SAMSUN'da geçen Şubat ayında annesinin evinin önünde ayrılmak istediği eşi tarafından öldürülen 21 yaşındaki Damla Ay'ın istediği korumaya ilişkin yazının cinayetten 2 gün sonra postalandığı ortaya çıktı. Kızının öldürülmesinden sonra yazının gönderildiğini belirten annesi Nuran Güler, "Kızı, ihmal sonucu öldü" derken, sorumlular hakkında dava açacağını söyledi.
Olay, Samsun'un merkez İlkadım İlçesi Kazım Karabekir Mahallesi'nde meydana geldi.  1 çocuk annesi Damla Ay, geçen 21 Ocak'ta polise giderek, kendisini döven eşi Barış Ay'tan şikayetçi oldu. Gözaltına alınan ve nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakılan Barış Ay'a '2 ay eve yaklaşmama' cezası verildi. Damla Ay, daha sonra Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'ne götürüldü. Buradaki yetkililerin Ay'ın annesi Nuran Güler’i arayarak kızını almasını istediği öne sürüldü. Bunun üzerine genç kadın, 3 yaşındaki çocuğunu alıp Çarşamba İlçesi Dikbıyık Beldesi'nde oturan annesi 43 yaşındaki Nuran Güler'in yanına yerleşti. Kızını korumak isteyen anne Güler, damadının tehditleri üzerine zemin kattaki evinin pencerelerine demir parmaklık taktırdı. Barış Ay, 2 Şubat'ta kayınvalidesinin evine giderek eşini dışarı çağırdı. Ay, eşini eve dönmesi için ikna etmeye çalıştı. Olumsuz yanıt alan Barış Ay, ruhsatsız tabancasını çıkartıp Damla Ay'a binanın girişinde 8 el ateş etti. Vücuduna 4 kurşun isabet eden ve ağır yaralanan Damla Ay, kaldırıldığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde öldü. Barış Ay da tutuklandı. Çiftin kızları Elanur olayın ardından babasının ailesinin yanında kaldı. Barış Ay hakkında Çarşamba Ağır Ceza Mahkemesi'nde ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Anne Nuran Güler, katıldığı bir televizyon programında kızının sığınma evine başvurduğunu ancak, görevlilerin kendisini oradan alması için araması üzerine onu evine getirdiğini iddia etti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, olayla ilgili TBMM'ye verilen soru önergesini yanıtlarken "Barınma talebinde bulunan bir şiddet mağdurunun geri çevrilmesi kesinlikle söz konusu değil. Damla Ay’ın adli muayene raporu alınması ardından Samsun Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne götürüldüğü burada ifadesi alındıktan sonra kadın konukevi hizmetinden faydalanması yönünde rehberlik yapıldığı, ancak Damla Ay’ın barınma talebinin bulunmadığı belirtildi. Buna ilişkin dilekçesinin de merkeze iletildiği" ifade edildi.
Bu arada Damla Ay'ın öldürülmesinden 2 gün sonra postaya verilen, 4 gün sonra; 6 Şubat'ta annesinin evine Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'nden bir yazı geldiği ortaya çıktı. Damla Ay'a hitaben gönderilen 30 Ocak tarihli yazıda, "Hakkınızda 3284 sayılı yasaya göre tedbir kararı tespit edilmiş olup, konu hakkında görüşmek ve kurumumuzun hizmet sunumları ile ilgili rehberlik yapmak amacıyla aşağıda belirtilen adreste bulunan Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğümüz ile iletişim kurmanız hususunda gereğini rica ederim" denildiği görüldü. Ancak, yazılan bu yazınının Damla Ay öldürüldükten 2 gün sonra postaya verildiği ortaya çıktı. Kızının toprağa verdikten sonra gelen yazının içinde bulunduğu zarfın üzerinde postaya veriliş tarihi olarak 4 Şubat yazdığını gören anne Nuran Güler olanlara isyan etti. Kızının ihmal sonucu öldürüldüğünü belirten anne Nuran Güler, şunları söyledi:
"Kızım şiddet gördüğü zaman kurumdaki görevlilere kızımı koruyamayacağımı, sığınma evine götürmek istediğimi söylediğimde 'Bana yapacak bir şey yok' dediler. Olaydan 9 gün sonra Damla'ya bilgilendirmek için yazı yazmışlar. Ancak nedense kızım öldükten sonra bu yazıyı göndermişler. Kızım öldükten sonra bu yazıyı göndermelerinin ne anlamı var, ben anlamadım. Benim evladımı devlet koruyamadı. Kızım ihmal yüzünden öldü. Damadımın silah taşıdığını, tehdit ettiğini söylememize rağmen kızım korunmadı. Ben evimin pencerelerine demir parmaklık yaptırdım ama bir işe yaramadı. Kızım toprak olduktan sonra bilgilendirmek için çağırsalar ne işe yarar?"
Kızının göz göre göre ihmal yüzünden öldürüldüğünü iddia eden Nuran Güler, "İhmali olanlar hakkında dava açacağım. Benim kızım öldü başka damlalar ölmesin. Bu kızlar sahipsizlikten ölüyor" diye konuştu.