Utku BOLULU/İZMİR () - İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Özel İdare Malları'yla ilgili listenin Valilikten 24 gün sonra kendilerine iletildiğini açıkladı. Mallarla ilgili dava hazırlıklarının başladığını belirten Kocaoğlu, Vali Mustafa Toprak'ın Harmandalı Çöp Alanı ile ilgili 'patlayabilir' açıklamasına yanıt verdi. İTO Başkanı Ekrem Demirtaş ise EXPO'da Vali Başkanlığı'ndaki konseyle nal topladıklarını belirterek, kent turizminin de vali başkanlığındaki kurulla gelişemeyeceğini söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu İTO Meclisi'ne konuk olarak katıldı. Burada konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, çevre konusunda, özellikle arıtmalarla ilgili İzmir'in Türkiye'deki kentlerden kat ve kat önde olduğunu belirtti. Harmadalı Çöp Deponi alanında Avrupa standartlarında düzenli depolama yapıldığını belirten Başkan Kocaoğlu, “Çevre Bakanlığı periyodik olarak kontrol ediyoruz. Sayın Vali'ye kim bilgi verdiyse patlama olacak diye korkuyor. Tam 99 boruyla metan gazını biz atmosfere çıkartıyoruz. Altta geçirmezlik var. Yağmur suyuyla irtibatını kesiyoruz. Sular 6 kilometrelik hatla Çiğli Arıtma'ya gidiyor. Orda herhangi bir risk yok. Geçen dönemde çok işgüzar, çok muhterem siyasiler devamlı yangın çıkartmaya çalıştılar. Fotoğraf çektirdiler, beyanat verdiler ama patlamadı. Çünkü patlayacak bir şey yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu kadar çevre yatırım yaparken boruyla metan gazını atmosfere atmaktan aciz mi?" dedi.
İDEOLOJİK DAVRANMAM
Kocaoğlu Vali Mustafa Toprak'a da adını anmadan yanıtlar verdi. Üç seçim kampanyasında da kimseyle dalaşmadığını, hakaret etmediğini belirten Kocaoğlu, siyaset yapmayı da sevmediğini belirtti. Ancak, kendisine “İdeolojik davranıyor" dendiğini dile getiren Kocaoğlu “Ben ideolojik davranmıyorum. Birisi kalksın da ' Sen bana şu etnik kökenden, şu partidenim diye haksızlık yaptın' desin. Öyle bir şey yok" dedi.
24 GÜN SONRA MAL LİSTESİ GELDİ
İl Özel İdaresi'nin mallarının İzmir'in malı olduğunu belirten Kocaoğlu “Özel İdare mallarıyla ilgili Paylaşım Komisyonunun kararı ve malların listesi 24 gün sonra geldi. Gecikmenin nedeni tapu işlemlerinin yapılmasıdır. Tapu işlemleriyle İzmir'in hakkı olan malların bir yere gitmeyeceğini, tapu idaresi hangi kararla devrettiyse, mahkemenin alacağı hangi kararla devredileceğini Valimizin iyi bilmesi gerekir" dedi.
BÜYÜKŞEHİR NEDEN ALMASIN
İl Özel İdaresi mallarıyla ilgili mücadelelerine İzmir'de pek çok kesimin destek verdiğini vurgulayan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aykırı sesler de çıktı. Keşke sessiz kalsalardı. Belki çocuklarına torunlarına bu kentin malları giderken 'keşke dedem, babam karşı çıksaydı, hiç değilse savunmasaydı' diyecek söz bırakmazlardı. Gelecek kuşaklar zor durumda kalmazdı. Bizim hiçbir zaman eğitim arazilerini, okul olsun olmasın, hiçbir itirazımız olmadı. Sağlık, ibadetde de aynı. Kayak tesisinin ormana verilmesine de ses çıkarmıyoruz. Biz kente yararı olsun diye İzmirlinin parasıyla yapılan, alınan gayrimenkullerin peşindeyiz. Örneğin Kaya Termal Oteli. İl Özel İdaresi bu otelden 250 bin TL kira alıyordu. Büyükşehir Belediyesi niye almasın? İzmir'in parasıyla yapılmış. Kamulaştırılmış. Bunda ne zarar var? Bugün CHP'li Kocaoğlu başkan, yarın başka bir arkadaş. Niye yarış pistini almasın? İl Özel İdare parayla aldı. Merkezi hükümet o parayı istediği yerde kullandı. Niye onun tapusu bizde olmayacak? Sümerbank eğitim ve kültürdü. Okulla eğitim bölümü tamamlandı. Gerisi kültürdür. Planlamayı kimse Büyükşehir'e anlatmasın. Yaya kalır. Biz oraya müze yapmak istiyoruz. Gözden uzak tutulan esas çıngarın koptuğu bölüm otel ve kongre merkezi yapılacak 35 dönüm arazidir. 'Büyükşehir Belediyesi görevi olmadığı halde fuar yapsın. Biz elimizi sürmeyelim, arsa da vermeyelim. Ancak ne zaman bitecek diye eleştirelim.' Bitmiyor mu? Acaba müteahhit kaçmıyor mu diye sabaha kadar dua etme anlayışı var." .
BUYRUN SİZ YAPIN
Kocaoğlu, kentte kongre merkezi olmamasını eleştirenlerin belediyeyi hedef aldıklarını belirterek “ Buyurun siz yapın. Bana kimse neden geç kaldın demesin. Bornova'da Paterson köşkü ve yanındaki kültür merkezi yıllardır yapılamıyor. Siyaset malzemesi de yapmadım. Acaba İzmir'e mi yapmak istemediler yoksa kültüre mi uzaklar?" dedi.
ÇATI ADAY UZLAŞI KÜLTÜRÜ İÇİN ÖNEMLİ
Kocaoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve çatı adayla ilgili olarak da görüşlerin açıkladı. Kocaoğlu “İki partinin birleşerek Cumhurbaşkanı adayı çıkartması uzlaşı kültürü açısından çok önemli bir adımdır. Kimin kazanacağında değilim. Birbirimizi sevmek zorundayız. Önemli olan budur" dedi.
DEMİRTAŞ: VALİ BAŞKANLIĞINDAKİ KURULLA TURİZM GELİŞMEZ
İzmir'de turizm gelişmesi için Barcelona, Amsterdam gibi kentler örnek alınarak turizm ofislerinin yaşama geçirilmesinin önemine dikkat çeken İTO Başkanı Ekrem Demirtaş “Vali Başkanlığı'ndaki bir kurulla turizm geliştirilemez. Vali Başkanlığı'ndaki konseyle EXPO'yu alamadık. Nalları topladık" dedi. Vali Başkanlığında İzmir Turizm Konseyi kurulmasının istendiğini belirten Demirtaş, sözlerin şöyle sürdürdü:
"Konsey'de Vali veya ilgili Vali Yardımcısı İcra Kurulu Başkanı, Büyükşehir Belediye Başkanı, İl Kültür ve Turizm Müdürü, İzmir Kalkınma Ajansı Temsilcisi, Ticaret Odası Temsilcisi, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Temsilcisi, İZTAV Temsilcisi, TÜRSAB Bölge Temsilcisi, ETİK Başkanı Türk Havayolları temsilcisi olacakmış. İTO da İcra Kurulu üyesi olarak belirlenmiş. Hayırlı olsun. Ancak biz İzmir Ticaret Odası olarak bu tür oluşumları çok gördük. Hem modelin hem de yöntemin yanlış olduğunu düşünüyoruz."
Demirtaş, İzmir'in malları konusunda yaşanan olumsuz gelişmeleri üzüntüyle izlediklerini belirtti. Taraf olmadıklarını İzmir'in yanında durduklarını belirten Demirtaş, İzmir Valisi'ni şu sözlerle eleştirdi:
"Kapatılan İl Özel İdaresi'ne ait malların hazine yerine İzmir'e verilmesi için İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı ziyaret ettik. Görüşmemiz yaklaşık 1 saat sürdü. Taleplerimizi ilettik. Ancak Sayın Vali, kısa ve öz konuştu. Komisyonun karar aldığını, devirlerin başladığını, bundan sonra isteyenin hukuki haklarını kullanabileceğini aktardı. Başka illerdeki duruma değindim ama o konuya hiç girmedi. Aydın'a bile incir bahçesi vermişler. Bizde ise tüm mallar Hazineye yani Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne devredildi. Milli Emlak da bunları herhalde diğer devlet kurumlarına tahsis edecek, satacak veya kiraya verecek. Örneğin hafta sonu gazetelere yansıdığına göre Alaçatı'da cami ve müştemilatının bulunduğu parsel Hazine'den Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmiş. Ama bu yerin üzerinde meyhane, restoran gibi yerler varmış. İl Özel İdare'nin İzmir'in 30 ilçesinde toplam 1704 taşınmaz var. Bunların içerisinde turizm tesisleri, hizmet binaları, lojman, okul, arsa, tarla, iş merkezi, türbe, dükkan, muhtelif bina, iş merkezi, sulama göleti, sosyal tesis, gençlik merkezi, sağlık tesisi, şantiyeler varmış. 'Mış' diyorum çünkü bu mallar nerede, nereye verildi bilmiyoruz. Bunların tam listesi bizde yok. Hatta bildiğim kadarı ile Büyükşehir Belediyesi'nde dahi bu liste yok. Maalesef İzmir'in malını İzmirli bile bilmeden Ankara'ya vermiş oluyoruz. Tüm kurumlar olarak tasfiye olan İl Özel İdaresi'nin mallarının İzmir'e ait olduğu belirtiyor ve İzmir'in tasarrufunda olmasını istiyoruz."

FOTOĞRAFLI