BALIKESİR’in Havran İlçesi’ndeki, zeytin ve turşu fabrikalarının atıklarını bıraktığı Havran Çayı, çevresel kirlilik kaynağı haline geldi. Havranlılar yetkili makamlara birçok kez başvurdukları halde atıkların Havran Çayı’na bırakılmasını engelleyemediklerini söyledi.
Toksik maddeler içeren zeytin karasuyu ve kimyasal atıklar, yıllardır bırakıldıkları Havran Çayı aracılığıyla toprağa, içme ve sulama suyu kaynaklarına, denize karışarak, çevreyi ve insan sağlığını ciddi biçimde tehdit eder boyuta ulaştı. Havran Çayı kirliliğinin özellikle yaz aylarından tavan yaptığının altını çizen Havranlı 32 yaşındaki İsmail Yavuz, "Atık suların kötü koku yaymalarını bir tarafa bırakın, suda canlı kalmadı. Başvurduğumuz her yetkili bizi yalnızca dinledi" dedi.
Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği Edremit Körfezi Şubesi Başkanı Mehmet Akif Öznal, bölgedeki çevre kirliliğinin ürkütücü boyutlarda olduğuna dikkat çekti. Öznal, hiç denetim yapılmadığı için fabrikaların kendi arıtma tesislerini kurmadığını belirtti.
Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili Nedret Akova da Havran Çayı’ndaki sanayi atıklarının yol açtığı çevre kirliliğiyle ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Milletvekili Akova, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, "Havran Çayı’ndaki kirlilikle ilgili gelen şikayetler hususunda şimdiye kadar neler yapılmıştır? Havran Çayı’nda kirliliğe sebep olan firmalar, kurumlar ya da kişiler nezdinde gerekli ne tür yaptırım ve cezalar uygulanmıştır ya da uygulanacaktır? Havran Çayı’nın kirliliğinin taşındığı Burhaniye sahillerinde yaşayanların mağduriyetini önlemek ve telafi etmek için neler yapılması düşünülmektedir?" dedi.