İZMİR Aliağa’da kurulu Petkim’in bünyesinde bulunduğu Socar Türkiye, 5.5 milyar dolarlık Star Rafinerisi, 400 milyon dolarlık konteyner limanı gibi pek çok projesinin tamamlanması halinde 10 bin kişiye geçici, yaklaşık 2 bin kişiye sürekli iş sağlayacak. Socar Türkiye CEO’su Kenan Yavuz, “Şirket cari açığı yıllık 2.5 milyar dolar düşürecek yatırımlarıyla 20 milyar dolar ciro ve Türkiye’nin ikinci sanayi büyüğü olmayı hedefliyor” dedi.
İzmir basın temsilcilerine Petkim tesislerinde şirketin bugüne kadar yaptığı yatırımlardaki aşamaları ve gelecek planlarını anlatan Socar Türkiye CEO’su Kenan Yavuz, Petkim Petrokimya Holding Genel Müdürü Saadettin Korkut ile birlikte rafineri ve liman yatırımlarını yerinde gösterdi. Socar Türkiye Enerji A.Ş. olarak Star Rafinerisi, Petkim ve Petkim Limanı ve Socar Grubu’na bağlı lojistik ve dağıtım şirketlerinde faaliyet gösterdiklerini anlatan Yavuz, “Mevcut birimleri entegre ediyoruz. Altyapıyı, insan kaynağını, Ar-Ge’yi, yan sanayiyi ortak kullanan ve sabit maliyetlerini aşağı indirerek rekabet gücü kazanan bir yapıya geçmek istiyoruz” dedi.
5.5 milyar dolarlık yatırımla kurulacak ve Türkiye’nin cari açığını yıllık 2.5 milyar dolar azaltacak en büyük yerlileştirme projesi olan Star Rafinerisi ile Petkim Konteyner Limanı ve diğer projeler hakkında bilgi veren Yavuz, yatırımların tamamının 2018’de bitmesini hedeflediklerini açıkladı. Yavuz, “Socar olarak konsolide ciro itibariyle 20 milyar dolarlık bir ciroya ulaşacağız. Türkiye’nin ikinci büyük sanayi şirketi olacağız. Yatırımların toplam tutarı 9 milyar doların üzerinde olacak. Bunların sonucunda yıllık 5 milyar dolar katma değer, ilave bin 500-2 bin kişilik istihdam gerçekleşecek. Yatırımlar sırasında da 10 bin kişilik geçici istihdam yaratıyoruz. Büyüklük olarak da babayiğitlik olarak da en iyiyiz. Kimsenin cesaret edemediği işler yapıyoruz. Teknoloji, risk iştahı, sermaye, bilgi birikimi, insan kaynağı olarak en üst düzeyde” dedi.
Star Rafinerisi’nin lisansını almak için 2008 yılında başvuruda bulunduklarını, 2010 yılındaki iznin ardından 25 Ekim 2011’de de temelini attıklarını dile getiren Yavuz, bu dönemde yenilenen teşvik politikaları sonucunda Star Rafinerisi’nden sonra Türkiye’nin ikinci Stratejik Yatırım Teşvik Belgesi’nin de Petkim’in aldığını kaydetti. Kanun çıktıktan sonra ilk iki belgeyi almanın başarısına dikkat çeken Yavuz, şu anda global rekabete ayak uydurmak için Value Site denilen kümelenme modelini hayata geçirmeye yoğunlaştıklarnı vurguladı. Yavuz, Petkim Yarımadası’nda 2017’de bitirilecek Star Rafinerisi’nin yıllık 10 milyon ton kapasiteyle 2.5-3 milyon tonluk ürününü Petkim’in kendi kullanacağını, ithalattan ve maliyetten kurtularak şirketin yıllık 100 milyon dolar civarında tasarruf edeceğini kaydetti. Geri kalan 7 milyon ton civarındaki ürünün de Türkiye piyasasında satılacağını, şu anda pazarda fazla olan benzin yerine ithal edilen dizel üretilerek ithalatın azalmasına katkı konacağını söyleyen Yavuz, “Bizim rafinerimiz devreye girse dahi Türkiye rafinaj ürünlerinde ithalat bağımlılığı sürecek. Bu projenin en önemli temel özelliği tümüyle bir yerlileştirme projesi. Çünkü 10 milyon tonluk petrokimya ürününün tamamını gramına kadar ithal ediyoruz” dedi.
İthalata bağımlı olmasına rağmen bu yıl Avrupa’da bu sektörde kar açıklayan tek şirketin Petkim olduğunu vurgulayan Yavuz, “Kimya rafinerisi olarak şu anda Petkim gibi Avrupa’da entegrasyonu olmayan şirketlerin tamamı Avrupa’da minder dışına çıktılar. Kendisini ayakta tutmayı başaran tek şirket Petkim. Bunu da çalışanlarımıza, Türkiye pazarına ve olağanüstü performansımıza borçluyuz. Rafineriyle birlikte Petkim’in önünü açacağız” diye konuştu.
LİMAN TEMELİNİ BAŞBAKAN VE ALİYEV ATACAK
Petkim Konteyner Limanı’nın da temelinin 13 Kasım 2013’te Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in katılımlarıyla atılmasının yüksek ihtimal olduğunu dile getiren Yavuz, aynı gün Haydar Aliyev Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nin açılacağını kaydetti. Yavuz, 1.5 milyon TEU başlangıç kapasiteli limanın Alsancak Limanı’ndan yüzde 50 büyük bir kapasiteye sahip olacağını dile getirdi. Yavuz, öte yandan Nemrut Körfezi’nde Nemport, Ege Gübre gibi pek çok şirketin limanlarının bulunduğunu, 2015’e kadar bu limanların konteyner elleçleme kapasitesinin 3 milyon TEU’yu bulacağını, bunun da Ege Bölgesi’nin ihtiyacını 2025’e kadar karşılayacağını anlattı. Buradaki ulaştırma yatırımlarıyla da Bursa’nın da ihracat için Marmara’ya çıkmak yerine şu anda Yap-İşlet-Devret modeliyle yapılan Çandarlı Limanı’na ineceğini kaydeden Yavuz, “Benim teorim İzmir’in Alsancak limanı da artık bir konteyner limanına ihtiyacı yoktur. 2 bin tane kamyonu her gün İzmir’in içine sokup çıkartmaya ve kentin yaşam kalitesini aşağı çekmeye ihtiyaç yok. Alternatif artık oradakinden çok daha etkin ve hızlı olabilecek” dedi.