Nursima KESKİN/ERZURUM, () - ERZURUM'da düzenlenen 'Medya etiği ve pozitif habercilik' konulu çalıştayda Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici mesleki etiğin vicdan olduğunu, Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Doğan Satmış da iletişimdeki gelişmelerin medya etiğini daha işler hale getirdiğini söyledi.
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti (DAGC) tarafından organize edilen  'Medya etiği ve pozitif habercilik' konulu toplantı Atatürk Üniversitesi Kültür ve Gösteri Merkezi'nde düzenlendi. Toplantıya Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Doğan Satmış ile birlikte katılan Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici gazeteciliğin teknolojik hem de siyasi baskı altında olduğunu belirtti. Medyanın ciddi bir sınavdan geçtiğine işaret eden Faruk Bildirici, şöyle konuştu:
"İster siyasi iktidarın yanında, ister karşısında, ister tamamen bağımsız olun, medya ciddi bir siyasi baskı altında. Öyle bir sınavdan geçiyoruz ki bugünler geçtiğinde herkesin başının dik durabilmesi gerekiyor. Biz o zamanda 'Görevimizi yapmıştık' diyebilmeliyiz. Çünkü biz insanlara doğru bilgiyi verir, gerçeği, ulaştırma işlevini olması gerektiği gibi aktarabilirsek ancak bu ülke o zaman düzlüğe çıkar. Sadece medya anlamında değil. Önemli olan da bu."
Gazetecilikte gerçeği aktarmanın yanı sıra eleştirmenin de iyilik yapmak olduğunu vurgulayan Faruk Bildirici, bunu sağlamak için doğru dil ve tarz kullanılması gerektiğini bildirdi. Gazeteciler açısından genel ahlak kadar mesleki ahlakın daha önemli olduğunu savunan Bildirici, "Meslek ahlakı ya da etik denilen şey hakkında size bir sürü madde sıralayabilirim. Daha kolay tanıtım ise vicdandır. Etik dediğimiz şey vicdandır. İşin özü bu" dedi.
SATMIŞ: HABERDE EKSİK VARSA SOSYAL MEDYA DEVREYE GİRİYOR
Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Doğan Satmış ise, gazete küpürlerinden örnekler göstererek medya etiğini değerlendirdi. İletişimdeki gelişmelerin medya etiğini daha işler hale getirdiğini söyleyen Doğan Satmış, şunları söyledi:
"Eskiden Erzurum'da bir yerel gazeteci haberi yapıp İstanbul'a geçerdi. Oradaki editörler haberi beğenirse gazete, radyo veya televizyona taşırdı. Haberde eksik ve kusur varsa sadece yapan muhabir bilirdi. Yanlışlar ortaya çıkmazdı. Şimdiyse Erzurum'da yazılan bir haber anında internete çıkıyor. Haberde eksik varsa sosyal medya devreye giriyor. Bir tweet atarak ünivesite öğrencisi yanlışı duyuruyor. Medya etiği olarak haberin sağlamasını yapmak anlık olay şu anda. Kısaca medya etiği eskiye göre çok daha pratik şekilde haberin gerçekliğinin sağlamasını yapmış oluyor."

NK(KS/İD) (FOTOĞRAFLI)