5 yıldır Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İnönü Üniversitesi eski Rektörü Fatih Hilmioğlu Anayasa Mahkemesi'nin tahliyesine karar vermesinin ardından cezaevinden ayrıldı. Cezazevi çıkışında bir açıklama yapan Hilmioğlu, "Ergenekon isimli bu davada 5 yıldır tutukluyum. Bugün tahliyem Anayasa Mahkemesi tarafından yapıldı. Bu tahliyeme karar veren Anayasa Mahkemesi'nin Sayın Başkanına ve üyelerine teşekkür ediyorum" dedi.

Hilmioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer bu tahliyem uzun tutukluluk nedeniyle gerçekleşmişse; ben 5 yıla yakındır cezaevindeyim. Benden daha uzun süredir cezaevinde bulunanlar var. Yok eğer bu tahliye sağlık durumu nedeniyle gerçekleşmişse; burada da hekim olarak söylemek isterim ki; benden daha ağır hastalar var. Umarım onlar içinde en kısa zamanda bir çözüm yolu olur ve onlarda tahliyelerine ulaşırlar. Aşağı yukarı 7 yıla yakın bir süredir devam etmekten olan bir dava bu. Bu davanın ilk başkanı beyanat verdi biliyorsunuz. Ve verdiği beyanatta, 'bugün olsaydı ben bu iddianameyi kabul etmezdim' dedi ve böyle bir, Ergenekon terör örgütü diye bir örgütün olmadığını söyledi. Keza bu davada yargılanan insanlar ve sanıkların müdafileri 6-7 yıldır sürekli olarak bu davanın bir tertip olduğunu, bu davanın bir kumpas olduğunu ve ortada bir örgüt veya darbe teşebbüsü olmadığını defalarca söylediler. Fakat inanan olmadı. Nihayet Sayın Başbakan tarafından ve diğer hükümet üyeleri tarafından bu davanın kumpas olduğunu, devlet içerisinde yuvalanmış bir paralel devlet veya devlet içinde bir çete tarafından yapıldığını ve yüzlerce insanın cezaevlerinde bulunduğunu ifade ettiler ve defalarca ifade ettiler. Esas itibari ile bu ifadelerden sonra bu davalar düşmüştür. Ne ortadan ergenekon terör örgütü diye bir örgüt vardır, ne de darbe teşebbüsü diye bir teşebbüs vardır." "BUNUN AKIL VE MANTIKLA İZAHI YOKTUR"

Hilmioğlu Ergenekon Davası ile ilgili olarak, "Bütün Türk Milleti'ne sormak isterim; 'eğer ortada bir ergenekon diye bir terör örgütü varsa, bu örgütün başı kimdir?' Başı yok. Mahkemede söyleyemiyor. Çünkü örgüt yok. En basit kanarya sevenler derneğinin bile bir başkanı varken böyle bir örgütün başı olmaması nasıl izah edilebilir. Çünkü örgüt yok. Ama yargılanan sanıklara baktığınız zaman ve bu davanında bir askeri darbeye teşebbüs davası olduğu düşünüldüğünde, bu davada ki en üst düzey askeri şahıs Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ. Yani şu mu oluyor o zaman? Şu soruyu sormak lazım; yani Sayın Genelkurmaya Başkanı İlker Başbuğ 700 bin kişilik silahlı kuvvetlerini, silahlı ordusunu bırakmışta, 280 kişiden oluşan ve çoğuda sivillerden oluşan bir örgüt mü kurmuştur darbe yapmak için. Bunun akıl ve mantıkla izahı yoktur" şeklinde konuştu. "ÇÜNKÜ İÇERİDEKİ BÜTÜN İNSANLAR SUÇSUZ"

Hilmioğlu gazetecilerin sağlık durumu hakkındaki sorularına, "Karaciğer rahatsızlığım var. Tabi bu ağır stres koşullarında da ilerledi. Tedavim dışarıda devam edecek" dedi. Ankara'da ikamet ettiği ve Ankara'ya gideceğini belirten Hilmioğlu tahliyesi konusunda hissetiklerini ise şöyle aktardı: "Hiç iyi birşey hissedemedim, sevinemedim çünkü içerideki bütün insanlar suçsuz, ben size söyleyeyim. Sadece bu Danıştay failleri ve Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atanlar hariç, onun dışında burada yargılanan bütün insanlar suçsuz. Bunu bütün içtenliğimle size söylüyorum." 6 ay sonra bir değerlendirme olacağı yönünde ki soruya ise "Öyle diyor hukukçular. Bilemiyorum ben tam olarak" dedi. Silivri Cezaevi yerleşkesinde bulunan Ergenekon Tutuklularının ailelerinin kurduğu 'Nöbet Çadırı'nı ziyaret etti. Eşi Nurhan Hilmioğlu ve oğlu ile telefonda konuştu. Karayoluyla Ankara hareket etti.   FOTOĞRAFLI (GK)