“HAKİM VE SAVCILAR TALİMATLA KARAR VEREMEZ”
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, Ak Parti Giresun İl Başkanlığı’nı ziyaretinin ardından Valilik binasına geçti. Halk oyunları gösterileriyle karşılanan Canikli’ye Vali Hasan Karahan brifing verdi. Nurettin Canikli, Giresun’a yapılan yatırımları kısaca açıkladıktan sonra soruları cevaplandırdı. Canikli, "Yargıda kişisel bir ideolojik yapının olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusunu yanıtlarken şunları söyledi:
"Kuvvetler ayrılığı ilkesinin gerçek anlamda hayata geçirilmesinin devlet yönetiminde elzem bir kural olduğuna inanıyoruz. Bu dengenin mutlaka sağlanması gerekiyor. Yasama, yürütme ve yargı erkleri arasındaki ilişkinin birinin lehine karşı yürütülmemesi gerekir. Ne yürütme yargının alanına müdahale etmeli, ne de yargı yürütmenin ve yasamanın alanına girip müdahale etmeli. Daha önceki yıllarda da şahit olduk. Hem yürütmenin yargıya müdahale ettiğini, hem de zaman zaman yargının yürütme üzerinde bir vesayet rejimi gibi davrandığına ve sonuçlar ortaya çıkardığına defalarca kez şahit olduk. Yani yürütmenin yargı üzerinde müdahil olduğunun en ilginci 1960 ihtilalinden sonra Yassıada mahkemeleridir. Rahmetli Menderes ile iki bakanının idamıyla sonuçlanan yargılama sürecinin evrensel standartlara uygun olduğunu hiç kimse söylemiyor. Orada açık bir şekilde yürütmenin yargı üzerine doğrudan etkisi söz konusudur. Bunun tersi bir örnek ise 11. cumhurbaşkanımızın seçimi öncesinde toplanacak olan TBMM’de toplantı yeter sayısı olan 367 hakkında Anayasa Mahkemesinin verdiği karar doğrudan yasama ve yürütmeye doğrudan bir müdahaledir. Bir vesayet mekanizması olarak karşımıza çıkmaktadır."
Türkiye'de erkler arasında güç kaymalarının yada müdahalelerin örneklerinin yaşandığını, ancak 12 yıllık hükümet süresince bir kez dahi yürütme ve yasamanın yargının alanına müdahalede bulunmadığını ileri süren Bakan Canikli, bunun bir örneğinin olmadığını söyledi. Canikli, HSYK için yasal düzenlemelerle ilgili ise şöyle dedi:
"Birileri kalkıp HSYK’da yapılanları buna örnek gösteriyorsa bu hiçbir şekilde örnek teşkil etmez. Çünkü TBMM’nin görevi yasa yapmaktır. Yine yargının yasama ve yürütmeye müdahalesine bir başka örnek ise partimiz hakkında açılan kapatma davasıdır. Benim de içinde bulunduğum birçok arkadaşımıza yasaklılık talep edilmiştir. Gerekçesi de, anayasa değişikliğine ilişkin bir talebe imza atmamızdır" dedi.
Nurettin Canikli, erkler ayrılığının bütün boyutlarıyla hayata geçirilmesi için mücadele verdiklerini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“2010 yılındaki referandumla HSYK’nın yapısını değiştirdik. Gerçek anlamda demokratik bir mekanizmayı devreye soktuk. Yargıyı ele geçirmek için yapmış olsaydık, başka türlü yapardık. Anayasa değişikliğini Ak Parti yaptı. Yargının tam bağımsız ve tarafsız olması için bu mekanizmayı devreye soktuk. Ama özel amaçlı vesayet sistemi kurmak isteyen bir grubun çok gizli ve sinsice çalışması sonucunda tam taraflı bir yapının oluştuğunu gördük. Buna kayıtsız kalamazdık. Buna hiçbir devlet müsaade etmez, edemez. Onu kurallara uygun duruma getirmek durumundadır. Hiçbir hakim ve savcı kararını anayasal ve vicdanı dışında başka bir yerin talimatına uygun olarak veremez, vermemelidir. Ne Ak Parti için, ne başka bir siyasi parti için, ne de başka bir yapı için vermelidir. Adalet hepimiz içindir. Yandaş adalet oluşturma gibi bir anlayış önce onu oluşturmak isteyenleri vurur. Hiçbir dönemde bu amaçla hareket etmedik. Tarafsız ve bağımsız yargı oluşturmanın en büyük göstergesi de HSYK’daki değişimdir."
İÇ TÜZÜĞÜN FIRLATILMASI OLAYI
Canikli, Meclis’te iç tüzüğün fırlatılması olayını CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ‘Nefsi müdafaa’ olarak değerlendirmesiyle ilgili bir soruyu yanıtlarken, "Böyle bir örneği ancak sayın Kılıçdaroğlu verebilir. Saldırıya karşı yapılan savunma meşru müdafaadır. O arkadaşımıza saldırı mı söz konusu?" dedi. Canikli, Kılıçdaroğlu'nu eleştirirken şunları söyledi:
"Kılıçdaroğlu ‘Cumhurbaşkanını devireceğim’ diyor. Halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanını nasıl devireceksin? 5yıl sonra seçim var. Sokak hareketleriyle mi devireceksin? Sokakları terörize ederek mi devireceksin? Başka izahı var mı bunun? Bütün bu yaklaşımları paralel. Öyle anlaşılıyor ki sayın Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla o gün o grup başkanvekili o hareketi yaptı. Buna benzer örnekleri daha önce de gördüğüm için söylüyorum. Kendiliğinden o tavır içinde olduğunu düşünmüyorum. Kılıçdaroğlu’nun kesin talimatı çerçevesinde olduğunu düşünüyorum. Çünkü sayın Engin Atay’ın şahsi olarak bu tür sert hareketi yapmayacak bir mizaçta olduğunu biliyorum. Kesin bir talimat verilmiş. ‘Meclisi çalıştırmayın, bloke edin, terörize edin’ gibi talimat verilmiş. Bunu kınıyoruz."
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli daha sonra CHP’li Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu’yu ziyaret etti, bir süre görüştü. Canikli ziyaretin ardından Ordu – Giresun Havalimanı’nda incelemelerde bulunmak üzere Ordu’ya hareket etti.

FOTOĞRAFLI