ALİ AKSOYER-Ezgi ÇAPA/İSTANBUL() KADIKÖY Fikirtepe’de yaklaşık 3,5 yıl önce başlayan kentsel dönüşüm sürecinde, acele kamulaştırma kararıyla yıkılması gündemde olan 31 dönümlük arazinin ortasında tek kalan evin akıbeti hala belirsiz. Kamuoyunda "kentsel dönüşüme tek başına direnen ev" olarak yansıyan evin son durumu Gökyüzü Kamerasına yansıdı.

BAKANLIK NE KARAR ALMIŞTI?
6306 sayılı Afet Alanı Altındaki Alanların Dönüşümü Yasası’na göre hak sahipleri 2/3 oranında uzlaşır ve geriye kalan 1/3 uzlaşmamakta direnirse 1/3’ün payı öncelikle açık arttırma suretiyle diğer maliklere teklif ediliyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sürecin hızlanması için Fikirtepe’de tebligatın yapılmasından itibaren 15 gün içinde mülk sahipleriyle anlaşılması, anlaşılma olmaması halinde acele kamulaştırma yapma kararı aldı. Bu durumda firma mülk sahiplerinin 3’te 2’siyle anlaşma sağlarsa, geri kalan 3’te 1’le anlaşamazsa bile acele kamulaştırma yaparak yıkım yapabilecek.

Ev sahibi Alaattin Demirel daha önce firma ile anlaşma sağladıklarını ancak sözleşme imzalama aşamasını geçemediklerini belirterek “Firma ile 2013 yılı sonlarına doğru uzlaştık ancak firma vermeyi vaat ettiği teminat mektubundan vazgeçince yeniden anlaşmazlığa düştük. Daha sonraki süreçte bir kaç kez daha anlaşmanın eşiğine geldik “ dedi.

Demirel “ Bakanlık Müsteşarlığı’nın, İstanbul’da müteahhitlerle 10 Mayıs 2014 tarihinde yaptığı toplantıdan çıktıktan sonra firma, tutum değiştirdi. Sözleşmeyi imzalamaktan kaçındı” iddiasında bulundu. Alaattin Demirel, süreci şöyle anlattı:

“Uzlaştığımız sözleşmeyi firma sahibi ile noterde imzalamak için birlikte belirlediğimiz 12 Mayıs 2014 tarihinde hazır olarak noterde bekledik. Firma sahibi gelmedi. Mecbur kaldığımızdan, 14 Mayıs 2014 tarihinde noterden bir ihtarname göndererek firma sahibini sözleşmeye davet ettik. Fakat firma sahibi buna rağmen gelmeyerek sözleşme yapmaktan kaçındı. Maalesef takip eden girişimlerimiz de sonuçsuz kaldı” dedi.
“KOMŞULAR DAVA AÇMAYA HAZIRLANIYOR”
Bakanlığın aldığı kamulaştırma kararının yanlış olduğunu söyleyen Alaattin Demirel,  şunları söyledi:

“Devlet gücü bir tarafın lehine kullanılarak, acele kamulaştırma baskısı ile vatandaş, firmanın dayatmalarının altını sözleşme yapıyormuş gibi imzalamak zorunda kalabilir. Bu durumda Anayasadan ve yasalardan kaynaklanan hakları doğar. Şu anda birçok komşu dava açma hazırlığında. Bu durumda Kamu yararı görmek mümkün değildir. Acele kamulaştırma koşulları oluşmamıştır. Ama firma yararı olduğu ise açıktır. Firma yararı kamu yararının önüne geçmektedir.”

 Alaattin Demirel , 9 Haziran 2014 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurarak bakanlığın firma ile uzlaşma sağlanması için arabuluculuk yapması talebinde bulunduğunu söyledi.

(FOTOĞRAF)