İZMİR Şirinyer'de Askeri Casusluk ve Balyoz Davası nedeniyle tukuklu bulunan subayların seslerini duyurmak için yaptıkları resimlerinden oluşan 'Şirinyer Tutsak Eserler' adlı sergi, Vardiya Bizde İzmir'in ev sahipliğinde EBSO Sergi Salonu'nda açıldı.
Serginin açılışına dava sürecinde tahliye edilen subaylar, halen tutuklu olan subaylar ve aileleri de katıldı. Serginin açılış kurdelası Özgürlüğüne kavuşan Tabib Albay Ergün Özkan, Deniz Kurmay Albay Ömer Faruk Erdoğan, Piyade Albay Hasan Kızılarslan ile resim öğretmenleri Sibel Ulucan tarafından kesildi.
Resim öğretmeni Ulucan, kursların Şirinyer Askeri Cezaevi'nde tutuklu subaylara yönelik rehabilite amaçlı çalışmaların ardından inanılmaz eserler doğduğunu, bilinmeyen, farkedilmeyen yanlarının kurslar ile ortaya çıktığını belirtti.
Resimlerin büyük bir bölümünün imece usulüyle yapıldığını ifade eden Sibel Ulucan, "Normalde 09.00'da başlayan çalışmaların 15.30'da bitmesi gerekirken 17.00'ye kadar sürüyor. Bu kursların en ilginç yanı ise büyük çoğunluğunu bir kişinin başlayıp, bir başka kişinin bitirmesi" dedi.
Deniz Kurmay Albay Ömer Faruk Erdoğan, tutuklu arkadaşı Deniz P. Kur. Albay Mücahit Erakyol'un gönderdiği mektubu okuyunca duygusal anlar yaşandı. Ufuk Erakyol da sergiye eşi Albay Mücahit Erakyol'un fotoğrafıyla katıldı. Erakyol mektubunda şu görüşleri dile getirdi:
"Sergi hazırlıkları sırasında kader arkadaşımız Deniz Kurmay Albay Murat Ozanalp'in vefat haberi aldık. Büyük üzüntü yaşadık. Asrın iftirası Balyoz Davası Şehidi Albay Murat Özenalp'e Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabır diliyor, bu sergiyi O'nun anısına ithaf ediyoruz. Ruhu şad olsun. İlk tutuklanmam Kurban Bayramının birinci gününde, Kafes denen uydurma davadan 27 Kasım 2009'da yapılmıştı.(Bu dava Poyrazköy Davası ile birleştirildi, yargılamamız devam ediyor.) Tahliye olduğum 5 Temmuz 2010'a kadar, ülkede hukuk var diyerek davalar üzerine kafa yormuştum. Ancak aynı hatayı, 'Asrın iftirası Balyoz Davası'dan ikinci defa tutuklandığım 11 Şubat 2011'den sonra yapmadım. Cezaevindeki zamanımı ruh-beden sağlığımı korumaya ve bireysel gelişimimi sürdürmeye harcadım. Bu süreçte gitar çalmayı, resim yapmayı öğrendim. Sergide eserleri yer alan diğer arkadaşlarım da benzer düşüncelerle resim yapmayı seçti ve bugünlere geldik. Daha önce İzmir'de açılan ilk sergi; Hasdal, Hadımköy ve Şirinyer'de yapılan eserlerden oluşmaktaydı. Bu serginin en önemli özelliği, sadece Şirinyer Askeri Cezaevi'nde bulunan personelin resimlerinden oluşmasıdır. Umarım beğenirsiniz."

MK(İÖ/SS) (FOTOĞRAFLI)