Cihan KAYA / MUĞLA ()- MUĞLA'da, ülke genelinde Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yürütülen kadına yönelik, aile içi şiddetin önlenmesine ilişkin projenin sekizinci çalıştayı yapıldı.

Tunahan Otelin konferans salonunda düzenlenen çalıştayda kadına yönelik aile içi şiddetle mücadelede rol oynayan faktörler, şiddetin boyutları, kanuni gelişmeler ve başvuru mekanizmaları gibi konular ele alındı. Muğla Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Akbaş, Jandarma Genel Komutanlığı Dış İlişkiler ve İnsan Kaynakları Daire Başkanı Jandarma Kurmay Albay Veli Turan, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Halil Çelik, İl Emniyet Müdürü Veysal Tipioğlu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektör Vekili Yusuf Ziya Erdil, ilçe kaymakamları, daire müdürleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri çayıştaya katıldı.

EN ÇOK ŞİDDETE MARUZ KALANLAR KADIN

Toplumun en değerli üyelerinin kadınlar olduğunu belirten İl Jandarma Alay Komutanı Kurmay Albay Halil Çelik, "Sahip olunan güç ve kudretin başka bir insana ya da gruba karşı uygulanması olan şiddet, sağlıklı bir toplum oluşmasının önündeki en önemli engellerden biridir. Toplumun geçmişten günümüze en çok şiddete maruz kalan kesimini de kadınlar oluşturmaktadır. Kadına yönelik şiddet, kadının maddi ve manevi bütünlüğüne ağır zarar vermektedir. Topluma ve bu toplumun en değerli üyelerinden biri olan kadınlara büyük zarar veren şiddetin ortadan kaldırılması ortak görevimizdir. Şiddet asla hayatın bir parçası değildir" dedi.

Muğla Valisi Mustafa Hakan Güvençer, kadına yönelik şiddetle mücadele için sebeplerinin incelenmesi gerektiğini belirterek, "Her suç gibi aile içi kadına yönelik şiddet, aynı zamanda sadece kanunun değil sosyolojinin, psikolojinin, dinin, antropolojinin, kültürel dokunun konusu. Kanunun yönetmenliğin, mevzuatın değil, en geniş anlamıyla hukukun da konusu. Her suç gibi aile içi kadına yönelik şiddet de bir sonuç. Her sonuçta olduğu gibi şiddet de sebeplere dayalı. Mücadele için sonuçtan ziyade, bu konuda da öncelikle sebepleri analiz etmemiz gerekiyor. Fakat sebepleri birer mazeret kisvesine büründürme yanılgısına düşmeden kadına yönelik şiddet, her suç gibi kendisinden sonra gelecek olumsuzlukları tetikleyecek nitelikte. Her suç gibi bu eylemin de failleri ve mağdurları var. Burada suçu oluşturan toplumun her bir ferdinin, şahsi olarak ve toplumsal olarak mutlak suretle bir payı var" diye konuştu.

ÇAYIŞTAYIN AMACI ŞİDDETİ EN AZA İNDİRMEK

Geçen yılın Temmuz ayında başlayan projeyle kadına yönelik aile içi şiddetin en aza indirilmesinin amaçlandığını belirten Jandarma Genel Komutanlığı Dış İlişkiler ve İnsan Hakları Dairesi Başkanı Albay Veli Turan, "Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kadına yönelik şiddet önemli bir sorun olmaya devam etmekte. Bu sorun bir güvenlik sorunu olduğu gibi aynı zamanda sosyal bir sorun. Bununla mücadele ederken diğer kurumlarla koordinasyonu artırıp vatandaşlarımızı bilinçlendirmek ve kendi personelimizi bu konuda eğitmek maksadıyla projeyi geliştirdik. 12 bin personelimiz eğitim alacak 250 uzman eğitici yetiştireceğiz. 2 yıl sürecek projemiz Türkiye ve Avrupa Birliği tarafından finanse ediliyor. Bu kapsamda Türkiye genelinde 30 ilde bilinç oluşturma ve koordinasyon çalıştayları düzenliyoruz. toplumsal cinsiyet, kadına yönelik aile içi şiddetle mücadele, bu alanda jandarmanın görevi, sorumlulukları ve uygulanacak prosedürler ile 6284 sayılı yasa ve işleyişi konularında eğitim veriliyor. Toplam bütçesi 2 milyon 915 bin Euro. Olan proje, Temmuz 2015'te sona erecek" dedi.

Konuşmaların ardından Avrupa Birliği Plan Subayı Jandarma Yüzbaşı Hasan Farsak, proje hakkında bilgi verdi. Daha sonra, Toplumsal Cinsiyet Uzmanı Gülsen Ülker, sunum yaptı.

CK (AÖ/SSA) (FOTOĞRAF)