ÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya ve Genel Müdür Yardımcısı Recep Hazır, Muğla’nın Marmaris İlçesi’nde köylerdeki başta imar olmak üzere çeşitli sorunları yerinde inceledi. İyimaya, SİT alanları konusunda da rapor hazırlatıp karar vedeceklerini söyledi.
İlk olarak Bozburun Beldesi’ne geçen İyimaya ve Hazır’a AK Parti Marmaris Belediye Başkan Adayı Doğan Tugay, AK parti Marmaris İlçe Başkanı Hasan Engin ile belediye meclis üyesi adayları ve parti yöneticileri eşlik etti. Bozburun’da Marmaris’in tüm köylerinden gelen muhtarlar ve ihtiyar heyetlerinin katılımıyla yapılan toplantıda İyimaya, çevre ve SİT sorununu çözerken, doğru neyse onun yanında olduklarını belirtti. Toplantı çıkışında açıklamalarda bulunan İyimaya, alan değerlendirmesi yaptıkları bölgelerde ciddi problemlerin olduğunu söyledi.
İyimaya, vatandaşların ciddi beklentileri olduğunu belirtip, “1/25 binlik çevre planını acil olarak bekleniyor. Bu planların çalışmaları belli bir aşamaya getirildi. Tamamlama noktasındayız ve en kısa zamanda planlama konusundaki sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. En büyük ikinci sıkıntı doğal SİT alanlarının, özellikle kamu mülkiyeti dışındaki alanlarda, mülkiyet hakkının ellerinden alındığı, tapu iptalleriyle karşı karşıya kalındığını, ekip biçemediklerini, herhangi bir şey yapamadıkları arazilerle ilgili. Bunları yakından gezip, gördük. Bu nedenle doğal SİT’lerle ilgili bir değerlendirme noktasına ihtiyaçları var. 644 sayılı kanun hükmündeki kararnameyle bu haklı taleplerini yerinde görüyoruz. Bu kararname bu tür alanların yeniden irdelenme görev ve sorumluluğu vermiştir. Bu görev ve sorumluluk içinde daha önce göreceli olarak ortaya konulan doğal SİT’lerin hakikaten gerçekten bu özelliği var mıdır, yok mudur, bu anlamda bilimsel temelli bir rapor hazırlatacağız. Yani, yönetmeliğimizin ikinci mevzuatına düzenleme getirerek dedik ki, 'Eğer bu alanların bir yıl gibi bir süre hocalar grubumuzun flora, fauna veya endemik oluş açısından inceleme yaptıktan sonra, ülke değerleri açısından önem arz ediyorsa, bu alanı, hassas koruma alanına değil nitelikli veya sürdürebilir kontrollü kullanım alanlarına dönüştürmeyle ilgili bir sorumluluğumuz var. Biz bu ödevimizi yerine getireceğiz. Şayet bu alan hassas koruma alanında kalıyorsa, 'devletin olmalı' diyoruz. Burada özel mülkiyet olmamalı, takasa konu edilmeli, kamulaştırılmalıdır. Bu alanların dışındaysa vatandaşın kullanımına açılmalıdır” dedi.
“KIYI KENAR ÇİZGİSİ İHLALİNE BİR ŞEY YAPAMAYIZ”
'Kıyı kenar çizgisi ihlalinde olan Selimiye ve Bozburun’un tamamen yıkılması gerekiyor. Bunun için özel bir düşünceniz var mı?' sorusuna ise İyimaya, “Kıyı kenar çizgisi, 3621 sayılı Kıyı Kenar Kanunu’na göre belirleniyor. Kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında bir problem yok. Ancak sahil şeridi kavramı yani birinci ve ikinci 50’şer metre konusu var. Birinci 50 metre içerisinde daha önce tamamen yeşil alan olarak kullanılabilen, şimdi ise rekreatif amaç dışında kullanılamayan bir alan söz konusu. Ancak ikinci 50 metre de günübirlik tesis alanı olarak kullanılabilen bir bölge. Bu 100 metrelik bazda, yasa değişikliği olmadan yapabileceğimiz bir değerlendirme olamaz. Siyasi iradeler, yasama yetkisine sahip olan meclisimiz bu iradeyi yasal olarak değiştirirse orada bir şey olur. Aksi taktirde buraya özgü şu anda bizim yapabileceğimiz lokal bir çözüm yok” diye yanıt verdi.
“KIYI KANUNU’NDA DÜZENLEME YAPILMASI ELZEM GÖRÜNÜYOR”
Bozburun ve Selimiye’nin durumunda olan İstanbul Boğazı için geçmişte özel bir yasa çıkartıldığının hatırlatılması üzerine İyimaya şöyle devam etti:
“2960 sayılı Boğaziçi Kanunu var. Doğru bu sadece orayı kapsayan bir kanun. Ön görünüm, geri görünüm ve etkilenme bölgeleri var. Bunun da planla sınırları belli. Burası için bu özel bir kanundur ve 1985 yılında imar planıyla birlikte çıkartılan bir kanundur. 'Şimdi bu alanların değişikliğiyle ilgili ne düşünüyorsunuz?' diye sorarsanız kişisel fikrim, tarihsel olarak yerleşim alanı olduğunu inkar edemediğimiz alanların, balıkçı köylerinin bu problemlerine çözüm, herhalde hükümetimize düştüğü. Yani bununla ilgili bir çözümleme yapılmasının doğru olabileceğini düşünüyorum. Ancak mevcutların ötesinde yok eden bir düzenlemeyi de kabul etmiyorum. Kıyı Kanunu’nda bir düzenleme yapılmasının bir elzem olduğu görülüyor. Bunu siyasiler her ortamda söylüyor. Ama karar verici ben değilim” diye cevap verdi.
SİT'LER İNCELENECEK
Köylülerle yaptığı toplantılara da değinen İyimaya, Bozburun Yarımadası’nın Marmaris köylerinin tamamına yakınını kapsadığını vurgulayıp, “Burada bulunan ve daha önceleri 1, 2 ve 3’üncü derece SİT ilan edilen yerlerin güncellenme ile ilgili olarak bir çalışma yapılması için önce bir komisyon kurulacak. Bu komisyonun içinde tarım mühendisi, arkeolog, mimar ve bu konuyla ilgili meslek dallarını kapsayan kişiler olacak. Bu komisyonun hazırladığı rapor 4 dönemlik (1 yıl) bir bilimsel çalışma ile yakından izlenecek. Bu yerler gerçekten SİT ise ve mal sahipleri ekip dikemiyor, yapı yapamıyor ise devlet mal sahipleri ile anlaşma yoluna gidecek. Kadastro çalışması yapılırken Hazine’ye bırakılmış olan yerler hakkında ise Muğla Milletvekili Yüksel Özden’in vermiş olduğu teklif, önümüzdeki günlerde meclise gelecek ve bu sıkıntıların büyük bölümü ortadan kalkacaktır” dedi.

MS(İÖ/AAA)(FOTOĞRAFLI)