikalar sorumludur.

"SAYIN BAŞBAKAN BU GERÇEĞİ GÖRMEZDEN GELİYOR"

Bir konuyu hatırlatmak isterim. 57. hükümet kurulduktan sonra, 17 Ağustos 1999'da ve 12 Kasım 1999'da iki büyük deprem yaşadık. Yedi tane bakanımız deprem felaketlerinin önlenmesi acıların sona ermesi için sorumlu bakanlıklar olarak dikkat çekmiştir. Fakat özellikle iki bakanımız Soma'da gördüğüm zaman aklıma gelen iki kardeşimiz, biri sağlık bakanı Osman Durmuş diğeri Bayındırlık Bakanı Koray Aydın aynen Enerji Bakanı gibi gecesini gündüzüne katarak mücadele etmiştir. Sayın Başbakan bu gerçeği görmezden geliyor. Bu yüzden Enerji Bakanı'nı da takdir ettiğimizi söyledik.

"MHP OLARAK BİR KEZ DAHA TEŞEKKÜR EDİYORUM"

Bir kez daha yedi bakanımızla beraber iki sorumluluğu üstüne almış gecesini gündüzüne katmış iki değerli arkadaşım eğer bu salondalarsa MHP olarak bir kez daha teşekkür ediyorum.

"SOMA İÇİN ÖNERGE VERECEĞİZ"

Bir tek insanın canı emniyette değilse bir tek işçimiz zarar görüyorsa orada o iş yerinde apaçık bir eksiklik vardır. Önce güvenlik önce sağlık önce insanca şartları inşa etmek asıl olmalıdır. Bunu da temin edecek siyasi sorumluluk taşıyan hükümetten başkası değildir. Soma'daki iş kazası en küçük ayrıntısına kadar incelenmelidir. Biz de sözkonusu facianın sebepleri ile alınması gereken tedbirlerin ve kaza sonrası kamuoyunu rahatsız eden gelişmelerin belirlenmesi için meclis araştırma komisyonu kurulma önergesi vereceğiz.

"BAŞBAKAN 2010'DA DA AYNI ŞEYİ SÖYLEDİ"

Başbakan'ın "bunlar olağan şeylerdir, fıtratında var" demesi acımasız ve kalpsiz bir şahsiyetin zırvasıdır. Başbakan benzer ifadeleri 17 Mayıs 2010'da Zonguldak'taki Karadon'daki maden ocağında kaybettiğimiz 30 kardeşimiz arkasından da söylemiştir. Bu nasıl bir ftırat? Bu nasıl bir olağan şeydir ki sadece emeğiyle geçinen vatan evlatlarını vurmaktadır. Başbakan'ın fıtratında hortumlayarak zenginleşmek Somalı madencinin fıtratında can vermek vardır.

"BAŞBAKAN'IN FITRATINDA..."

Başbakan'ın fıtratında koruma ordusuyla gezmek tokat atmak küfür etmek, Somalı madencinin fıtratında zehirlenmek vardır. Başbakan'ın fıtratında aşağılık müşavirlerin yerdeki insana tekme vurması, Somalı madencinin fıtratında ezilmek vardır. Başbakan'ın fıtratında milyarlarca lirayı götürmek, Somalı madencilerin fıtratında gömülmek vardır.

"ERDOĞAN KALBEN İFLAS ETMİŞTİR"

Bu nasıl bir fıtrattır, nasıl bir düzendir. Başbakan SOma'da terör estirmiş, Somalılara meydan okumuş ulu orta vatandaşlarımızla yumruk yumruk dövüşmüş ringe çıkan boksörler gibi gardını almıştışr. Başbakan'da merhamet tölerans kalmamıştır. Ucube bir ftırata mahkum olmuştur. Hükümet yandaşları utanmasa Soma'daki felaketi paralel örgüte havale edecek sabotaj diyecektir. Erdoğan manen bitmiş, aklen tükenmiş kalben iflas etmiştir.

"ALLAH'TAN GRİP SALGINI AKLINA GELMEMİŞ"

Erdoğan Soma'daki kayıpları normal göstermek için 1862, 1906, 1914 ve 1942'lerde yaşanan maden kazalarını örnek vermiştir. Bu misallerin veriliş şekli Türkiye'yi nasıl bir kafa yapısının yönettiğini göstermektedir. Yani Başbakan'a göre 301 kişinin ölümü literatüre uygundur. Allah'tan Başbakan 14. yy'daki veba salgınından bahsetmemiştir. Allah'tan grip salgını aklına gelmemiştir. Başbakan eğer dur durak bilmeseydi eğer önüne konulsaydı Titanic isimli yolcu gemisinin 1912'de buz dağına çarpıp denize gömülmesinden örnek verebilirdi.

Nasılsa saçmalamak moda ve maliyetsizdir. Nasılsa yandaş taife onun saçma konuşmalarından bir hikmet çıkaracaktır.