RİZE'de, Saadet Partisi Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu'nun PKK sempatizanı gösteren broşürler dağıtıldı. İşyerlerinin önlerine bırakılan broşürlerle ilgili açıklama yapan Bekaroğlu, ”Rize beni tanıyor. Kendimi tanıtmaya ihtiyacım yok" dedi. Rize'de kimliği belirsiz kişilerce işyerlerinin önüne bırakılan ve değişik fotoğraflarının yer aldığı broşürlerle ilgili olarak Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenleyen  Bekaroğlu, seçim öncesi barış havasının bozulmak istendiğini kaydederek,  “Rize beni tanıyor. Kendimi tanıtmaya ihtiyacım yok. Birilerinin beni tanıtmasına da ihtiyaç yok" dedi. İnsan hakları ve barış aktivisti olduğunu ifade eden Bekaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu çerçevede yaptığım çalışmaları istismar edebilirler. Cezaevlerinde hücrelere konulan insanlara dikkat çekmek için gitmişim. O adam hangi örgütteyse beni o örgütten ilan etmişler. Güneydoğu’da bir haksızlık varsa ben oraya gitmişimdir. O insanlar PKK sempatizanı ise beni PKK’lı ilan edebilirler. 28 Şubat döneminde eylem yapan İmam Hatiplilerin yanında yer aldım. O zaman bilmem ne örgütüne dahil edebilirler. Rize bunları biliyor. Biz ülkede ve dünyada barış istiyoruz. Bazılarının kan siyaseti işine gelebilir. Türk milleti bunu istemiyor. Barış istiyor. Bir yıl geçti, hiçbir ilimize tabut gitmedi. Ben bu hükümeti eleştiriyorum ama çözüm süreci konusunda hükümetin attığı adımların doğru olduğunu söylüyorum. İnsanlarımız için bu barışa ihtiyacımız var. 40 binin üzerinde Türk’ü ile Kürt’ü kaybettik. Her evde bir şehit var. Gerçekten savaş olur, ihtiyaç olur şehit veririz. Ama bu kirli savaşa dönüştü. 30 yıl savaş olmaz. Bu savaşa son verilmesi gerekiyor ve ben bunun için birçok toplantıya katıldım. Bu katkıyı yine yaparım.”
“O GÖREVİ BİZE DEVLET BAHÇELİ VERDİ”
Broşürlerin MHP’li bir grup tarafından bastırıldığı yönünde duyumlar aldığını ifade eden Bekaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bunlar kana oynayabilirler. Kan siyaseti işlerine gelebilir. Ama başta şehit aileleri olmak üzere hiç kimse kan istemiyor. 2000 yılında cezaevlerinde bir açlık grevi vardı. O zaman  milletvekili olarak TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesiydim. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’ün girişimi ile açlık grevlerinin bitirilmesi için bir arabulucu heyet hazırlandı. Bu heyeti o dönemin hükümeti görevlendirdi. Dönemin Başbakanı rahmetli Bülent Ecevit, yardımcısı Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli ile mecliste görüştük. Bizi görevlendirdiler ve DHKP-C liderleri ile cezaevinde günlerce açlık grevlerini bitirmeleri için görüşme yaptık. Bu görevi verenlerden biri, o dönem hükümetin ortağı olan Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli idi. Bu onurla yaptığım görevlerden biridir. İnsan Hakları savunuculuğunu her yerde yaparım. Mazlumun kimliğine bakmam. Zalimin kimliğine bakmayız, kim olursa olsun onun karşısında dururuz.”
BROŞÜRDE NE VAR
'Mehmet Bekaroğlu ve ekip arkadaşları' başlığı ile hazırlanıp dağıtılan broşürde Bekaroğlu'nun, Fazilet Partisi Rize Milletvekili olduğu dönemde TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi olarak cezaevlerinde başlatılan açlık grevlerine katılan mahkumların yakınları ile yapılan toplantılardaki resimlerine yer verildi. Broşürde yer alan fotoğraflarda PKK’nın sözde bayrağı ile Abdullah Öcalan’ın resimleri de yer aldı. 'Mehmet Bekaroğlu diyor ki' başlıklı bölümde de, 'Öcalan 30 yıldır Kürtler için mücadele diyor. Onun önerdiği kongreyi önemli buluyor ve destekliyorum. Davet gelirse katılmaktan mutluluk duyarım. Devletin muhatabı PKK’dır. İmralı’ya gidecek koster her şeyi çözecek' ifadelerine yer verildi. Bekaroğlu’nun bir paneldeki fotoğrafınında yer aldığı broşürde, arka kısımda Abdullah Öcalan’ın fotoğrafının bulunduğu görüldü.