MERSİN'in Tarsus İlçesinde bulunan Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Genel Başkanı Yardımcısı Ertuğrul Kürkçü, Gezi Parkı eylemlerine katılanlara yönelik başlatılan soruşturmaları eleştirerek, "Gezi Parkı olayında başbakan kışkırtıcıdır, suçludur" dedi.
HDP Genel Başkanı Sabahat Tuncel ve Yardımcıları Ertuğrul Kürkçü ile Gezi Parkı eylemlerine destek verdikleri iddiası ile Tarsus İlçesinde haklarında soruşturma açılanlar adına Tarsus Emek ve Demokrasi Güçleri’nin düzenlediği eyleme katıldı. Yarenlik Alanı’nda düzenlenen eylemde konuşan HDP Genel Başkan Yardımcısı Ertuğrul Kürkçü hükümeti eleştirdi. Gezi Parkı eylemlerine katılanlara yönelik hükümet aracılığıyla yapıldığı iddia edilen soruşturmalara eleştiri getiren Kürkçü, "Mücadeleyi sürdüren gençlere, emek mücadelesinin öncülerine, katılımcılara karşı yürütülmekte olan bu baskıcı tacizi şiddetle kınıyoruz. Biz bu baskılara taciz diyoruz. Çünkü kaynağını yasadan almayan hiçbir soruşturma aslında hukuki değildir ve idare eliyle yapılan bir tacizdir. Tacizcilikte suçtur ve yapılanları kınıyoruz. Bizler kanun koruyucuları olarak, kanun uygulayıcılarını tekrar uyarıyoruz. Yurttaşları, sebepsiz, sırf onların gözünü korkutmak için herhangi bir inandırıcı mesnedi olmadan, bir gerekçeye dayanmadan sorgulamaya kalkmak suçtur, Yurttaşları özgürlerini tahdit etmek, işten alıkoymak suçtur. Kanun uygulayıcıları suç işleme imtiyazına sahip değillerdir. Savcılık yetkisi, emniyet güvenlik yetkisi elindedir diye, yurttaşa hiçbir kötü muamele onu işinden gücünden alıkoyacak, onu ürkütecek korkutacak hiçbir şey yapamazsınız. Güvenlik halkı korkutmak için değil, korkutmaya kalkanları, korkutmak içindir" dedi.
Adil olmayan bir adaletin, güvenlik vermeyen bir güvenliğin makbul olmadığını ifade eden Kürkçü, "Gezi direnişlerinin üzerinden 6 ay geçtikten sonra herhangi bir suç isnadı, herhangi bir soruşturma gerekçesi olmaksızın insanları ifadeye çağırmak yalnızca ve ancak eldeki güvenlik vidalarını insanları korkutmak için sıkıştırmakla ilgilidir. Fakat bu çok tuhaf, çok akıl dışı bir şeydir. Çünkü bu insanların hiçbir şeyden korkmadıklarını, korkmayacaklarını kırk yıldır da korkmaksızın yılmadan bu mücadeleyi sürdürdüklerini anlamak çok mu zor? 12 Eylül, 12 Mart rejimlerinden korkmayanlar Tayyip Erdoğan’ın şahsi diktatörlük heveslerinden korkacaklar, böyle mi sanıyorsunuz? Bunun cevabını alırsınız, isterseniz bu sınava hiç girmeyelim, birbirimizi sınamayalım. Çünkü bu sınavların hepsini kazandık, sizde hepsini kaybetmiş olan bir geleneğin hiyerarşisiniz. O yüzden sizi uyarıyoruz, halkın sabrını, onurunu test etmeye kalkmayın. Gezi isyanı onur ve özgürlük isyanıdır" diye konuştu.
Gezi Parkı eyleminin tek sorumlu olarak Başbakanı gösteren Kürkçü sözlerini şöyle tamamladı: "Eğer, Gezi Parkı isyanının gerisindeki biricik tahrikçiyi, biricik suçluyu arıyorsanız her gün halkına hakaret eden Başbakanınıza bakın. İşte suçlu oradadır, kışkırtıcı oradadır. O kışkırtıcının yakasına yapışın o zaman. Başbakanlar yasa ihlal etme imtiyazına sahip değillerdir. Başbakanlar halkın onurunu incitme imtiyazına sahip değillerdir. Her gün yurttaşlarına fırça çekme hakkına sahip değillerdir. Eğer hakikaten ortada bir yasa uygulayıcı varsa o zaman mecliste Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında şimdi bir milyon fezleke olması gerekirdi, ama bir tane yoktur. Buradan da anlayın yasa uygulayıcılar kimin kontrolündedir. HSYK kimin kontrolündedir. Yasayı adliyeyi aslında kim kontrol etmektedir, görün. Hükümetin aracı olan bir adliye asla adil olamaz. Böyle bir adaleti kabul etmeyiz boyunda eğmeyiz. O zaman meşru haklarımızın savunucusu olarak her yerde karşınıza çıkarız."