Mehmet Kayhan YILDIZ/KONYA, () - ŞEFKAT-Der Genel Başkanı Hayrettin Bulan; eşinden ve ailesinden şiddet gören, hayati riski bulunan kadınların yerleştirildiği devlete ait kadın sığınma evlerinin yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. 12 yaşından büyük erkek çocukların anneleriyle birlikte sığınma evine alınmadıklarını ve bu yüzden de çocuklarından ayrılmak istemeyen risk altındaki bir kadının sığınma evine gitmeyerek hayatını tehlikeye attığını belirten Bulan, sığınma evlerindeki 6 aylık süre sınırlandırmasının da psikolojik olarak kadına şiddet olduğunu söyledi.
Konya merkezli Şefkat-Der Genel Başkanı Hayrettin Bulan, 12 yaşından büyük erkek çocuklarının anne ile birlikte sığınma evinde kalmasına izin verilmediğine dikkat çekti.
Bu yüzden de risk altında olan annelerin çocuklarından ayrılmak istemediğini belirten Bulan, şunları söyledi:
''Anneler, çocuklarından ayrılmamak için daha güvenli olan devlet korumasında kalmak yerine kendi başının çaresine bakmaya çalışmaktadır. Bu dönem zarfında da katledilmektedir. Siz 12 yaşını geçen bir erkek çocuğunu, devlet yurduna, anneyi de sığınma evine yerleştirirseniz, tabii ki bu anne çocuklarından ayrılmak istemeyecektir. 10 yıldır bakanlık 12 yaşından büyük erkek çocuklar ile annelerinin bir arada kalacağı sığınma evlerinin yapılacağı sözünü vermişti. Ev tutacağının sözünü vermişti. Ama somut olarak hala bu söz yerine getirilmiş değil. O yüzden sığınma evlerinde yeniden bir yapılanmaya gidilmeli ve annenin çocuklarıyla birlikte kalabileceği bir ortama dönüştürülmelidir. Kadın sığınma evlerinin işleyişi ve niteliği arttırılmalıdır. Anne ve çocuklar birbirlerinden ayrılmamalıdır."
SÜRE SINIRLANDIRMASI PSİKOLOJİK BASKI
Devlete ait kadın sığınma evlerinde 6 aylık süre sınırlaması bulunduğunu hatırlatan Bulan, "Sığınma evlerindeki 6 aylık süre sınırlaması psikolojik olarak kadınlara fiziksel şiddettir. Aslında süre 6 ay arayla sürekli uzatılmakta fakat sığınma evlerinde kapasite sorunu olduğu için maalesef en fazla 6 ay kalabilirsin denilmekte ve kadının da morali bozulmaktadır" dedi.
RİSK ALTINDAYSANIZ İŞE GİTMEYİN
İşyerlerinde kadın cinayetlerinin çok yaşandığına da dikkat çeken Bulan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birçok kadın cinayeti çalıştıkları ortamlarda işleniyor. Bunun için eşi ve ailesi tarafından ölümle tehdit edilen çalışan bir kadının kesinlikle çalıştığı iş yerine gitmemesi lazım. 6284 sayılı kanuna göre eşi tarafından tehdit edilen ve risk altındaki bir kadına, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na müracaat ettiği taktirde asgari geçim düzeyinde yardım yapılıyor. Bu durumdaki kadınların iş yerlerine gitmek yerine aile mahkemesine ve savcılığa başvurarak maddi destek talebinde bulunabilirler. Ayrıca tanık koruma programından da faydalanıp yeni kimlik değişikliği talebi de çok önemlidir. Eğer kamu işinde ise zaten devlet yetkilileriyle görüşsün, ona ücreti devam edecek şekilde izin veriliyor. Serbest piyasada çalışıyorsa da 6284 sayılı kanunda zaten maddi destek kararı var. Çoğu kadın zaten çoluğunun, çocuğunun geçimini sağlamak için iş yerine giderken gelirken katlediliyor. O yüzden bakanlığa başvurun. Risk altındaki kadınlar aileleriyle bağlantılı olduğunu belli etmesin. Kaldığı şehri kendi annesine, babasına ve hatta kardeşine söylemesin."

MKY(İA/BT) (FOTOĞRAFLI)