ANTALYA'nın Akseki İlçesi'ne bağlı Çukurköy Mahallesi'nde oturan emekli öğretmen 64 yaşındaki Abdullah Kara, çocukluğundan itibaren biriktirdiği antika parçalarla köydeki evini müze haline getirdi.
Öğretmen Abdullah Kara, emekli olduktan sonra köydeki evinin bir bölümünü, eskiden gündelik yaşamda kullanılan, bugün antika olan yaklaşık 2 bin 500 parçayla müze gibi düzenledi. 1970'li yıllarda fosillere merak saran Kara, topladığı fosilleri evinin bu özel alanında değerlendirdi. Evinde ayırdığı 100 metrekarelik alana biriktirdiklerinin ancak bir kısmı sığan Kara'nın bu çok özel müzesi, herkesin ziyaretine de açık.
55 YILDA TOPLANDI
Kültür evi işlevine sahip bir mekan oluşturmayı düşündüğünü dile getiren Abdullah Kara, 'özel müze'sine ilişkin şu bilgiyi verdi:
"Bunları yaklaşık 55 yıldır topluyorum. Benim için çok değerliler. Çünkü çocukluğum onların arasında geçti, onlarla büyüdüm. Elimden geldiği kadar dedelerimizin ve büyüklerimizin kullandığı eşyaları araştırıp topladım. Köydeki evimin alt katındaki depoya yerleştirdim. Yer darlığı nedeniyle bu mekana ancak 2 bin 500 civarında eşya sığdırabildim. Elimde mevcut olanları ise boş bulduğum bahçenin muhtelif yerlerine yerleştirdim."
"BU DEĞERLER GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMALI"
Gençlerin bu konuyla ilgili olmamasından yakınan Kara, "Sonuçta tıpkı benim gibi onların anneleri babaları da bu eşyalarla haşır neşir olarak bu günlere gelmişler. Gençlerde bu eşyalara karşı pek ilgi yok. Yolda geçerken tesadüfen bu eski eşyalardan herhangi birine rastlasalar, hiç ilgilerini çekmez, hatta ayakları ile bir kenara atıverirler" dedi. Son yıllarda çoğu el sanatının tarihe karıştığına dikkati çeken Abdullah Kara, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bakırcılık, kalaycılık, dokumacılık, yemenicilik, kaşıkçılık ve semercilik gibi. Bu el sanatlarına ait eşyalar, ileri yaştakilerin daha çok ilgisini çekiyor. Köyümüzde benim eski eşyalara meraklı olduğumu duyanlar, ellerinde olanları getiriyor. Zaten onların sayesinde bu kadar çok eşyayı bir araya getirebildim. Sonuçta bunların hepsi bir değerdir ve gelecek kuşaklara aktarılması gerekir."

FOTOĞRAFLI